Sarraf: Hakan Atilla Her Şeyi Bilmiyordu, Süleyman Aslan Biliyordu
Haberin İngilizcesi için tıklayın
New York'ta ABD'nin İran'a yönelik yaptırımlarını delmekle suçlanan Halkbank eski Genel Müdürü Hakan Atilla'nın yargılandığı davanın üçüncü duruşmasında Rıza Sarraf üçüncü gün ifadesine dönemin Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan ile gıda ticaretini konuştuklarını anlatarak başladı.
ABD'de Manhattan Federal Mahkemesi'nde görülen davanın üçüncü günü bir jüri üyesinin gecikmesi nedeniyle geç başladı.
Muammer Güler ve Zafer Çağlayan’ın fotoğrafları dosyada
Eski İçişleri Bakanı Muammer Güler ve Eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın fotoğrafları dosyaya delil olarak eklendi.
Sarraf’ın ikinci gün “Rüşvet vermedim, zaten rüşvet de istemedi” diyerek bir miktar lehine konuştuğu Mehmet Hakan Atilla’nın bazı konulardan habersiz olduğunu söyledi.
Sanık Mehmet Hakan Atilla’nın lehine yorumlanabilecek bugünkü ifadesi şöyle:
“ABD altın ticaretine engeller getirmeye başlayınca gıda ticaretine yöneldik. Ben gıda ticareti yapmadım, sadece ‘yapmış gibi gösterdim’. Atilla’nın bu işlemlerin gerçek gıda ticareti olmadığından haberi yoktu. Süleyman Aslan ise biliyordu.”
Sarraf Muammer Güler için ise şöyle dedi:
"Babası Muammer Güler'e benim için Çin'deki bankalara referans mektubu yazdırması için Barış Güler'e 100 bin dolar verdim."
"Hakan Atilla 'taş koydu'"
Savcılığın bugün mahkemeye ve jüriye sunduğu kanıt Sarraf ile yardımcısı Abdullah Habbani’nin konuşma kaydıydı.
Bu telefon konuşmasında Sarraf’ın, Habbani’ye Hakan Atilla’nın işlerine ‘taş koyduğunu’ ancak Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın Atilla’yı arayarak ‘bu işlemleri yapacaksın’ diye talimat verdiğini anlattığı ifade ediliyor.
Atilla’nın çıkarttığı sorunu ise şöyle açıkladı:
“Banka işlem için benden belge istedi. Bu beni endişelendirdi çünkü aslında bir ürün nakliyesi yapılmamıştı. Oyüzden istedikleri belgeyi temin etmek mümkün değildi. Süleyman Aslan'ı aradım. ‘Rıza Bey ben meseleyi çözeceğim, sorun yok” dedi”.
“İran altın ya da gıda ticareti olmasıyla ilgilenmiyordu”
Sarraf altın ticaretinden gıda ticaretine geçmesi konuşunda İranlıların sorun yaşatmadığını da söyledi:
“İran, para aldığı sürece, ticaretin ne olduğu ve nasıl olduğu ile ilgilenmiyordu.”
“Aslan’ın imzasını taklit ettik”
Sarraf ifadesinde "Süleyman Aslan'ı her aradığımda borçlu hâlde oluyordum. Aslan'a rüşvet vermek zorunda kalmamak için photoshop ile onun imzasını taklit etme emri verdim" dedi.
"Yargıç uyuyan jüri üyesinin görevine son verdi"
Duruşmanın sonunda, Yargıç Berman iki gündür yargılamanın büyük kısmında uyuyan bir jüri üyesinin görevine son verdi. Berman "Sadece uyuklamıyordu, bildiğin uyuyor gibiydi" dedi. Yerine yedek altı jüri üyesinden birinin getirileceği belirtildi.
Sarraf duruşmalarda ne anlattı?
Rıza Sarraf eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın ABD'nin İran yaptırımlarının ihlal edilmesiyle suçlandığı davada, tanık olmayı kabul etti. Davada 29 Kasım 2017 günü ilk kez jüri karşısına geçti.
Sarraf ABD yaptırımları nedeniyle uluslararası ticaret yapamayan İran'ın Türkiye'ye petrol ve doğalgaz satışından elde ettiği parayı Halkbank aracılığıyla hesaptan hesaba aktararak kaynağını gizlediğini ve altına çevirerek Dubai'ye kaçırdığını anlattı. Sarraf davanın ilk günü Aktif Bank ile çalışmak için araya dönemin AB Bakanı Egemen Bağış'ı aracı yaptığını; daha sonra Halkbank ile çalışmak için dönemin Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'a rüşvet verdiğini anlattı.
İkinci gün eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'a rüşvet verdiğini, yargılanan Hakan Atilla'nın yaptırımdan para kaçırmanın yollarını en iyi bilen kişi olarak operasyonu yürüttüğünü. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ve dönemin Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın onay verdiğini ancak onay verildiği bilgisini kendisine Zafer Çağlayan'ın ulaştırdığını söyledi.
Üçüncü gün ise altın ticaretinden neden vaz geçip gıda ticaretiyle parayı akladıklarını anlattı. ABD yargısı üçüncü gün Rıza Sarraf'ın tanık olarak ifade verdiği davada bazı kanıtları kamuoyuna açıklamaya başladı. (HK)