HDP'den AİHM Önünde Basın Açıklaması
Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
Halkların Demokratik Partisi (HDP) adına Parti Sözcüsü Osman Baydemir Strasburg'daki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) önünde bir basın açıklaması yaptı.
“Barış ancak adaletle gelebilir. Özgürlük ancak adaletle gelebilir. Hukuk ve demokrasi ancak adaletle korunabilir.”
HDP adına yapılan açıklamayla cezaevinde tutulan HDP Eş Genel Başkanları ile HDP’li milletvekillerinin serbest bırakılmasına yönelik uluslararası bir kampanya başlatma çağrısı yapıldı. Açıklamada ayrıca 20 Şubat’ta eş genel başkanların serbest bırakılması için HDP’nin yaptığı başvurunun gündeme alınması talep edildi.
Açıklamaya HDP adına milletvekilleri Ertuğrul Kürkçü, Mithat Sancar ve Feleknas Uca katıldı. Avrupa Parlamentosu milletvekilleri ve yerel sivil toplum örgütleri temsilcileri de destek için basın açıklamasına katıldı.
“Dokunulmazlığın kaldırılması siyasi bir karardır”
“AİHM önündeyiz ve tek bir talebimiz var, özgürlük” sözleriyle konuşmasına başlayan Osman Baydemir, HDP grubu adına basın mensuplarına ve katılan tüm parti temsilcilerine teşekkür etti:
“Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve tüm seçilmişler sadece kendileri değil altı milyonu temsil ediyorlar ve altı milyon adına teşekkür ediyorum.
“Türkiye’de neredeyse iki yıldır Avrupa İnsan Hakları Beyannamesi’nin teminat altına aldığı bütün haklar ihlal ediliyor. İki eş genel başkan ve milletvekillerinin tutuklu olması budur.
“Vekillerin dokunulmazlığının kaldırılması hukuki değil siyasidir. Muhalefetin tasfiyesi için kullanılmıştır. 4 Kasım siyasi hükümet darbesiyle 13 vekilimiz tutuklanarak içeri konuldu. Bütün fezlekeler vekillerin konuşmalarından ibarettir. 194 gündür altı milyon kişinin seçtiği vekiller için adalet bekliyoruz.
“İç hukuk yolları tükendi”
“İç hukuk yollarına başvuruldu tüketildi ve iç hukukun elverişsizliği bir kez daha açığa çıktı. Maalesef üzülerek ifade etmeliyim ki iç hukuk ezmenin, yok etmenin bir aracı olarak kullanılıyor. Ve artık AİHM dışında başka bir hukuk yolu kalmamıştır.
“İki başvurumuz var. Biri dokunulmazlığın sözleşmeye aykırılığı, diğeri de tutuklamadır.
“Ek bir protokolün 3., 5., 10., 11., 18. Maddeleri ihlal edilmiştir. Örgütlenme, kişi ve düşünce özgürlüğü 194 gündür ihlal ediliyor. Bir kez daha buradan haykırıyoruz; geciken adalet, adalet değildir.
“HİHM kararının çıkmaması…”
“Türkiye’de Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) vermemesi burada AİHM kararının çıkmaması nedeniyle Figen Yüksekdağ ve Nursel Aydoğan’ın vekillikleri düşürüldü. Bu da telafisi mümkün olmayan sonuçlar yaşanmasına neden olmuştur.
“Bugün bir kez daha yüksek mahkemeye sesleniyoruz, hukuksuzluğun önüne geçilmesini talep ediyoruz.” (FE/HK)
* Fotoğraflar: Füsun Erdoğan