Tarık Ali: Taliban Saldırısının Dinle İlişkisi Yok

Pakistan’da Taliban saldırısında 132’si çocuk, toplam 145 kişinin öldürülmesini Tarık Ali değerlendirdi.

Salı günü Peşavar’da askeri bir devlet okulunu basan yedi militan onlarca kişiyi öldürmüş, ülkede üç günlük yas ilan edilmişti.

Pakistan’ın örgütün güçlü olduğu bölgelerden biri olan Kuzey Veziristan’da Taliban karşıtı kampanya yaptığını söyleyen örgüt, okul saldırısında asker ailelerinin çocuklarını hedef aldığını söylemişti.

Al Jazeera English’ten Amy Goodman, Pakistan doğumlu siyaset bilimci-yazar Tarık Ali’yle okul saldırısını ve Taliban’ı konuştu.

“Afganistan işgali, Pakistan’da istikrarsızlık getirir demiştik”

Tarık Ali saldırıların din ile değil, ülke yönetimi için verilen güç savaşıyla ilgili olduğunu söyledi.

“Bunun dinle çok az alakası var. Şu anda Pakistan Taliban Hareketi militanlarıyla Pakistan devleti arasında ülkeyi kimin yöneteceğine dair bir güç savaşını izliyoruz. Son on senelik dönemde devlet otoriteleri –ordu ve özellikle Taliban’a sempati duyan siyasi partiler- bu konuyla ilgili bir şey yapamadı ya da yapmayı reddetti ve bunun sonuçlarını şimdi görüyoruz.

“Ayrıca unutmamalıyız ki Taliban gruplarıyla başa çıkılamamasının bir sebebi, devletin bazı birimlerinin hala Afganistan’daki mücadeleyle bağlantılı oldukları için onlardan tamamen kurtulamayacağını düşünüyor olması.

“ABD ordusu Afganistan’a ilk girdiğinde, büyük Batı ordularının orada bulunmasının bir sonucunun da Pakistan’da istikrarsızlık ve terörün artışı olacağını yazmıştım.

“Pakistan’daki okul baskını korkunç bir saldırı. Taliban’ın söylediği bombalandıkları, çocuklarının öldürüldüğü ve kimsenin tek kelime etmediği. Bu kesinlikle doğru. Ancak bir suçu başka suçlarla haklı gösteremezsiniz.”

“Afgan Talibanı kazançlı çıktı”

ABD orduları Afganistan’ı terkettikten sonra Taliban’ın en güçlü olduğu yerlerden olan Kuzey Veziristan’a Pakistan hükümetinin saldırıları hakkında görüşü sorulan Tarık Ali şöyle konuştu:

“Afgan Talibanı bu çatışmadan kazanan olarak çıktı ve hiç şüphem yok ki, Pakistan ordusu unsurlarıyla bundan sonra ne olacağına dair iletişimdeler. Çok uzun süre samimi bir ilişkileri vardı ve bu nedenle de her şey daha karmaşık hale geldi.

"Çünkü Pakistan ordusunun, Batılılar terkedince Afganistan’ı alma hedefinden hiçbir zaman vazgeçmiş olduğunu düşünmüyorum. Afganistan’da Taliban’ın yeni destekçileriyle Batı’yı uzak tutmayı ve alt etmeyi başarmış olması, askeri olmasa da siyasi olarak Pakistan ordusunun vazgeçmediği anlamına geliyor.”

Pakistan yargısı militanları serbest bırakıyor

2012’de çıkan haberlere göre, Pakistan Pencap’ta yargılanan terör şüphelilerinin yüzde 63’ü beraat etti.

Ali Pakistan devletinin ve özellikle yargının artan saldırılarla nasıl başa çıktığı sorusunu şöyle cevapladı:

“Bu veriler kesinlikle doğru. Şunu da eklemek isterim, son Pencap Valisi Salmaan Taseer’i kendi koruma görevlisi öldürdü ve bu kişi hala cezalandırılmayı bekliyor. Birçok avukatın, mahkeme salonunda valinin katilini memnuniyetle karşılaması, çürümenin ne kadar derin olduğunun da bir göstergesi.

"Şimdi terörizmle ilgili davalara bakmaktan sorumlu hakimler korku içinde. Ayrıca tanıklar tehdit ediliyor ve ifadelerini geri çekiyorlar. Bu durum hakimlerin cezalandırma veya hüküm verme konusunda yasal temellerini elinden alıyor ve onları serbest bırakmak zorunda kalıyorlar.

"Ama ben hakimlerin çok büyük bölümünün korktuklarını düşünüyorum. Görevlerini yaparlarsa, öldürüleceklerinden korkuyorlar. Devletin onları korumadaki acizliği ise birçok kişinin farkında olduğu bir durum.

“Son olarak şunu ekleyebilirim; bu Afgan Talibanı’nın Pakistanlı sözde destekçilerine ilk saldırısı değil. Aralarındaki fark, Afgan Talibanı ana hedefin Pakistan devleti değil, NATO ve Batı olduğunu düşünüyor.”

* Bu haberi Democracy Now’dan Türkçeleştirerek derledik.