Bilirkişi: Eşcinsellik Hakemliğe Engel Değil

Eşcinsel olduğu için hakemlik yapmasına izin verilmeyen Halil İbrahim Dinçdağ, Türkiye Futbol Federasyonu'na (TFF) açtığı davanın dün görülen sekizinci celsesinde, cinsel yönelim nedeniyle ayrımcılık yapılamayacağını belirten bilirkişi raporu mahkemeye sunuldu.

Bilirkişi raporunda “günümüz spor endüstrisinde, profesyonel olarak spor yapan ‘eşcinsel’ sporcular ile hakemlere sıkça rastlanılmaktadır” denildi. Dinçdağ’ın 2009-2010 sezonunda il hakemliğinin bir yıl süre ile kesintiye uğramasında bir kusurunun olmadığı belirtildi.

Askeriyenin verdiği eşcinsel raporunun sportif faaliyete engel olmadığının altını çizen raporda öne çıkan noktalar şöyle:

“Davalının, Merkez Hakem Kurulu Hakemliğe Giriş Unvan ve Klasmanlara Ayrılma ile Vize Yenileme Kural, Prensip ve Yöntemleri İç Talimatının ‘Sağlık Problemleri Nedeniyle Askerlikten Muaf Tutulanlar Hakemlik Yapamazlar’ hükmünü içeren 25. Maddesine dayanarak davacının müsabakalarda görev alamayacağına dair kararı, objektif kriterlere dayanmayan ve hukuken geçerli olmayan, tamamen sübjektif, gerekçelerle alındığı kanaati hasıl olmuştur. Zira, karara dayanak; T.C. Genel Kurmay Başkanlığı Gülhane Askeri Tıp Akademisi Komutanlığının 28.01.2009 Tarih ve 8050 numaralı Sağlık Kurulu Raporu Ön Bildirim Belgesi incelendiğinde askerliğe elverişli olmamasının nedeni olarak davacıya konulan ‘Psikoseksüel Bozukluk’ teşhisidir.Burada‘Sportif faaliyetleri engelleyecek’ anlamda bir sağlık probleminden bahsedilmemektedir. Dolayısı ile davacının askerliğe elverişli olmamasının nedeni tamamen ‘Cinsel Yönelimleri’nden dolayıdır.

“Bu durum hiç bir kimsenin sportif faaliyetlerini engelleyecek nitelik arz etmez. Nitekim günümüz spor endüstrisinde, profesyonel olarak spor yapan ‘eşcinsel’ sporcular ile hakemlere sıkça rastlanılmaktadır. Türkiye Futbol Federasyonunun tüm mevzuatı, işleyişi ve yapısı ile doğrudan bağlı bulunduğu FİFA ve UEFA her türlü ‘ırkçılık’ ve ‘ayrımcılığa’ şiddetle karşı çıkmakta, ihlali halinde, kulüplere ve ülke federasyonlarına ağır cezalar verebilmektedir. Gerek T.C. Anayasası ve gerekse Türkiye Futbol Federasyonu Ana Statüsünün ilgili maddeleri açıkça her türlü ayrımcılığı yasaklamıştır. (…) Dolayısı ile söz konusu rapora dayanılarak verilen ‘davacının sağlık problemleri nedeni ile hakemlik yapamaz’ kararı, T.C. Anayasasına ve TFF mevzuatına aykırı, objektiflikten uzak ve sübjektif gerekçelerle alınmış olup, hukuk ile bağdaşmaz niteliktedir.”

Bir sonraki duruşma 10 Ekim’de. (ÇT)

* Bu haberi KaosGL haber sitesinden derledik.