Mazlum-Der Başkanı: Olay Trajikomik

Bu olayda hukuk kuralları ihlal edildi. Bir cinayetin sırrını çözmek için 13 yaşındaki bir çocuğa işkence yapıldı. Yetkililer ve medya, işkenceyle katil yapılmaya çalışılan bu çocukla ilgili haberleri katil yakalandı sözleriyle vermekten çekinmedi.

Ankara

Mazlum-Der Genel Başkanı Yılmaz Ensaroğlu , işadamı Üzeyir Garih 'in katili olduğu iddiasıyla yasadışı bir biçimde gözaltına alınan 13 yaşındaki F.N.'ye işkence yapılmasıyla ilgili bir basın açıklaması yaptı.

Ensaroğlu, "Garih kendi cinayetinin işkenceyle aydınlatılmaya kalkışılmasını ister miydi?" cümlesiyle başladığı sözlerini şöyle sürdürdü:

* Bir devletin öncelikli görevi, en başta, vatandaşlarının can güvenliğini sağlamaktır. Türkiye'de devletin bu konuda hassas olmadığı bir sır değildir. Geçtiğimiz günlerde açıklanan resmi verilere göre, 2000 yılı sonu itibariyle DGM kapsamında değerlendirilen faili meçhul dosya sayısının 18 bin 247 olması da bunun en büyük delilidir.

* İşadamı Üzeyir Garih'in geçtiğimiz Cumartesi günü bıçaklanarak öldürülmesini de bu bağlamda değerlendirmek gerekmektedir. Ne yazık ki, Türkiye'de siyasi otorite vatandaşlarının yaşama haklarından sorumlu olduğunu, ancak ölümlerinden sonra hatırlamaktadır. Devletin kendisinin şeffaf ilişkiler ağına sahip olmamasının bunda bir payı olduğunu da gözardı etmemek gerekir. Çünkü, sonuç değişmemekte ve "faili meçhul"lerin sayısı her geçen gün daha da artmakta.

* MAZLUMDER olarak, işadamı Üzeyir Garih'in öldürülmesini nefretle kınıyor, yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı diliyoruz. Olayı çözmek, katil veya katilleri bulmak için de öncelikle görev kolluk kuvvetlerine düşmektedir. Elbette, bu yapılırken de hukuk kuralları çerçevesinde hareket edilmelidir.

* Ne yazık ki, benzer çoğu durumda olduğu gibi bu olayda da hukuk kuralları açıktan ihlal edilmiş ve bir cinayetin sırrını çözmek amacıyla 13 yaşındaki bir çocuğa işkence edilmiştir. Yetkili çevreler ve medya da işkenceyle "katil" yapılmaya çalışılan bu çocukla ilgili haberleri "katil yakalandı" sözleriyle duyurmakta sakınca görmemiştir.

* F.N. adlı çocuğa yapılan bu muamele, Türkiye'de kolluk kuvvetlerinin çalışma yöntemlerini özetlemektedir. Cinayeti/ihlali aydınlatma yerine, birilerine "yüklemeye" endeksli bu yöntemin, bundan sonraki cinayetlere/ihlallere davetiye çıkardığını, kolluk kuvvetlerinin bilmemesi mümkün olabilir mi?

* Garih, kendi cinayetinin işkenceyle aydınlatılmaya (!) kalkışılmasını ister miydi? F.N.'nin suçsuz olduğu anlaşıldı; işkenceciler görevlerinin başında. Tablo, biraz fazla trajikomik değil mi? (BB)