OECD: Eğitimde Köklü Reform Şart

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) uzmanlarının Milli Eğitim Bakanlığı ile de görüşerek hazırladığı taslak rapor, "Türk milli eğitiminin AB müzakereleri öncesinde yapması gerekenleri" belirledi. Okulöncesi, ilköğretim ve ortaöğretim alanlarında detaylı değerlendirmelerin bulunduğu raporda, mevcut durum tespiti, eleştiriler ve öneriler yer alıyor.

Türkiye'ye eğitimde köklü reformlar yapması tavsiye edilirken, 1986 yılından bu yana genç nüfusun ilköğretim ve liseye gitme oranlarında önemli ilerlemeler olduğu belirtiliyor ve Hükümetin müfredat reformu 'kalite girişimi' olarak ifade ediliyor. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in de katılacağı OECD Raporu Değerlendirme toplantısı ise bugün yapılıyor.

"Üniversite sınav sistemi sorunlu"

Rapor, Türkiye'de zorunlu eğitim hedefinin 10. sınıfa kadar uzatılmasını tavsiye ediyor; "OECD ülkelerinin yarıdan çoğunda lise öğrencilerinin çoğunluğu mesleki ve teknik eğitim programlarına devam ederler ya da çıraklık eğitimi alırlar. Ancak Türkiye'de bu durum tam tersi " diyor.

Meslek liselerinin üniversiteye girişinin zorlukları vurgulanan raporda, "ÖSYM ve YÖK tarafından yürütülen üniversite sınav ve yerleştirme sistemi temel olarak sorunludur ve değiştirilmesi gerekmektedir" görüşü dile getiriliyor.

ÖSYM'nin YÖK'ün sorumluluğundan alınarak bağımsız bir kuruluş olmasını öneren rapor, hükümetin Acil Eylem Planı'nda öngördüğü değişiklikleri hayata geçirmesi gerektiğini vurguluyor.

"Kız öğrencilerinin okullaşma oranı düşük"

Türkiye'nin eğitim performansının, çoğu OECD ve AB ülkelerinden geri olduğu belirtilen raporda, kız öğrencilerinin okullaşma oranının düşüklüğüne dikkat çekiliyor:

"Küçük çocukların ilköğretim öncesi eğitime katılımlarının düzenli olarak arttığını yazan rapor, 2005-2006 akademik takvimde katılım oranını yüzde 25'e yükseltmektir; ancak bu hedefe ulaşılması mümkün görünmemektedir. Türkiye bu hedefe ulaşsa bile katılım oranı, OECD ortalaması olan yüzde 67'nin oldukça gerisinde kalacak. Ayrıca Türkiye'de okulöncesi eğitim fırsatlarının dağılımı da eşit değil."

Rapordaki bazı saptama ve öneriler şöyle:

* Öğretmenlerin sadece sayısına değil niteliğine de yatırım yapılmalı.

* Özel ilköğretim ve lise açılması teşvik edilmeli.

* MEB'in rolü ve görevlerinde köklü reformlar gerçekleştirilmeli.

* Öğrencilerin en geç 6. sınıftan itibaren yönlendirilmesini sağlayacak rehberlik sistemi getirilmeli.

* Özel dershaneler kaynak israfıdır ve sosyal adaletsizliği artırmaktadır. (NG)