Adalet Yürüyüşü'nün 11. Gününden Notlar
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) Ankara'dan İstanbul'a başlattığı Adalet Yürüyüşü'nün 11. günü saat 06:30’da Bolu kent merkezine 4 kilometre uzaklıktaki Karacaağaç Köyü'ndeki camide kılınan bayram namazıyla başladı.
25 gün sürecek 432 kilometrelik yürüyüşün 11 günü geride kaldı.
Kılıçdaroğlu namazın ardından camideki Bolulularla bayramlaştı.
Erdoğan’a geçmiş olsun dileği
Kemal Kılıçdaroğlu saat 09:30’daki basın açıklamasının ardından da kamp alanında bulunanlarla bayramlaştı.
Basın açıklamasında, bu sabah camide kısa süreli bir rahatsızlık geçiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a geçmiş olsun dileklerinde bulundu.
“Gönül isterdi ki farklı partilerden de bize eşlik etsinler”
Açıklamada özetle şunları söyledi:
“Yürüyüşümüz kararlıkla sürdüreceğiz. Adaletin ne kadar önemli olduğunu sizler de biliyorsunuz. Adalet benim için değil, hepimiz için olması gereken bir kavram.
“İnsanlar adalet arıyor. Ülkenin buna ihtiyacı var. Aslında gönül isterdi ki farklı partilerden de bize eşlik etsinler.
Dün kendisini “bozkurt” işareti ile selamlayan bir vatandaşa “bozkurt” işareti ile karşılık veren Kılıçdaroğlu, Bahçeli’nin, “Samimiyse başımın üstünde yeri var” ifadesiyle ilgili olarak “Eğer bozkurt işareti yapan birisi beni destekliyorsa benim de onu desteklemem lazım. Alkışlamam lazım” dedi.
Gerçekten yürüyor mu?
Kılıçdaroğlu, kendisiyle ilgili olarak zaman zaman “Gerçekten yürüyor mu” diye sorulduğunu belirtti, şöyle devam etti:
“Her santimini, Ankara- İstanbul yolunu yürüyerek bitireceğim. Arabaya binmek yok. Her santimini yürüdüğünüz zaman hedeflediğiniz, düşündüğünüz adaletin gerçekleştiğine inanıyoruz.”
“Gazeteciler haksız yere hapiste olduklarını biliyor”
CHP Lideri, cezaevinde tutuklu bulunan basın mensuplarının da bayramını kutladı:
“Hapiste yatan pek çok gazeteci arkadaşımız haksız yere tutulduklarını gayet biliyorlar. Haksız yere hapse atıldılar, haksız yere suçlandılar. Haksız yere suçlanmaya devam ediyorlar.
“Ama sizler birer basın mensubusunuz, sizler halkı aydınlatıyorsunuz. Siyasilerin size şükran borcu var. Hapiste kalan bütün gazeteci arkadaşlarıma, özellikle onların da bayramını kutluyorum.
“Hatta haklı yere hapiste yatan, mahkum olmuş, mahkumiyeti kesinleşmiş insanlar varsa onların bayramını kutluyorum.”
Gülmen ve Özakça’ya çağrı
Kılıçdaroğlu, cezaevinde bulunan akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça'ya açlık grevine son vermeleri çağrısı yaptı:
“Buradan o iki değerli arkadaşa seslenmek isterim. Lütfen açlık grevini bırakın. Toplumun büyük bir kısmı aslında sizi destekliyor. Siz sadece ve sadece uğradığnıız haksızlığın giderilmesini istiyoruz. Görevinize dönmek istiyorsunuz. Biz de destekliyoruz.
“Sorgusuz sualsiz görevine son verilen yüz bini aşkın kişi var. Belki bazı işlemler doğru, bazı işlemler yanlış olabilir. Söyleniyor ya 'At izi it izine karşıtı.' Demek ki yapılan birtakım işlemlerde haksızlık olduğunu onlar da biliyorlar. Umuyorum kısa süre içinde sizin haksızlığınız giderilmiş olur.
“Bu iki arkadaşın açlık grevini sonlandırmasını talep ederim, arzu ediyorum, istirham ediyorum, rica ediyorum. Hayatınızı karartmayın. Çok ağır bir yük üstlendiniz. Çok ağır bir görev üstlendiniz, artık bunu sonlandırın hayatınıza kıymayın.” (AS)
* Haberi DHA, CHP.org.tr, Hürriyet, sendika.org, Twitter ve Sözcü'den derledik.