Silahlanma Kişilerin Tercihine Bırakılmamalı

Umut Vakfı Mütevelli Heyeti üyesi Dr. Ayhan Akcan, silahlanmanın Türkiye'de sosyal bir problem olduğunu belirterek silahların çok yaygın ve her an erişilebilir, çok çabuk temin edilebilir durumda olduğunu söyledi.

Her üç evden birinde, her on kişiden birinde silah olduğunu, yaklaşık 2 milyon ruhsatlı, 4 milyon ruhsatsız olmak üzere 6 milyon silahın insanlar tarafından kullanıldığını belirten Akcan, bu durumun büyük bir tehlike oluşturduğunu vurguladı.

Silahların, ufak bir tartışmada, alacak verecek, namus üzerine yoğunlaşan kavgalarda, törenlerde, düğünlerde, takımlar şampiyon olduğunda kullanıldığını söyleyen Akcan, son 10 yıl içerisinde silah kullanımının çok büyük artış gösterdiğini belirtti. Türkiye'nin silah kullanımıyla işlenen suçlarda dünyada 4. sırada olduğunu söyleyen Akcan, cinayetlerin yarısının ve intiharların büyük bir kısmının silahla gerçekleştirildiğine işaret etti.

"Kısıtlama yapılmalı"

Dr. Ayhan Akcan, Türkiye'de silahlanma mevzuatının basit olduğuna dikkat çekiyor: "Vergisini vermek kaydıyla 21 yaşını dolduran her TC vatandaşı silah alabiliyor. Kısıtlama ise sadece para ve evrak boyutuyla sınırlı kalıyor."

Türkiye'de silah ruhsatı için yapılan başvuruların yüzde 8'inin 'can ve mal güvenliğini sağlamak' amacıyla yapıldığını söyleyen Akcan, "Bu gerekçeyle başvuranların tamamına ruhsat veriliyor. Şahıs, tehdit altında olduğunu ispat etmeli" diyerek, daha sıkı tedbirler alınması gerektiğini vurguluyor.

Akcan, silahın herkese verilmemesi gerektiğini belirterek, bireysel silah kullanan insanlar arasında en tehlikeli yaş grubunu 28 yaşın altındaki gençlerin oluşturduğunu vurguluyor:

"Bireysel silahlanma, en çok 35-40 yaş arasındaki erkeklerde yaygın olmasına rağmen, tehlike, öfke kontrolünde zorlanan 28 yaş altındaki insanlarda ortaya çıkıyor."

"Bireysel silahlanma, sosyal bir yaradır"

Toplum içerisinde silahlanan şahısların, silahı olmayan şahısların demokratik ve hukuki haklarının önünde büyük engel oluşturduğunu belirten Akcan, silahsız bireylerin silahlanan bireyler üzerinde baskı unsuru oluşturması gerektiğini söylüyor ve bu konuda sosyal anlamda çalışmaların önemine işaret ediyor.

Akcan, TBMM'nin, bireysel silahlanma konusunu bir asayiş ve bir terör sorunu gibi ele alması gerektiğini belirtiyor: "Sorun, sosyal yara olarak düşünülmeli ve masaya yatırılmalı. Biz yapılacak çalışmalar konusunda her zaman işbirliğine açığız."

Silahlanma konusunun vatandaşın tercihine bırakılmaması gerektiğini vurgulayan Akcan, zorlukların getirilmesi gerektiğinin altını çiziyor ve konuyla ilgili ilk etapta yapılması gerekenleri sıralıyor:

* Ruhsat için 21 olan yaş sınırı 28 olmalı.

* Ciddi muayene yapılmalı.

* Meskun mahalde ateş edilmesi durumunda verilecek cezanın paraya çevrilmemesi ve ceza sınırının 4 yıl olması.

* Dikkatsizlik ve tedbirsizlikle öldürme kavramları kaldırılmalı. Ölümler cinayet statüsünde değerlendirilmeli.

* Alkollüyken silah taşımak yasaklanmalı. (NG)