Sivil Toplum Sesini Arıyor

Avrupa Birliği süreci Türkiye'de büyük değişim ve dönüşümlerin itici gücü oldu. Uyum Paketleri, reform yasaları, bunların uygulanmasına ilişkin sorunlar hem ülke içinde hem de ülke dışında konunun taraflarınca "hararetle" tartışılırken, kimi sivil girişimlerin "sessiz sedasız", ama "hummalı" çalışmaları da hız kazandı.

Sivil toplum paydaşların seslerini ve fikirlerini duyurmaya çalışan CIVICUS Sivil Toplum Endeks Projesi (STEP), Türkiye'de sivil toplumun etki, değer, yapı ve ortam boyutlarındaki haritasını çıkartmayı amaçlıyor. Bu kapsamlı yönüyle proje Türkiye'de sivil toplumun gelişimine önemli bir katkıda bulanma potansiyeline sahip.

2002'de başkanlığını Boğaziçi Üniversitesi eski rektörü Üstün Ergüder 'in üstlendiği TÜSEV Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı STEP'in Türkiye ayağının koordinasyonu yürütüyor.

TÜSEV, dinamik ve kamuya yarar sağlayan sivil toplum sektörünün yasal, mali ve işlevsel altyapısını geliştirmek için 1993'te gerçek ve tüzel kişilerin -vakıf ve derneklerin- bir araya gelmesiyle kurulmuş bir işbirliği ve dayanışma kuruluşu.

STEP projenin metodolojisini sağlayan CIVICUS ise, katılımcı demokrasi ve sivil toplum hareketlerinin dünya çapında desteklemeyi hedefliyor.

Tüm dünya ülkelerinde sivil toplumun değerlendirilmesini amaçlayan bir 'aktif araştırma' projesi olan STEP'in hedefi; kalkınma ve yönetimde sivil toplum rollerinin kabul gördüğü, saygıyla karşılandığı ve tam anlamıyla yerine getirildiği bir toplum; amacı ise sivil toplumu, yönetim ve kalkınmadaki rolünü gerçekleştirebilecek düzeyde güçlendirmek.

60 ülkede uygulanan projenin Türkiye ayağının yönü, STEP'in araştırma proje ekibinde bulunan Prof. Dr Fuat Keyman ve Doç. Dr. Ahmet İçduygu ile Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde faaliyet gösteren kamu, özel sektör ve sivil toplum sektöründen temsilcilerin oluşturduğu 'Danışma Kurulu'nca belirleniyor.

Yurt çapında anketler, araştırma, bölgesel danışma toplantıları, medya tarama çalışması ve tüm araştırmalar sonucunda düzenlenecek olan Ulusal Çalıştay yoluyla sivil toplumun bütünlüklü bir fotoğrafını çekmeye çalışan STEP - Türkiye ekibi, varılan sonuçları diğer katılımcı örgütlerle birlikte değerlendirmeye de başlamış bile. Bir sonraki adım, ortak bir eylem planının hayata geçmesini sağlamak.

Sadece sonucu değil, süreci de önemli

İstanbul, Diyarbakır ve Adana ve Ankara'da toplantılar gerçekleştiren proje ekibinin bundan sonraki durakları 29 Nisan Samsun, 7 Mayıs Muğla ve 21 Mayıs Kars.

Bu toplantılarda "çektikleri fotoğrafı" katılımcılarla birlikte değerlendirdiklerini anlatan STEP proje Direktörü Filiz Bikmen, başlattıkları süreç aracılığıyla bugüne dek bir araya gelemeyen pek çok sivil toplum paydaşı ve diğer aktörlerin paylaşma olanağı bulduğunu kaydederek, "Sadece sonuç değil, süreç de çok önemli. Bu projenin oluşumu içinde insanları bir araya getirmek çok daha kolay. Böylece rahatlıkla deneyimlerini paylaşıyor, birbirlerinden bir şeyler öğreniyorlar" diyor.

Bikmen, projeyle ilgili şunları anlatıyor: "Semptomları gidermek görece kolay.Kökteki sorunlara neden olan etkenleri evrensel haklar temelinde tespit etmek ve bunların çözümü için çaba harcamak ise ancak sivil toplumun gelişmesiyle mümkün. Avrupa Birliği sürecinde gerçekleştiren tüm reformlar, ancak ve ancak vatandaşın katkısı ve sahiplenmesiyle bir anlam ifade eder. Bu reformlar sadece devleti ilgilendirmiyor. Herkesin sorumluluğunu bilmesi, Türkiye'nin kendi geleceğine sahip çıkması gerekiyor".(AK)