“Şırnak’ta Yıkılan 2 Bin 44 Ev Yerine Neden 5 Bin 960 Ev Yapılıyor?”

Şırnak’ın Gazipaşa mahallesi tamamı ile yıkılmış. Cumhuriyet, Dicle, Yeşilyurt ve Bahçelievler’de çok sayıda yıkılan ev var.

Gazi Caddesi, toprak yol...

Bir Şırnaklı olarak şehrimi tanıyamıyorum. Çocukluğumda bana gökdelen gibi gelen koca binalar şimdi moloz tarlası. Tarlanın üzerine yapılacaklar için herkes koşuşturma içinde.

“En az 10 bin ev yıkıldı”

İsminin yazılmasını istemeyen A.T. 56 yaşında. Varlıklı biri olarak Şırnak’ı terk ettiğini hiçbir şeyi olmayan biri olarak döndüğünü anlatıyor.

“16 dairem vardı, kuyumculara kiraladığım iki dükkanım da... Ben evden ayrıldığımda yanıma sadece bir çanta aldım. Aldığım sadece birkaç parça elbise idi.

“Ben evimi çok sağlam yapmıştım, müteahhitler içindeki demirleri yağmalıyorlar.

‘’Ben burada büyüdüm ama şimdi büyüdüğüm sokağım yok. En işlek yerde dükkanım ve dairelerim vardı şimdi bana nereden daire vereceklerini bilmiyorum.

“2 bin evin yıkıldığı söyleniyor, en az 10 bin ev yıkıldı. İlk sene 6 bin sonra tekrar 6 bin ev inşa edeceklermiş. Yıkılan evlerin gerçek sayısı söylenmiyor”

Şırnak Valiliği: 2.044 ev yıkıldı, 5.960 ev inşa edilecek

Fotoğraf: Şırnak Valiliği Resmi Sitesi 

Şırnak Valisi, Ali İhsan Su AA’ya yaptığı açıklamada 2.044 evin yıkıldığını dile getirdi.

Valiliğin vatandaşlara dağıttığı el broşürlerinde “960 konut Gazi Caddesinde ayrıca 5.000 konut da farklı mahallelerde aynı konseptle inşa edilecektir’’ bilgisi yer alıyor.

“Araplaştıracaklar”

Elinde rüzgarın salladığı beyaz bir kağıt bulunan, S.A. adlı 36 yaşındaki bir vatandaş:

“En az 10 bin ev yapacaklar, bizim 2 bin evimiz yıkıldıysa diğerlerini kime yapıyorlar? Suriyeli mültecileri buraya getirip Araplaştıracaklar mı burayı?”

S.A. başka soru sormamıza fırsat vermeksizin uzaklaşıyor.

“Mağdurların onuru kırılıyor”

"Mağdur olduğumu ispatlama çabasındayım" diyen vatandaşlardan biri şunları söylüyor:

“Evim yıkıldı, hiçbir şeyim kalmadı. Mağdurum, bu yetmiyormuş gibi devlete mağdur olduğumu ispatlamaya çalışıyorum. Devlet dediğin mağdurun mağduriyetini halletmek için çalışır. Evine gider. Peşinden koşturup onurunu kırmaz."

Beş yıldızlı lükse mahkumiyet

Memurların en çok tercih ettiği konaklama yeri olan Öğretmen Evinin baktığım tarlanın tam olarak hangi tarafında yer aldığını kestiremiyorum. Kenarında durduğu Cumhuriyet Meydanı ile hemzemin olmuş durumda.

İlkar Hotel’in altında alışveriş merkezi bulunduğundan, meydanın öbür tarafındaki çukurun ona ait olduğunu farketmekte zorlanmıyorum.

Uludere yolu üzerindeki Murat Oteli sosyal medyaya yansıyan ilk yıkıntı fotoğraflarında vardı ama şimdi yıkıntılardan eser bile yok.

Şehir dışında bulunan Şehr-i Nuh Oteli şehrin tek beş yıldızlı oteli. Şimdi şehrin tek oteli.

Kiralık ev yok

Evleri yıkılan Şırnaklılar yakınlarının evlerine yerleşmiş. Her aileye bir oda düştüğünü birçok kişi dile getirdi.

Şırnak’a öğretmen olarak atanan, Nusaybinli bir öğretmen haber yazmakta olduğum eczaneye gelerek:

-Acaba bildiğiniz kiralık bir ev var mı?

-Hayır, bulabileceğinizi sanmıyorum. Tümenin orada bir daire varmış!

- Orası bir efsane olmuş gibi dört beş kişi daha o daireden bahsetti, galiba şehrin kiralık tek dairesiymiş, orayı tutmuşlar.

Eski Şırnak yok

Planlandığı gibi bir sene içinde konutlar “aynı konseptle” inşa edilse dahi, yaşamların geçirildiği, baba ocakları, çocukluğun geçirildiği sokakların bir daha olmayacağı, şehrin eski siluetine veda ettiği kesin.

Şehrimi bir moloz tarlası olarak görmenin duygusal ağırlığı ile ayrılıyorum. Şehrime konacak yeni yapılara karşı ne hissedeceğimi bilmiyorum. (MB/NV)