Pakistan’da Gazetecilerin Güvenliği
Pakistan’da ulusal ve uluslararası basın kuruluşları ile sivil toplum örgütlerinden 40 temsilci 6-7 Mart tarihleri arasında İslamabad’da düzenlenen konferansta bir araya gelerek yerel gazetecileri korumanın yolları ve saldırganların cezasızlıklarına karşı mücadelenin araçlarının neler olması gerektiğini tartıştı. Konferans sonunda gazetecilerin güvenliği için ulusal ve uluslararası iki grup oluşturuldu.
Pakistan’da 2013'ün ilk üç ayında üç gazeteci, son on yılda ise 40 gazeteci öldürüldü. 2000 yılından itibaren öldürülen gazetecilerin sayısı ise 90’dan fazla. Yüzlerce gazeteci ise saldırıya uğradı, kaçırıldı, tutuklandı ve çeşitli şekillerde tehdit edildi. Konferansın hemen öncesinde ARY Televizyonları çalışanları silahlı saldırıya uğradı.
Durum böyle iken haklarında dava açılmayıp ceza almayan saldırganların dokunulmazlığı oldukça yüksek.
Konferansta ortaya çıkan iki oluşum
Tüm bu sorunlar Pakistan’ı Birleşmiş Milletlerin Gazetecilerin Korunması ve Cezasızlığa Karşı Eylem Planı'nı uygulayacağı dört pilot ülkeden biri haline getirdi.
BM planı güvenliği arttırıp cezasızlıkla mücadele için devlet sorumluları, sivil toplum örgütleri, basın ve hükümetlerarası örgütlerin birlikte çalışacağı 120 kriter içeriyor. UNESCO’nun geliştirdiği ve Gazetecileri Koruma Komitesi’nin de (CPJ) aralarında grupların danışmanlık yaptığı plan Pakistan’la birlikte Nepal, Irak ve Güney Sudan’ı kapsıyor.
İslamabad toplantısında ulusal ve uluslararası iki grup oluşturuldu. Yerel katılımcılar gazetecilerin güvenliği için ortak bir gündem organize edecek Medya Güvenliği’nde Pakistan Koalisyon’un (PCOMS) kurulmasında anlaştı.
CPJ’nin de aralarında olduğu ondan fazla uluslararası kuruluşunun oluşturduğu Güvenlikte Basın Koalisyonu’nun Uluslararası Arkadaşları ise Pakistanlıları desteklemek için çalışacak. İki grup Pakistan’da var olan programları geliştirip güçlendirecek.
Konferansta gazetecilerin kendilerini korumak için silah taşıyıp taşımamaları konusu oybirliğiyle taşımamaları yönünde kararlaştırıldı. Mazhar Abbas “Bilgisayarım ve sesim benim silahım” dedi.
Gazetecilerin cinayetlerini araştırmak için özel savcıların atanması ve bölgesel güvenli merkezlerin yaratılması ise sunulan diğer öneriler. Dünyanın çeşitli yerlerinden gelen temsilciler kendi bölgelerindeki uygulama örneklerini sundu. Örneğin Meksika’da ifade özgürlüğüne yönelik suçlar federal bir suç olarak yer alırken Kolombiya’da özellikle risk altındaki gazetecilere yönelik güvenlik sağlayan bir program mevcut.
* Kaynak cpj.org