DİERG'den sınıf mevcutlarının yeniden düzenlenmesi önerisi
Fotoğraf: AA
Diyarbakır Eğitimi İzleme ve Reform Girişimi (DİERG); ilk, orta ve liselerin sınıf mevcutlarının yeniden düzenlenmesini önerdi.
DİERG, Diyarbakır gibi kentlerde hemen her okulda ya sınıfların kalabalık olduğunu ya da ortaokul ve liselerde blok dersi de içeren ikili eğitimin (sabahçı ve öğlenci) yapıldığını hatırlattı ve önerisinin genel bir öneri olduğunu söyledi.
"Eğitim bileşenlerince tartışılmalı"
DİERG, yeni eğitim-öğretim yılı başlarken özetle şu noktalara dikkati çekti:
"Özellikle Diyarbakır'da okulların bakım gereksinimi yüzünden iki okulun öğrencileri bir okulda eğitim görmek zorunda kalacaktır. Diyarbakır'da hedeflenen tekli eğitim bu yıl da yeterli okul ve derslik sayısına ulaşılamadığı ve atıl derslikleri olan kimi okullar için planlama yapılamadığı için bu yıl da kalabalık mevcutlarla eğitim devam edecektir. Pandemi nedeniyle kapanma riskine karşı ebeveynlerin öğrencilerini daha çok devlet okullarına kaydetmeleri de kalabalık sınıf mevcutlarını daha da artırmıştır. Kalabalık sınıf mevcutlarını azaltmak için okullarda hızla prefabrik ek dersliklerin yapılması önerisi de dikkate alınabilir.
"Kalabalık sınıfların öğrencinin kısa ve uzun vadede birçok sorununa kaynaklık ettiği bilinmektedir. Bilindiği üzere, birinci sınıf öğrencilerinin bir üst sınıfa geçerken okuma, yazma, anlama ve sosyalleşme kabiliyetlerinin yeterli olması tüm eğitim hayatlarını etkilemektedir."
DİERG, pandemi dönemini ilkokul 1., ortaokul 5. ve liselerin 9. sınıflar için sınıf mevcudu ve şube sayılarının yeniden düzenlenmesi fikrinin eğitim bileşenlerince tartışılmasına davet ediyor.
Öneri
Öte yandan Diyarbakır'da sınıf öğretmenliği görevine devam eden Bülent Bal'ın fikri de DİERG araştırmacıları tarafından incelendi, son halini almasına Prof. Dr. Hayati Akyol ve Mehdi Gezerer katkıda bulundu. Buna göre DİERG şu önerilerde bulunuyor:
"Öneri; 1., 5. ve 9. sınıf şubelerindeki öğrenci mevcutlarının azaltılması, yani bu sınıftaki şube sayılarının artırılması ile ilgilidir. Örneğin bir ilkokulda 20 derslik varsa ve 5'i 1. sınıf için ayrılmışsa bu sayının artırılarak 1. sınıf öğrencilerinin mevcudu az sınıflarda eğitim görmesi sağlanabilir. Yani 1. sınıflar için şube sayısının en az 1 artırılmasını önermekteyiz. Böylece bu uygulama, öğretmenin sınıf içinde öğrenciye ayıracağı zaman artışı ile her bir öğrencinin akademik ve sosyal gelişimini daha olumlu etkilemesi sonucunu getirecektir.
"1., 5. ve 9. sınıf şubelerinin artışı geri kalan sınıf şubeleri sayısında azalmayı ve bu şubelerin az da olsa kalabalıklaşmasını getirecektir. Bu öneri özellikle ilkokullarda sınıfıyla duygusal bağ kurmuş öğretmenlerin okuldaki tüm şubelerin yeniden organize edilmesini gönüllüce kabullenmesini gerektirmektedir çünkü artırılacak 1. sınıf şube sayısı kadar öğretmenin üst şubelerden 1. sınıf öğretmenliği için geçiş yapması gerekmektedir.
"Öneri, sadece öğretmen-öğrenci için değil, öğrenci-öğrenci, öğrenci-veli ve veli-öğretmen ilişkisinin niteliğini de etkileyecek ve değiştirecektir.
"Gerçekte sınıf mevcutlarının yeniden düzenlenmesini öneren Bülent Bal'ın yaklaşımı akademik kaybı özellikle kaygı uyandıran 2., 6. ve 10. sınıf şubelerinin sayısal artışı için de dikkate alınabilir.
"Okullarda şube sayılarının ve sınıf mevcutlarının yeniden planlaması sonrasında ilk iki ay sınıfların öğrenci başarı durumu oluşturulacak komisyonlarca incelenebilir, her sınıfta belirlenen becerilere ulaşamamış öğrenciler için toplam şube sayısı değişmeksizin bir sınıf oluşturulup bu öğrencilere destek eğitimi sağlanması mental bir sorunu olmayan ancak hedeflenen becerileri göstermeyen öğrencilerin bu sınıflarda istenilen becerilere ulaşması sağlanabilir. Böylelikle hem öğrencilerin eğitim hedeflerine erişilecek hem öğrenci hem de veli memnuniyeti sağlanmış olacaktır. Ayrıca öğretmen, veli ve öğrenci üzerindeki baskı azalmış olacağından çocukların okula uyumu ve aidiyeti desteklenmiş olacaktır."
(AÖ)