Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın verilerine göre, Türkiye'de şu anda sağlıksız hava soluyan tek il Iğdır. Ancak Türkiye'nin hava kirliliğine ilişkin ulusal sınır değerleri Dünya Sağlık Örgütü'nünkinden (DSÖ) farklı.
Dünyanın dört bir yanında farklı şehirlerde yaşayan insanlar kirli havaya maruz kalıyor. Hava kirliliği seviyeleri şehirlere göre oldukça fazla değişkenlik gösterirken, DSÖ'nün verilerine göre sağlıksız hava soluyan tek ili Iğdır olan Türkiye, kirlilik oranında Avrupa’nın en kötü ülkelerinden biri.
DSÖ’nün verilerine göre, dünyada her yıl 4,2 milyon kişinin ölümüne neden olan hava kirliliğinin ortaya çıkışındaki en büyük etkenler fosil yakıt kullanımı, madencilik, trafik, endüstriyel üretim ve inşaat gibi insan faaliyetleri olarak sıralanıyor.
Havayı kirlettiği bilinen partikül maddeleri (PM) oranının Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde son 15 yılda yüzde 14,2 azalırken Türkiye’de, yüzde 8,4’lük bir artış göstermesinin nedeni de tam olarak bu insan faaliyetlerinden kaynaklanıyor.
* Türkiye'de hava kirliliği haritası / havaizleme.gov.tr (Büyütmek için tıklayın)
*Hava kalite indeksi (Büyütmek için tıklayın)
Ancak, sorunun kaynağı sadece bununla da sınırlı değil. Çevre politikaları, verilerin değerlendirilmesi gibi birçok hususta yapılan yanlışlar hava kirliliğini tetikliyor.
bianet’e konuşan Temiz Hava Hakkı Platformu Kordinatörü Buket Atlı bu durumu, “Karbon yutak alanlarının azalması, ormansızlaşma, iklim değişikliği nedeniyle artan yangınlar ve kentlerdeki betonlaşma nedeniyle hava koridorlarının kapanması da hava kirliliği sorununun giderek içinden çıkılmaz bir hal almasına sebep oluyor” diye özetliyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan ve illerde bulunan hava kalitesi ölçüm cihazlarının sonuçlarını anlık olarak veren havaizleme.gov.tr sitesi verilerine göre, Türkiye’de şu an sağlıksız hava soluyan tek il Iğdır olarak görünüyor.
Ancak Türkiye’nin hava kirliliği konusunda kabul ettiği sınır değerler DSÖ’nün değerleri ile aynı değil. Dolayısıyla, ortaya iki farklı tablo çıkıyor. Örneğin ulusal sınır değerlerine göre, 2018’de Türkiye’de yeterli ölçüm yapılabilen 73 ilin 44’ünde yaşayanlar kirli hava solurken; WHO’nun sınır değerlerine göre, söz konusu 73 ilden yalnızca biri temiz hava soludu.
Temiz Hava Hakkı Platformu’nun hazırladığı Kara Rapor’a göre, 2016’dan bu yana hava kirliliği hususunda ulusal sınır değerlerini karşılayan ve hatta WHO’nun değerlerine de yaklaşan iller Ardahan, Artvin, Rize, Kırşehir ve Tunceli oldu. Ayrıca Ardahan, 2018 yılında WHO’nun sınır değerlerini karşılayan tek şehir oldu.
Son üç yıldır hava kalitesinde hiçbir iyileşme olmayan ve havası hep kirli şehirler ise Bursa, Sakarya, Afyon, Denizli, Manisa, Muğla, Burdur, Ankara, Osmaniye, Niğde, Çorum, Mersin, Mardin, Kahramanmaraş, Erzincan ve Sivas.
Atlı, “Türkiye’de hava kirliliği 2017’de DSÖ’nün önerdiği seviyelere indirilseydi 30 yaş üzerinde yaklaşık 52 bin kişinin hayatını kaybetmesi yani trafik kazalarının 7 katı kadar ölüm önlenebilirdi” diyor.
TIKLAYIN - Havalar Nasıl Oralarda?
Hava kirliliğinin en önemli nedenlerinden biri olan termik santraller de geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin gündemindeydi.
15 termik santrale filtre takılmasını iki buçuk yıl erteleyen kanun teklifi Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın vetosuyla geri döndü.
Greenpeace Akdeniz Ofisi tarafından yapılan bir araştırmaya göre, sadece 10 santrale bu şekilde çalışma izni verilseydi, Haziran 2020’ye kadar en az 2860 erken ölüm, 1 milyon gün iş gücü kaybı, 7 milyon günden fazla hastalık izni ve çocuklarda 17 bin 400 bronşit vakasına daha sebep olacaktı.
Ancak Atlı’nın söylediğine göre, bu da yeterli bir çözüm değil:
“Filtrelerin yapılıyor olması tabi ki gene erken ölümlerin olmayacağı veya santrallerden kaynaklı sera gazı salımı sebebiyle iklim değişikliğine sebep olmaya devam etmeyeceği anlamına gelmiyor.”
Tüm dünyayı etkisi altına alan iklim krizinin de hava kirliliğinde oldukça büyük payı var.
Atlı, yüksek karbon emisyonları ve iklim değişikliğinin mevcut şekliyle devam ettiği bir senaryoda dünyaya gelen bir çocuğun 71. yaş gününde yaklaşık 4˚C ısınmış bir dünya ile karşılaşacağını söylüyor.
Temiz Hava Hakkı Platformu, temiz hava hakkımızı korumamız için şu 10 öneriyi sıralıyor:
(TP)