MÜSİAD İddiası: Gerçekler Gizleniyor

MÜSİAD Genel Başkanı Bayramoğlu, Kasım ayı enflasyon rakamları ile yılın ilk üç çeyreğine ilişkin büyüme rakamlarını değerlendiren yazılı bir açıklama yaptı.

Kasım ayında yüzde 4,2 olarak gerçekleşen enflasyon, yıllık bazda (Toptan Eşya Fiyatları Endeksi) TEFE'de yüzde 84,5 (Tüketici Fiyatları Endeksi) TÜFE'de ise yüzde 67,3 olarak gerçekleşmişti.

Bayramoğlu açıklamasında, ekonomide Cumhuriyet tarihinin en büyük küçülmesinin yaşandığına, resmi rakamların durumu yeterince açıklamadığına, iç borç kısır döngüsüne ve son olarak Uluslararası Para Fonu"ndan (IMF) serbest bırakılan 10 milyar dolarlık kaynağa değindi.

Başkan Bayramoğlu'nun ekonominin durumuyla ilgili tespitleri şöyle:

* Enflasyon oranları geçen aya göre daha düşük çıktı. Yıllık bazda revize edilmesine rağmen yıl sonuna ait TÜFE'de yüzde 65 ve TEFE'de yüzde 80'lik hedefleri Ekim ayı itibariyle aştık.

* Bu nasıl bir hedeftir ki revize edilmesine rağmen üç ay erken aşılmıştır.

Enflasyonun nedeni Maliyet artışı

* Enflasyonun yüksek çıkmasının nedeni son dönemde uyarılmaya çalışılan tüketici talepleriyle ilgili değil. Asıl neden, maliyetlerdeki artıştır.

* Enflasyonun yüzde 80'i bulduğu ortamda, piyasada suni olarak oluşturulan beklentinin aksine, Merkez Bankası kısa vadeli faizlerde indirime gitmeyecek.

* Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE)'nin yılın üçüncü çeyreğinde Türkiye Ekonomisinin yüzde 8,5 küçüldüğüne ilişkin açıklaması gerçeği yansıtmıyor.

Küçülme yüzde 20

* Yaşanan iki kriz sonrasında ülke ekonomisindeki küçülme açıklanan resmi rakamların bir hayli üzerinde gerçekleşti. Cumhuriyet tarihinin ikinci en büyük oranlı küçülmesini yaşıyoruz. Türkiye'de yüzde 20'lere varan bir küçülme vardır.

* Sektörler bazında en büyük küçülmenin ticaret (-11,3)ve sanayide (-8,5) olması Türkiye'nin 2002 yılını da zor geçireceğini gösteriyor.

İç borç kısır döngüsü

* Bu ülke ekonomisinin asıl sorunu enflasyon ve faiz lobisinin sürekli olarak enflasyonmuş gibi göstermesine karşın iç borç kısır döngüsüdür.

* IMF' den gelecek diye sevindiğimiz 10 milyar dolar, 2002 yılında ödememiz gereken 13 milyar dolarlılık dış borç ödemesine gidecektir.

* Programın adı 'Güçlü Ekonomiye Geçiş'ti. Derviş geldikten sonra ne 'güçlüye' ne de 'ekonomiye' geçebildik. Derviş' ten önce Türkiye'nin iç borcu 45 katrilyon iken, 8 ay sonra bugün 110 katrilyona çıktı. (NM)