Sınırlar Arası Umutsuz Yolculuk

İstanbulda gözaltına alındılar. İpsaladan, Yunanistana, sonra tekrar Türkiyeye gönderildiler. Her iki ülke topraklarına da kabul edilmeyen 200 kadın, erkek ve çocuktan 3ü bu umutsuz yolculuk sırasında yaşamını yitirdi. Onlar,şimdi yine İpsalada.

İstanbul

İnsan Hakları Derneği (İHD), 7 Temmuz günü İstanbul'da 200'ün üzerinde Afrikalı göçmen ve mültecinin polis tarafından gözaltına alınmasıyla ilgili bir basın açıklaması yaptı.

Açıklamada, 14 Temmuz gününe kadar gözaltında tutulan bu kişilerin iddia edildiği gibi "kaçak" olmadığı belirtildi. Bu kişilere, uluslararası sözleşmelere ve insan haklarına aykırı muamele yapıldığı ifade edildi.

Açıklamada şu iddialar dikkat çekiyor:

* Gözaltına alınan kişilerin pasaportlarındaki Türkiye vizelerinin yırtıldığı ,

* " Yunanistan'dan Türkiye'ye geçiş yaptıklarına ve gönüllü olarak Türkiye'den ayrılmak istediklerine" dair ifadeler imzalatıldığı

* Bu ifadeyi imzalamayan 7 kişi hala gözaltında tutulduğu ,

* Bu kişilerin, ifadeleri imzalamadıkları sürece gözaltında kalacakları...

" Bir devletin insan hakları konusundaki tutumunun nihai göstergesi, göçmenlere ve mültecilere yapılan muamele ve onların insan haklarının ne ölçüde korunduğudur " sözleriyle başlayan açıklamada özetle şu bilgilere yer verildi:

Ayrımcılık yapıldı

* Afrikalı göçmen ve mülteciler, 7 Temmuz günü, renkleri nedeniyle gözaltına alındı. Türkiye'de yasal olarak bulunmadıkları tespit edilmeden gözaltına alınan bu kişilere, neden gözaltına alındıkları açıklanmadı, hiçbir suçlama getirilmedi. " Kaçak göçmen" oldukları iddiası da söz konusu değil .

* Gözaltında bulunan kişilere gereği gibi yiyecek, içecek ve hijyen koşulları sağlanmadı , hasta olan kişilere tıbbi bakım yapılmadı. Kalabalık hücrelerde 7 gün toplu gözaltında tutulan mülteciler, gözaltı koşulları ve özellikle temiz içme suyundan yoksun kalmaları nedeniyle hastalandı.

İki sınır arasında

* Gözaltına alınan kişilere, "Yunanistan'dan Türkiye'ye geçiş yaptıklarına ve gönüllü olarak Türkiye'den ayrılmak istediklerine" dair ifadeler imzalatıldı. Bu ifadeyi imzalamadıkları için halen gözaltında tutulan 7 kişinin, ifadeleri imzalamadıkları sürece serbest bırakılmayacakları öğrenildi.

* İfadeleri imzalayan205 Afrikalı göçmen ve mülteci , otobüslerle Yunanistan sınırında bulunan İpsala bölgesine götürüldü. Burada yiyecek ve içeceksiz bırakılan mülteciler Yunanistan tarafından da kabul edilmedi .

* Yunan sınır polisi tarafından bir gün gözaltında tutulan mülteciler, insanlık dışı koşullarda halen aynı bölgede bekletiliyor .

Gözaltında tecavüz iddiası

İHD açıklamasında, İpsala bölgesine bırakılan Afrikalı göçmen ve mültecilerin sınır bölgesindeki jandarmalar tarafından gözaltına alındıkları, bu sırada bir kadın ve bir erkek göçmenin tecavüze uğradığı öne sürüldü.

Ölüm iddiaları araştırılsın

Jandarma tarafından öldürülmekten korktukları için Yunanistan ve Türkiye arasında defalarca gidip gelmek zorunda kalan mültecilerden 3'ünün boğularak öldüğü yönünde bilgi aldıklarını vurgulayan İHD açıklamasında, derhal açıklığa kavuşturulması istenen iddialar şunlar:

* Jandarma tarafından Yunan tarafına geçmeleri emredilen bu kişilere, geri dönerlerse öldürülecekleri söylendi.

* Yunan ve Türk tarafı arasında defalarca gelip gitmek zorunda bırakılan göçmenlerden 3'ü boğularak yaşamını yitirdi.

Görüşme izni verilmedi

Açıklamada ayrıca, halen gözaltında tutulan 7 Afrikalı mültecinin durumunu öğrenmek ve hukuk yardımı sağlamak üzere 18 Temmuz günü Yabancılar Şubesi'ne giden İHD İstanbul Şube Başkanı Eren Keskin'e görüşme izni verilmediği belirtildi. Sınırdışı edilen bu kişilerin çoğunun mülteci olabilecekleri hatırlatıldı.

(BB/NU)