Mısra Öz'den Bakan Karaismailoğlu'na mektup
HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Çorlu tren faciasında oğlu Oğuz Arda Sel'i kaybeden Mısra Öz Sel’in Mısra Öz'den Bakan Karaismailoğlu'na hitaben kaleme aldığı mesajı okudu.
864 gün önce yaşanan faciayla ilgili “Bence bu bir katliamdı ve bir cinayetti. İhmaller o kadar ağırdı ki ama bununla ilgili kimse istifa etmedi” diyen Paylan Karaosmanoğlu’na seslenerek “Bakanlığınız, bakanlıktan kimsenin ve Demiryolları Genel Müdürünün yargılanmasına izin vermedi. Önceki bakanlar, siz de hâlâ bu konuda izin vermediniz” dedi.
Paylan “Sizin Oğuz Arda Sel'in fotoğrafına bakacak yüzünüz yok belki ama suç cezasız kalırsa tekrarlar Sayın Bakan” diye konuştu ve “Bu suçun tekrarlanmaması için bu yargılanmanın önünü açmalısınız, Demiryolları Genel Müdürünün yargılanmasına yol vermelisiniz” dedi. Daha sonra da Mısra Öz’ün mesajını okudu.
"Kazada payı olanlar terfi ettirildi"
Mısra Öz Sel’in Ulaştırma Bakanlığı Bütçe görüşmesinde Karaosmanoğlu’na ilettiği mesaj şöyle:
“Çorlu tren katliamı yaşanalı bugün 864 gün oldu. Devlete ait bir kurumda 25 insanımız can verdi, üzerine de bu süre içinde birçok insanımızı demiryollarında kaybettik. Ama görüyoruz ki 25 insan öldüğü ile kaldı. TCDD katlanarak artan bu kazaları hiç üstüne almadı. Hatta bu kazalarda payı olan insanları kendi içinde terfi bile ettirdi.
“Üç demiryolu çalışanına yıkmaya çalıştıkları bu katliamın en büyük sorumluları bu kurumun yöneticileri ve dönemin Ulaştırma Bakanı olan Ahmet Arslan’dır.
“Bir demiryolu düşünün ki alt yapı ve üst yapı bakım çalışmaları yapılmamış, eksiklikler tespit edilmiş ama müdahale edilmemiş, denetleme yapılmamış. Meteoroloji ile arasında bir protokol yapılmamış. Yüzlerce insan taşıyan bir ulaşım aracı karşılaşacağı hava şartlarını akıllı telefonlardan ya da gökyüzüne bakarak yola çıkmayı amaç edinmiş. Ödenek yetersizliği ile demiryolu bekçilerini de işten çıkartmış.
"İsa Apaydın yalan söyledi"
“Genel Müdür olan İsa Apaydın, olaydan sonra ilk kez KİT komisyonunda konuştu. Hava durumu ile ilgili raporu meteorolojiye kayıtlı, resmi kayıt yapan bir kurumdan aldıklarını söyledi. Koskoca bir yalan! Katliamın olduğu bölgede, bir tarım işletmesinin kendi kurduğu bir hava ölçüm cihazını resmî kayıt gibi bakanlara anlattı. Bu bile bir suçtur. Neden kimse resmî dayanağı olmayan bu açıklamayı yapan İsa Apaydın’ı sorgulamadı? Söylediği yalan üzerinden suç duyurusunda bulunmadı?
“Şu an TCDD’de katliamın yaşanmasında adı geçen Mümin Karasu denen şahsın, ifadesinin nasıl bir ortamda alındığını biliyor musunuz? Kendisine mahkemede sorulacak sorular önceden verilmiş. Kendisi de bir klasör cevap hazırlamış. Bir mahkeme heyetinin önceden ne soru soracağını kim nerden bilebilir? Kaldı ki teknik üniversite mezunu olmayan Mümin Karasu’nun bugün TCDD Genel Müdürü Ali İhsan Uygun’a da danışmanlık yaptığını biliyor musunuz?
"Annesiz, babasız kalan yetim ve öksüzlerin ahı var"
“Liyakat sisteminin böylesine yok sayıldığı bu kurumda, raylar ölüm saçmaya devam ederken daha geçen gün “hızlı tren ile Halkalı - Kapıkule arası 1.5 saate inecek” diye yeni hızlı tren projesini duyurdunuz. Bunca eksiği olan bu kurumun, 3.5 saatte gittiği trende 25 can ölmüşken nasıl yeni bir projeye girişmeyi planlayabiliyorsunuz? Soruyorum sizlere ölümler üzerine terfiler alıp yükselmek ne kadar doğru? Ölümleri böylesine yok saymak ne kadar vicdana sığar?
“Bugün TCDD yürüyen soruşturmada mahkeme heyetinin istediği sorulara bile cevap vermeyi gerek görmemiş, ciddiyetsiz bir kurum olarak yoluna devam etmektedir. 7’si çocuk 25 insanın kaybolan hayatları üzerinde yükselmeyi ve kar etmeyi amaçlayanların ellerinde oğlum Oğuz Arda’nın kanı var. 6 aylık Beren bebeğin almaya doyamadığı nefes var. Annesiz, babasız kalan yetim ve öksüzlerin ahı var.”
Paylan mesajı “Sevgili Mısra Öz Sel, bu anlamda Oğuz Arda Sel için soruyor, evladı için soruyor, adaletin yerine gelmediğini söylüyor. Sayın Bakan, bu konuda hesap verilmesi lazım, yargılanmanın adil bir şekilde yapılması lazım. Bu konuda da Demiryolları Genel Müdürünün yargılanmasına izin vermeniz lazım Sayın Bakan. Neden bu izni vermiyorsunuz?” diye bitirdi. (HA)