Moğollar'dan Öngür ve SYSU, Tülay German İçin Sahnede
1968 kuşağının politik tavrının tınısı olarak sembolleşen Tülay German'ın sesi, Moğollar'dan Taner Öngür'ün düzenlemesi ve Serap Yağız'ın vokaliyle yeniden sahneye taşınıyor. Öngür'ün "Kafasının içi dolu... Müziğinin bu kadar iyi olmasının nedenlerinden biri de bu" dediği German'ın unutulmaz parçaları, Serap Yağız'dan dinlemek için yarını bekleyin.
Güneş paneliyle çalışan müzik aletleriyle prova yaptıkları evinde buluştuğumuz Öngür ve SYSU, AnaPop etkinliği kapsamında yarın (18 Eylül) garajistanbul'da verecekleri konser öncesi bianet'e konuştu.
Grubun gitaristi Ahmet Süngü, davulcusu Fırat Özyavuz kadar Öngör ve Yağız da grubun en genç elemanı Mert Hallı (22) kadar heyecanlı.
"Tülay German bir semboldü"
"Kafasının içi dolu... Müziğinin bu kadar iyi olmasının nedenlerinden biri de bu" dediği German'ın parçalarını seslendirmeyi seçme nedenlerini ise Öngür şöyle anlatıyor:
"Bizim için Tülay German bir semboldü. German, Erdem Buri ile birlikte caz şarkıları söylüyor, aşık şiirlerini alıp o dönemdeki batı müziğine benzeyen düzenlemeler yapıyorlardı. O kadar başarılı işler yaptılar ki hala o güzel dengeyi bulmak pek mümkün değil."
Anadolu pop kavramı isminin mimarı Öngür, "Halk müziğinden yararlanarak kendi rock müziğimizi yaratabileceğimizi düşünüyorduk," diyor.
"Anadolu pop kavramına birçok kişi benim baktığım yerden bakmıyor. Benim dönemimin müzisyenlerinin çoğu da popüler bir müzik anlamına geldiğini düşünebiliyor.
"Bugünkü kadar da düzeyi düşmemişti; o dönem Andy Warhol'un pop art'ı vardı. Beatles'a da pop deniyordu. Ancak daha sonra bu bir klişe olarak kullanılmaya başlandı.
"1960'larda çıkan Anadolu pop biraz Cumhuriyet ideolojisinin müzikteki karşılığı olarak da yorumlandı. Bir yandan da Anadolu'nun tüm etnik müzikleriyle pop müziğinin karıştırılarak çıkması olarak da algılandı.
"Aslında bu yarı politik tavır, Türk Anadolu pop'un yeniden keşfedilmeye başlandı. O dönem yaptığımız müzik şimdi hem politik nedenlerle hem de tını olarak gençlerin yeniden ilgi alanına girdi. Anadolu pop, bir yandan kırsal kültürün kentle tanışması ve onunla harmanlaşmasının da hikayesidir. Biz şimdiki döneme de 'Anadolu rock 5. dalga' diyoruz."
"TRT, şarkılarıma onay vermedi"
"Suların Uğultusu" adlı albümüyle tanınan grubun vokalisti Yağız, çağdaşı olmasa da German'ın şarkılarının, türkülerin çalındığı bir evde büyümenin, kendisini doğal olarak bu müziğe yaklaştırdığını söylüyor.
Dört yıl önce Öngür ile çalışmaya başlayan Yağız, "German'ın o dönemki başkaldırışını, farklı şeyler yapma arzusunu, Erdem Buri ile olan aşkını çok seviyorum," diyor.
"Alevi olduğum için bana 'Alevi türkülerini söyle' ya da 'Sen madem rock'çısın niye türkü söylüyorsun' diyorlar. İlk albümüm için de 'Neden Hrant için okudun tepki alacaksın' dediler. Zaten şarkılarımın çoğu da TRT'den denetimden geçmedi..." (BT)