Sebahat Tuncel, "Cinsiyetçi Medya"yı Bakan Kavaf'a Sordu
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, "Fatmagül'ün Suçu Ne?" isimli diziyle ilgili yayınlarla, medyanın "cinsiyetçi" ve "ayrımcı" dilini Meclis'in gündemine getirdi.
Tuncel, Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf'a "Medyanın cinsiyet eşitliğine dayanan bir dil kullanmasını sağlamak için bir projeniz var mı?" diye sordu. Yayınlarıyla kadının mağduriyetini artıran medya kuruluşlarına yönelik yaptırımların artırılmasını istedi.
Bakan Kavaf'ın yazılı olarak yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde Tuncel, kadınlara yönelik tecavüz, istismar gibi cinsel suçlarda medyanın dilinin ve kadınlara dair yaklaşımının toplum üzerindeki etkisine değindi.
Medya mensuplarının toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı, insan hakları temelinde haber yapmasının önemine dikkat çeken Tuncel, taciz ve tecavüz mağduru kadınların yargıya başvurduktan sonra da pek çok travmatik süreçten geçmek zorunda kaldığını belirtti. Tuncel, medyanın yayınlarıyla cinsel suçlara ortak olmasının sorunu daha da büyüttüğünü savundu.
Medya suça ortak oluyor
Tecavüzcüsüyle evlenmeye zorlanan bir genç kadının hikâyesini anlatan "Fatmagül'ün Suçu Ne?" dizisindeki tecavüz sahneleri, dizi henüz yayına girmeden konuşulmaya başlamıştı.
Bu sahneler internette tıklanma rekorları kırmış, 17 Ekim'de Habertürk televizyonunda yayımlanan "Gölgede Muhabbet" programında parodi konusu olmuştu. Habertürk gazetesinde "Fatmagül'ün şişme bebeği yapılıyor" başlıklı bir haber, tecavüzü normalleştiren bir dille yayımlanmıştı. İnternette pek çok haber sitesinde de benzer yazılar yer almıştı.
Tuncel'in Kavaf'a soruları
Tuncel, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı'na sunduğu yazılı önergede, Bakan Kavaf'a şu soruları yöneltti:
1. Habertürk'ün 17 Ekim'de yayınladığı program ve gazetede yayınladığı haberler hakkında, yayın kuruluşuna bir yaptırımda bulunmayı düşünüyor musunuz? Haberlerde ve çeşitli programlarda kadınların metalaştırılması ve cinsel suçlara dair haber yapıldığı gerekçesiyle kadının daha da mağdur edilmesi konusunda mevcut yaptırımların eksik olduğu görülmektedir, bu konuda bir projeniz var mıdır?
2. Medyanın dilinin önemli olduğu dikkate alındığında, medyanın cinsiyet eşitliğine dayanan bir dil kullanmasını sağlamak için bir projeniz var mıdır? Bu konuda gerekli mevzuatsal ve fiili çalışmaları yapmayı planlıyor musunuz?
3. Bugüne kadar kurumunuza medyada cinsiyetçi söylem ve kadın bedeni üzerinden haber yapılmasını eleştiren ve şikayet eden kaç başvuru olmuştur? Bu başvurular hakkında ne gibi işlemler yapılmıştır? (BB)