MESS, 2023-2025 dönemi Grup Toplu İş Sözleşmesi (TİS) süreci bugün anlaşmayla sonuçlandı. Birleşik Metal-İş, sonucu "direnen metal işçilerinin zaferi" olarak niteledi.
Birleşik Metal'den yapılan açıklamaya göre, 28 Eylül 2023'te başlayan TİS süreci 22 Kasım 2023'teki beşinci toplantıda tıkanmış, daha sonra MESS’in davetiyle yapılan üç toplantıda da anlaşma sağlanamaması üzerine sendika 19 Ocak, 23 Ocak ve 24 Ocak günleri için grev kararları almıştı.
Birleşik Metal'den verilen bilgiye göre, greve iki gün kala, MESS'in sendikayı yeniden görüşmeye çağırmasıyla başlayan müzakereler sonunda "metal işçilerinin beklentilerini karşılayacak bir durum"a gelinmesi üzerine Merkez Yönetim Kurulu sözleşmenin imzalanmasına karar verdi.
Varılan anlaşmaya göre:
▶ Ücret zammı, birinci 6 aylık dönem için çıplak saat ücretlerinde ortalama yüzde 98 artış olarak kabul edildi.
▶ 1 Mart’tan sonra (sözleşmenin ikinci 6 aylık dönemi için) yüzde 30 zam yapılacak.
Ancak 6 aylık enflasyon yüzde 30’u geçerse çıkan enflasyon oranı uygulanacak.
▶ Sözleşmenin üçüncü 6 aylık döneminde, enflasyona 3 puan refah payı eklenerek zam yapılacak.
▶ Son ve dördüncü 6 aylık dönemde ise enflasyon oranında zam yapılacak.
Sendika yönetimi bu anlaşmayla pratikte bir metal işçisinin 31 Ağustos 2023 tarihindeki gelirinin, 1 Eylül 2023 itibarıyla yüzde 102,3 oranında artacağını, 1 Mart 2024 tarihi itibarıyla ise sadece ücretlerde kümülatif yüzde 157,4 oranında artış sağlandığını açıkladı.
Birleşik Metal'den yapılan açıklamaya göre, anlaşmayla elde edilen zamlar sonucunda ortalama ücretli bir metal işçisinin aylık net ücreti, 1 Eylül 2023 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 31 bin 541 TL olacak; ayrıca aylık net 1.048 TL yakacak tutarı da eklendiğinde, eline geçecek aylık net ücret 32 bin 589 TL’ye ulaşacak. 1 Mart 2024'te ise ortalama aylık ücret 42 bin 051 TL’ye çıkacak.
İmzalanan TİS sonucunda sosyal hakların sözleşmenin birinci yılında yüzde 140 oranında, ikinci yılında yıllık enflasyon oranında artacağı da karara bağlandı.
Bu kazanımların yanı sıra;
Birleşik Metal yönetimi, MESS ile TİS görüşmelerinde kazandıkları başarının bütün sektörlerde işçi ücretlerinin belirlenmesinde standartı yükselterek tüm ücretleri olumlu etkileyeceği inancıyla görüşmeler başlarken dile getirdikleri “Metal işçisi kazanırsa tüm işçiler kazanır” ilkesinin gerçekleştiğini ve "tüm işçi sınıfı[nın] kazandı[ğını] duyurdu.
Türkiye'de metal işkolundaki grup toplu sözleşmeleri, Kasım 2023 itibariyle 196 işverene bağlı 145 bin 33 işçiyi kapsıyordu. İşyerlerine göre yapılan gruplamaya göre, 1. grup İşyerlerinde 96 bin 050 işçi, 2. grup işyerlerinde 32 bin 576 işçi, 3. grup işyerlerinde ise 16 bin 407 işçi çalışıyor.
Fişek Enstitüsü'nün 2023 işgücü istatistikleri verilerine göre yaptığı değerlendirme kapsamında "16 milyonun üzerinde çalışanın yüzde 85’i sendika üyesi değil, üye olanların da azımsanmayacak bir kısmı toplu sözleşme yapma hakkına sahip değil. Yüzde 1’lik işkolu barajının da sendikal örgütlenmeyi engellediği istatistiklerden açıkça görülüyor.
"227 sendikanın sadece 59’u yani yüzde 26’sı işkolu barajını geçerken, 168 sendika ise işkolu barajının altında kalıyor. Bu kısıtlama işçilerin istedikleri sendikaya üye olma özgürlüğünü kısıtlayan/engelleyen bir nitelik kazanıyor.
"Türkiye’de üye sayısı bakımından en büyük sendikalar birkaç işkolunda yoğunlaşıyor. Bu sendikalarınsa üye yapısı kamu çalışanı yoğunluklu. Özel sektör işyerleri daha örgütsüz. Son birkaç yıl içerisinde taşerondan kadroya geçişle birlikte bazı işkolundaki sendikaların üye sayıları olağan olmayan bir biçimde arttı. Bu sendikal örgütlenmede bir atılımı yansıtmıyor.
"Diğer yandan sendikal rekabetin özellikle örgütlü kamu işyerlerinde yoğunlaşması da on binlerce işçinin mağdur olmasına yol açıyor. Uzun süren mahkeme süreçleri sonuçlandığında da işçilerin yetkiyi alan sendikaya geçmesiyle bir 'işçi/sendika göçü' yaşanıyor.
"Açıkçası sendikal hareket barajlar ve sermayenin baskısı altında çok da parlak olmayan bir dönemden geçmekte. Her ne kadar sendikal örgütlenmede bir ivme yakalanmış gibi gözükse de, bunun, kamudaki örgütlenme etkisinden kaynaklı olduğu anlaşılıyor. Özel sektörde çalışan işçiler, sendikalara ulaşmada ve hakların kullanılmasında kamu çalışanları kadar şanslı değil."
(AEK)