Gazze’de çocuk ölümlerinin yüzde 12'si kirli su kaynaklı
* Fotoğraf: Mustafa Hassona - Gazze / AA
Birleşmiş Milletler (BM) Küresel Su, Çevre ve Sağlık Enstitüsü ve Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları İzleme Örgütü, Gazze Şeridi’ndeki suyun içilemez olduğunu ve insanları yavaşça zehirlediğini açıkladı.
Yayınladıkları ortak bildiride, “Uzun vadeli İsrail ablukası, Gazze'de su güvenliğinin ciddi şekilde bozulmasına ve suyun yüzde 97'sinin kirlenmesine neden oldu. Kuşatılmış yerleşim bölgesinin sakinleri, çocuklarının ve sevdiklerinin yavaş yavaş zehirlenmesine tanık olmak zorunda kalıyor” dendi.
Al Jazeera’da yer alan habere göre, Gazze’deki su krizi, İsrail’in saldırıları ve ablukası nedeniyle azaltılan insani yardım fonlarından sonra kötüleşti.
Gazze’de su kaynaklarının kirliliği halk sağlığını etkilerken özellikle çocukların suyun sebep olduğu hastalıklara yakalandığı belirtildi. Gazze'deki pek çok insan musluk suyunun sık sık çalışmadığı ve çalışsa bile kullanılamayacak kadar tuzlu olduğu için suyu tedarikçilerden satın aldıklarını ifade etti.
“11 günlük saldırı altyapıya zarar verdi”
Euro-Med İnsan Hakları İzleme Örgütü İletişim Şefi Muhammed Shehada, İnsan Hakları Konseyi'nde yaptığı konuşmada, Gazze'de yayılan hastalıkların yaklaşık dörtte birinin su kirliliğinden kaynaklandığını ve küçük çocuk ölümlerinin yüzde 12'sinin kirli su kullanımına bağlı bağırsak enfeksiyonlarıyla ilgili olduğunu söyledi.
Shehada, İsrail'in mayıs ayında Gazze'ye yönelik 11 günlük saldırısının temel su altyapısına ciddi zarar verdiğini ve kuşatılmış yerleşim bölgesindeki krizi şiddetlendirdiğine de dikkat çekti.
Gazze belediyesi yetkilileri yaptığı açıklamada, Gazze'deki 290 su tedarik tesisinin saldırı sırasında hasar gördüğünü ve acil onarıma ihtiyaç duyduğunu aktardı.
Yetkililer, onarım için gereken malzemelerin İsrail ablukasından dolayı temin edilemediğini ekledi.
WHO: Tuzluluk ve nitrat seviyeleri yüksek
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) de Gazze'nin yeraltı sularındaki hem tuzluluk hem de nitrat seviyelerinin güvenli içme suyu oranından çok daha yüksek olduğunu vurguladı.
El-Şati Mülteci Kampı’ndan 36 yaşındaki Falesteen Abdelkarim, bölgesindeki suyun içilemez olduğunu söyledi: “Denizden geliyormuş gibi tadı var. İçemiyoruz, yemek pişirmek ve hatta duş almak için kullanamıyoruz.”
Abdelkarim, kamp sakinlerinin sadece haftada üç kez belediye suyuna erişebildiğini ve bazen kamplarındaki arızalı altyapının suyu düzgün bir şekilde arıtamaması nedeniyle lağımla karıştığını ekledi.
Gazze'nin kuzeyinde yaşayan 40 yaşındaki Muhammed Saleem, suyun kirliliği yüzünden bahçesine bakamadığını söyledi: “Bütün bitkilerim yüksek su tuzluluğu ve yüksek klorür nedeniyle kurudu. Bitkiler bu su yüzünden öldüyse, insanların vücutlarına ne yapacak?”
Muhammed, Gazzeliler için musluk suyunu içmenin, yemek pişirmenin veya diğer ihtiyaçlar için kullanmanın yıllardır imkânsız olduğunun altını çizdi. (CA/AS)