Yazar Demirer, Bakanlığın 301 İznini İdari Yargıya Taşıdı

Dink cinayetiyle ilgili düşüncelerini açıkladığı için 301'den yargılanan yazar Demirer, "Adalet Bakanlığı izin verirken çifte standart uyguluyor. Bakanlık mahkeme değil" dedi. Mahkeme, Demirer'in avukatlarının idare mahkemeye yaptıkları itirazı bekleyecek.

Erol Önderoğlu

"Hrant Dink Ermeni olduğu için değil soykırımı tanıdığı için katledildi" sözü nedeniyle Yazar Temel Demirer'in Ceza Yasası'nın (TCK) 301. maddesi uyarınca yargılanmasına Adalet Bakanlığı'nın izin vermesiyle devam edildi.

Yazarı "Türkiye Cumhuriyeti devletini alenen aşağılama" iddiasıyla yargılayan Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Demirer'in avukatlarının Bakan Mehmet Ali Şahin'in izin kararının iptali için başvurdukları İdare Mahkemesi'nin kararını beklemeye karar verdi.

İdare Mahkeme kararı beklenecek

10 Kasım'da Ankara 4. İdare Mahkemesi'ne başvuran Demirer'in avukatları Filiz Kalaycı ve Levent Kanat, 8 Mayıs'ta yürürlüğe giren 5759 sayılı 301 değişikliği gereği bu dosyayı da inceleyen Adalet Bakanlığı'nın yargılama izni vermesine bir idari işlem olarak itiraz ettiler.

Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi de, bugün görülen duruşmada, avukatların yaptıkları bu girişimi dikkate aldı ve bunu "sonucu beklenmesi gereken bir işlem" olarak gördü. Bu durum, mahkemenin ara kadarına da yansıdı.

Rişvanoğlu: Karar çok olumlu

İlgili idare mahkemesinden bilgi istenmesine karar veren Mahkeme, "Sanıklar vekillerinin soruşturmanın genişletilmesi taleplerinin kabulüyle Ankara 4. İdare Mahkemesi'nin 2008/1922 Sayılı dosyasının neticelenmesinin beklenmesine" karar verdi; gelecek duruşma tarihi olarak 6 Şubat 2009, saat 9.00 olarak belirledi.

Yazarı duruşmada temsil eden 12 avukattan biri olan Şiar Rişvanoğlu, bu ara kararla ilgili bianet'e, "Gerekçesi ne olursa olsun, Mahkeme Başkanı Mehmet Nuri Öztürk'ün itirazımızın sonucunun beklenmesine dair aldığı karar çok olumlu" dedi.

Demirer: "Söylediklerimin arkasındayım

Duruşmada söz alan tutuksuz sanık Demirer de, "Söylediklerimin arkasındayım. Sözlerimin gerçekliliği daha sonra televizyon ekranlarında beyanda bulunan Mehmet Eymür ve Ayhan Çarkın'ın sözleriyle sabittir. Türkiye'de ifade özgürlüğü konusunda bir çifte standart var. Cumhurbaşkanı söylediğinde sanık durumuna düşürülmez. Bazı davalarda Bakanlık izin veriyor, bazı davalarda vermiyor. Soyut ifadelerle yargılama izni veren Adalet Bakanlığı mahkeme değildir." dedi.

Demirer, sözlerini şöyle sonlandırdı: "Mahkumiyet kararı verildiği taktirde yine teşekkür ederek huzurlarınızdan çıkacağım çünkü mahkum edilen ben değil ifade özgürlüğü olacaktır" dedi. (EÖ)

ifade özgürlüğü TCK 301 Temel Demirer Filiz Kalaycı Hrant Dink cinayeti Şiar Rişvanoğlu Levent Kanat

Erol Önderoğlu

[email protected]

tüm yazıları

İstanbul Üniversitesi Fransız Filolojisi Bölümü'nden mezun. 1996'da muhabiri olduğu uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütünün Türkiye temsilcisi olarak çalışıyor. 1999'dan beri İPS İletişim Vakfı'nın projesi olan bianet sitesinde, Hukuki Destek Masası koordinatörü, ifade özgürlüğü editörü ve yayın yönetmeni olarak çalıştı. 4.800'den fazla imzalı haber ve makalesi bulunuyor. Bizim Gazete ve Güncel Hukuk dergisi için haber ve makaleler yazdı. Halen bianet'te Medya Gözlem Raporları'nı hazırlıyor.