Öğretmen Adayları İkinci Sınavı Verdi

Soruların sızdırıldığının ortaya çıkması nedeniyle iptal edilen Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) kapsamında öğretmen adaylarına uygulanan Eğitim Bilimleri Sınavı bugün (31 Ekim) yapıldı. Sınavda, kopyaya karşı olağanüstü önlemler alındı.

Türkiye'de 81 ilde ve Lekoşa'da yapılan sınava 294 bin 909 öğretmen adayı girdi. Sınav, polisler hariç 40 bir 800 Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Kurumu (ÖSYM) görevlisinin gözetimi altında yapıldı. Adaylar sınavların yapılacağı binalara polisin kimlik kontrolünden geçerek girdi. Güvenlik noklarında cep telefonu, bluetooth gibi kablosuz iletişim sağlayan cihazları sınav salonlarına girişini engellemek için adaylar dedektörle arandı.

Sınav yerlerine girişte adayların yanında bulunan anahtarları, saatleri, kolye, bilezik, toka gibi metal eşyaları güvenlik görevlilerince toplandı.

Kalem, silgi ÖSYM'den

ÖSYM'nin kopya iddiaları üzerine bu yıl aldığı güvenlik önlemleri sınavda uygulandı; kalem, silgi, kalemtıraş, su, şeker ÖSYM tarafından dağıtıldı.  ÖSYM ayrıca, sınav salonlarına bir gün önceden duvar saati dağıttı. Raporlu olanlar dışında adayların sınav süresince tuvalete gitmesine izin verilmedi.

Sınavda, Gelişim Psikolojisi, Öğrenme Psikolojisi, Ölçme ve Değerlendirme, Program Geliştirme, Öğretim Metotları ve Rehberlik konularından 120 soru yöneltildi.

AYÖP: Sınav kaldırılsın

Ataması Yapılmayan Öğretmenler Platformu (AYÖP) ise sınavdan bir gün önce bir basın açıklaması yaparak KPSS'nin kaldırılmasını istedi. Açıklamada, "Bizler yaklaşık dört yüz bir öğretmen ihtiyacı olan ülkemizde, KPSS gibi bir haksızlık çarkına gerek olmadığını söylemeye devam ediyoruz" dendi.

Ataması yapılmadığı için sözleşmeli olarak çalıştığı ilköğretim okulunda, geçirdiği felç nedeniyle 40 gün rapor aldığı için 12 Şubat 2010'da sözleşmesi feshedilen Elif Aybaç Aşkın'ın mağduriyetinin de hatırlatıldığı açıklama şöyle devam ediyor:

"Tüm bunlar gösteriyor ki ataması yapılmayan bizlerin mağduriyetinin yanı sıra, atanmış olan sözleşmeli öğretmenlerin de mağduriyetleri devam etmektedir.

"Doğum, hastallık ve başka sebeplerle 30 günden fazla izin almak durumunda kalındığı takdirde, öğretmenin işine son verilen bir çalışma çeşidi olan sözleşmeli öğretmenlik gittikçe yaygınlaşmaktadır. Kestiremeyeceğimiz bir sebeple işten atılma korkusunu ensemizde daima hissetmek için mi yıllardır emek harcıyoruz?" (SP)