Namusun Töreden Ayrılması Yasal Boşluk

Babasının evinde eşi kendisini öldürmesin diye saklandığı sandıkta taranarak öldürülen Gülistan Gümüş'ün davasında, "cinayet töre nedeniyle değil namus yüzünden işlendi" savunması üzerine kadın hakları savunucuları Ceza Yasası'nda (TCK) var olan boşluğun sanıklar tarafından hafifletici sebep olarak kullanılmaya başlandığını söyledi.

21 Aralık'ta görülen davada, Gülistan Gümüş'ü saklandığı sandıkta öldürmekten yargılanan eşi Ömer Taş ve diğer yedi sanık mahkemeye sundukları dilekçede, Gümüş'ün "töre" bahanesiyle değil, "namus temizlemek" amacıyla öldürüldüğünü belirtip, tutukluluklarının kaldırılmasını talep etti.

Coşkun: Töre ve namus birlikte kullanılmalıydı

Diyarbakır Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (DİKASUM) Koordinatörü Handan Coşkun, kadın örgütlerinin Türk Ceza Kanunu (TCK) görüşülürken yaptığı itirazların haklı çıktığını belirtti.

İtirazların, "töre" cinayetlerinde hafifletici sebep kabul edilmemesi maddesinin "namus" kavramı da dahil edilerek genişletilmesi yönünde olduğunu hatırlatan Coşkun, bu itirazın dikkate alınmadığını ve yasal boşluk oluştuğunu kaydetti.

Sanık ya da sanık avukatlarının da bu boşluğun farkında olduğuna işaret eden Coşkun, bundan sonra verilecek kararlarda, hakimlerin inisiyatifinin etkili olacağını söyledi. "Ceza indiriminin söz konusu olmasını kabul etmiyoruz, hafifletici sebep olamaz" diye Coşkun, "namus" kavramının da töre cinayetleri kapsamına alınmasını talep ettiklerini söyledi.

Kurul: İkisinin farklı anlamları olduğunu söylemiştik

Davadaki müdahil avukatlardan Nadide Kurul da TCK'nin değiştiği dönemde ısrarla namus kelimesinin yasa metnine geçmesini istediklerini söyledi, bu değişikliğin yapılmamasının savunmalarda karşılaşılan bir sorun haline geldiğini açıkladı.

"'Töre ve namus'un iki farklı şey olduğunu söyledik, bize ikisi de aynı dediler" diyen Kurul, bu noktadan sonra mahkemenin yorumunun önemli hale geldiğini vurguladı. Dilekçelerin değerlendirilmemesi halinde, sanıkların müebbet hapse varan cezalar alabileceğine işaret eden Kurul, bunun ilerleyen süreçte belli olacağını kaydetti.

Olay nasıl olmuştu?

Çınar'ın Alatosun beldesine bağlı Sırımkesen Köyü'nde oturan Gümüş ve Taş aileleri, "berdel" usulüyle kız alıp vermiş, Gülistan Gümüş, Ömer Taş'la Taş'ın kız kardeşi de Gümüş'ün ağabeyi Memduh Gümüş'le evlendirilmişti.

İmam nikâhlı eşi Ömer Taş'tan bir kızı olan Gülistan Gümüş, erkek çocuğunun olmaması nedeniyle eşinin ailesi tarafından baskı altına alınmış, özürlü olan eşi Ömer Taş'ın tedavi edilmesi amacıyla İstanbul'a yerleşmek istemişti. Gümüş, eşi karşı çıkınca kızı Sibel'i yanına alarak İstanbul'a kaçmıştı.

Gümüş'ün İstanbul'a yerleşmesi üzerine, hakkında "başkasıyla ilişkisi bulunduğu" dedikoduları çıkmıştı.

Olaylar üzerine baba Abdulkadir Gümüş kızını telefonla arayarak geri dönmesini istemiş, Gümüş eve dönmüştü.

Kardeşi Memduh Gümüş'ün, "Ömer eşyaları paylaşmak için seni evde bekliyor" demesi üzerine, kardeşi Nurcan'la eve giden Gümüş'ü, eşya paylaşımı sırasında Ömer Taş kolundan ve bacağından yaralanmıştı. Gülistan, annesinin evine sığınmış burada annesi tarafından çeyiz sandığına saklanmış, eve gelen saldırganlar tarafından sandıkta taranarak öldürülmüştü. (AÖ/KÖ)