Adalılar Çelik Gülersoy Kültür ve Sanat Merkezi İçin Toplanıyor

Adalar Kent Konseyi'nden...

Öte yandan Adalar Kent Konseyi, "Adalılar" imzasıyla yayımladıkları bildiriyle Belediye'ye gönderilen tebligata tepki gösterdi.

Bildiride şu ifadeler yer aldı:

* Bu mülk kayıtlarda Milli Emlak Müdürlüğünün olsa da bir kamu mülkü olarak aslında vatandaşların malıdır.

* Nihayetinde vatandaşların olan bir gayrimenkul üzerinde iki kamu kurumunun arasındaki ihtilaf, Adalar halkının sosyal hayatını ve faaliyetlerini sıkıntıya sokmamalıdır.

* Kanunların mülkiyet hukukunu düzenlemesi konusunda bilgili ve saygılı olmakla birlikte, esasen halkın malı olan mülk üzerindeki bu ihtilafın toplum hayatına getireceği karanlık ve yıkıma izin verilmemelidir.

* Adalar İstanbul'un doğal, tarihi ve kültürel zenginlikleri açısından ilk sırada gelen ilçesidir. Ve dünyaca tanınmaktadır.

* Bunca zenginliği ve güzelliği toplamış olan bu ilçenin sosyal, kültürel, sanatsal faaliyette bulunabilecek çok az sayıda yeri vardır. Bunlardan en önemlisi Adalar Belediyesi tarafından "Çelik Gülersoy Kültür ve Sanat Merkezi" adıyla kullanılmakta olan ve Adalar Kent Konseyi'nin faaliyetlerini de yürüttüğü Büyükada Kozalak Sokağındaki bu yerdir.

* Burada bütün yetersizliklerine rağmen konserler, sergiler, söyleşiler, tiyatro ve sinema gösterileri, konferanslar, kermesler ve Adalar Kent Konseyi gönüllerinin düzenlediği çalışma grupları etkinlikleri düzenlenmektedir.

* Tüm Adalı çocuklara ve gençlere yönelik sanatsal, kültürel, eğitsel faaliyetler burada yapılmaktadır. Tüm Adalar halkına açık resim, müzik, edebiyat ve kişisel gelişim kursları burada verilmektedir.

* Adaların geleneksel hale gelmiş spor faaliyetleri buradan yönetilmektedir. Bunca önemli faaliyetin bulunduğu bir alan "Milli Emlak Müdürlüğü'nün mülkü olduğu ve sergi alanı olarak işgal edildiği gerekçesi ile kapatılmak istenmektedir. İşgal kelimesi düşmanların birbirleri için kullandığı bir terimdir. Hiç ayrım gözetmeden bütün adalılara açık faaliyetlerin gerçekleştirildiği, üstelik bu adalardan biri olan Büyükada'da bulunan bir yerin "sergi alanı olarak işgal edildiği"ni öne sürmek, Türkiye Cumhuriyeti'nin, Anayasasının, kamunun, ne manaya geldiğinin ve aralarındaki ilişkinin muhtevasının farkında olmamaktır.

* Bu yer 2014'ten bu yana Adalar Belediyesi tarafından kullanılmasının yanı sıra, Adalar Kent Konseyi'nce de yukarıdaki amaçlar doğrultusunda çok yoğun programlar dahilinde kullanılmaktadır. Bu tarihten 2018 yılına kadar geçerli olan Adalar Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı'na göre bu alan kültür lejandına sahip olup sadece bu amaçla kullanılagelmiştir.

* 5393 sayılı Belediyeler Kanunu'na göre "Kent konseyi, kent yaşamında; kent vizyonunun ve hemşehrilik bilincinin geliştirilmesi, kentin hak ve hukukunun korunması, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaşma ve dayanışma, saydamlık, hesap sorma ve hesap verme, katılım ve yerinden yönetim ilkelerini hayata geçirmeye çalışır. Belediyeler kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, sendikaların, noterlerin, varsa üniversitelerin, ilgili sivil toplum örgütlerinin, siyasî partilerin, kamu kurum ve kuruluşlarının ve mahalle muhtarlarının temsilcileri ile diğer ilgililerin katılımıyla oluşan kent konseyinin faaliyetlerinin etkili ve verimli yürütülmesi konusunda yardım ve destek sağlar. Kent konseyinde oluşturulan görüşler belediye meclisinin ilk toplantısında gündeme alınarak değerlendirilir" denilmektedir.

* Burası merkezi yönetimin, yerel yönetimin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının ve sivil toplumun ortaklık anlayışıyla, hemşehrilik hukuku çerçevesinde buluştuğu; kentin kalkınma önceliklerinin, sorunlarının, vizyonlarının sürdürülebilir kalkınma ilkeleri temelinde belirlendiği, tartışıldığı yerdir.

* Bir kentin hayatında bu kadar önemli olan bir kurumun etkinlik alanından söz edildiği göz önüne alındığında, Adalar Belediyesi ile Milli Emlak Genel Müdürlüğü arasındaki hukuki sorunların bu kadar önemli bir kurumun çalışmasının sekteye uğramasına izin verilmemesi gerekir.

* Kent Konseyleri Yönetmeliğinin 8. Maddesinde söz konusu edilen merkezi yönetim (vali ve kaymakamlık temsilcileri), kent yönetimi, yerel yönetim, mahalle yönetimleri, siyasi partiler, meslek odaları, dernekler, vakıflar, sendikalar, noterler, üniversiteler gibi toplumun bütün katmanlarının dahil olduğu bu önemli yönetişim organının çalışmasını sekteye uğratan bir karar ciddi bir kayıp ve kamu zararı yaratacaktır.

* Kamunun sahip olduğu ve başka bir kurumun çalışmasını ve dolayısıyla vatandaşların hizmet almasını engelleyecek her türlü önlemi almak bir kamu idaresinin öncelikli görevidir.

* Adaları yöneten bütün merkezi yönetim temsilcilerinden, belediye başkanı ve meclis üyelerinden, Adalar Sivil Toplum kuruluşlarından, Adalı Esnaf Odalarından, bu küçük fakat hem ülke hem dünya çapında değerli bir ilçenin değersizleştirilmesine, bu büyük kayba dur demelerini, bu doğrultuda destek ve dayanışma göstermelerini bekliyor ve istiyoruz.

* Süremiz çok azdır. İş işten geçmeden hep birlikte meydana getirdiğimiz değerimize sahip çıkalım.