ÇHD Davası İkinci Gününde
Çağdaş Hukukçular Derneği’nden (ÇHD) dokuzu tutuklu 22 avukatın DHKP-C üyeliği ve yöneticiliğinden yargılandığı davanın ikinci duruşması bugün Silivri Yerleşkesi, İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor.
İlk duruşmada iddianame özetinin okunmasının ardından ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı savunma yaptı. Duruşma bu sabah da Kozağaçlı’nın savunmasıyla başladı. Ardından diğer tutuklu avukatlar da söz alacak.
13 yaşındaki avukat
İddianame okunurken, sanık avukatlardan Şükriye Erden’in 13 yaşındaki kızının da iddianamede “Halkın Hukuk Bürosu avukatı” olarak yazılmış olması, salonda gülüşmelere neden oldu.
622 sayfalık iddianame özetlenirken, deliller arasında bulunan ve Selçuk Kozağaçlı’ya hapishaneden gönderilen bir mektup da okundu. Katip, mektupta yer alan Ümit İlter şiirini de mahkeme salonunda okudu.
İddianame okunurken, sanık avukatların avukatları, “Hollanda-Belçika belgeleri” olarak adlandırılan ve delil olarak gösterilen kağıtların delil sayılamayacağını, okunmaması gerektiğini belirtti: “Bu belge sayılan kağıtların ne zaman kim tarafından getirildiği, nerede saklandığı, kim tarafından çözüldüğü dosyada belirtilmiyor. Hiçbir açıklama yok.”
“Sizin mazeretiniz ne?
Selçuk Kozağaçlı bu sabah da savunmasına devam etti. Halkın Hukuk Bürosu Twitter hesabı, savunmayı şöyle yansıttı:
“Hukuk devleti adında bir put yapmışsınız ama helvadan. Her acıktığınızda yiyorsunuz.”
“Hukuk devleti toplumların bir arada yaşayabilmesinin tek çaresi değildir. Burjuva devletlerinin inşasıdır, yalandır.”
“Anayasanın 19. ve 20.maddesine biz bize uygulanmadığı için inanmıyoruz sizin mazeretiniz nedir?”
“Açlıktan ölmek, polis dayağından ölmek dışında bir şey sunmuyorsunuz.”
“Sizin adalet tanrıçanızın kılıcı hakkını isteyen işçilerin, öğrencilerin, devrimcilerin, ezilen Kürt halkının kafasına inmek içindir.”
“Bizim adalet Tanrıçamızın gözü açık olmalıdır nereye vurduğunu bilmeli.”
“Temel haklar olarak sayılanlar içinde aç kalmama, sokakta kalmama, çıplak kalmama hakkım var mı? Yok, öyleyse çöpe atılmalı bu temel haklar.”
“Kanunlarınız, anayasalarınız halk için değildir, ciddiye almıyoruz! Biz sosyalistiz, biz devrimci avukatlarız.”
“Burjuva hukuk devletinde hukuk ve adalet kuzen bile değildir.”
“Burjuva demokrasisine göre Tayyip Erdoğan demokrattır, burjuva demokrasisi zaten budur!”
“Yoksulların yaptıkları en devrimci iş hak mücadelesidir.”
“Yoksulların, halkın haklarını size uygulatmak için avukatlık yapıyoruz. Biz halkın avukatıyız!”
“Siz bizi avukat olarak tanımıyorsanız biz sizi neden kabul edelim. Biz yoksak siz de yoksunuz.”
“Devrimci avukatları, siyasi dava avukatlarını tanımıyorsanız siyasi mahkeme yargıçlığını tanımıyoruz.”
“Bizler reformist değiliz, ancak reformu reformculara bırakmamak adına mücadele eden devrimcileriz.”
“Adil bir anlam yaratmak istedik sizin adaletinize inancımız bu kadar azken tek yapmak isteğimiz budur.”
Kozağaçlı’nın ardından sanık avukat Ebru Timtik söz aldı. (AS)
