Şortlu Kadına Saldıran Çakıroğlu'nun Otobüse Binmemesi İçin Tedbir Talebi

Haberin İngilizcesi için tıklayın

İstanbul’da Ayşegül Terzi’ye “şort giydiği” bahanesiyle saldıran Abdullah Çakıroğlu’nun ilk duruşmada tahliye edilmesine hem başsavcılık hem de Terzi’nin avukatları itiraz etti.

Otobüste gördüğü Ayşegül Terzi’ye “O şeytan, ölmeli. Yaşamaya hakkı yok" diye bağırarak saldıran Çakıroğlu’nun “basit yaralama”, “inanç düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme”, “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” ve “hakaret” suçlarından, 2 yıl 3 aydan 8 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanmasına dün başlandı.

Anadolu 40. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianamede yer alan sevk maddelerinin alt sınırlarının tutuklama koşulları dışında yer aldığını söyleyerek tutuklu sanık Çakıroğlu’nun tahliye edilmesine karar verdi.

Terzi’nin avukatı Bahar Ünlüer Öztürk, sanığın basit yaralama değil, kasten yaralamadan yargılanması gerektiğini söylerken, müvekkili ile sanığın evlerinin birbirine çok yakın olduğunu ve sanığın serbest kalmasıyla Ayşegül Terzi’nin tedirginlik yaşadığını, bu nedenle yakın koruma talebinde bulunduklarını söyledi.

Ünlüer Öztürk “Biz kadın avukatlar olarak, bu olayın asla peşini bırakmayacağız. Bunu en başından beri söylüyoruz. Tahliye kararı nihai değil, yargılama devam ediyor. Tüm kadınların ve toplumun vicdanını rahatlatacak bir nihai karara ulaşmak istiyoruz” diye konuştu.

Bir sonraki duruşma 21 Ocak’ta görülecek.

Çakıroğlu’nun otobüse binmemesi için tedbir talep ettiler

İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi’nden avukatlar, duruşmada tekme attığı kadını suçlamaya devam eden sanığın serbest kalması halinde hiçbir kadının güvende olmadığını söyleyerek, Çakıroğlu’nun bir daha toplu taşıma araçlarına bindirilmemesi için tedbir talebinde bulundu. Mahkeme henüz bu konudaki kararını açıklamadı.

Çakıroğlu’nun yurtdışına çıkışı da yasaklanırken, hakkında altı ay süreli uzaklaştırma kararı çıkarıldı.

Avukat Ünlüer: Suç vasfı değişebilir, kasten yaralama ve tehdit var

bianet’e konuşan avukat Bahar Ünlüer Öztürk, sanığın basit yaralama suçundan değil, kasten yaralama suçundan yargılanması gerektiğini söyledi.

“Müvekkilimde tıbbi müdahaleyle giderilemeyecek ölçüde fiziksel ve psikolojik bulgular tespit edildi. Bu konuda İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan alınmış bir rapor var.

“Ayrıca sanığın sarf ettiği ‘ölmeliydi, neden ölmedi ki’ gibi ifadeler, tehdit içeriyor.

“Yani suç vasfının değişmesi söz konusu.”

“Ruh sağlığı savunması yaptı, raporunda tanı yok”

Avukat Ünlüer Öztürk, sanık Çakıroğlu’nun ruh sağlığının yerinde olmadığına dair savunma yaptığını hatırlatırken, bu konuda yeterli bir raporun ise mahkemeye sunulmadığını belirtti.

“Olayın yarattığı toplumsal bir infial var, çok büyük tepkiler var. Akıl sağlığı savunması yaptı ancak Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nden gelen raporda kesin tanı bölümü yok. Bunu bilerek mi koymamışlar, yoksa ortada kesin bir tanı yok mu, bilmiyoruz. Ama sonuçta yok. Dolayısıyla yeterli değil.”

Ne olmuştu?

Hemşirelik yapan Ayşegül  Terzi, 12 Eylül’de Kurban Bayramının birinci günü nöbet dönüşü İstanbul Çekmeköy'de bindiği otobüste Abdullah Çakıroğlu isimli erkeğin saldırısına uğradı. Görgü tanıkları, Çakıroğlu’nun Terzi’ye saldırıken “O şeytan, ölmeli. Yaşamaya hakkı yok" diye bağırdığını anlattı.

Saldırının basına yansımasının ardından Çakıroğlu önce “yaralama” suçlamasıyla gözaltına alındı.

Çakıroğlu ilk ifadesinde, "Giydiği şort ortama uygun değildi. Bu nedenle sinirlenip hareketi yaptım" dedi.

Saldırgan emniyetteki ifadesinde, "Ben psikolojik tedavi görüyorum. Bir anda istem dışı tekme attım" dedi. Asayiş Şube Müdürlüğü'nden çıkarıldığı sırada basın mensuplarının sorularını, "Arkadaşlar her şey kontrol altında... Sıkıntı yok, gerekli izahatları yapacağım... Vandalların saldırısına uğradım, 20 tane solcu terörist bana saldırdı. Her şey İslam hukukuna göre oldu" diyerek yanıtlayan Çakıroğlu savcılığa sevk edildi. Savcılık ise, “yaralama” gibi bir suçun tutuklama gerektirmediği iddiasıyla saldırganı serbest bıraktı.

Saldırganın serbest bırakılmasının ardından olay kamuoyunda tepki çekti.

Bunun üzerine savcılık yeniden yakalama kararı çıkardı. Çakıroğlu "Halkı kin ve düşmanlığa teşvik etmek” suçlamasıyla gözaltına alındı.  Çakıroğlu tutuklama talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi ve tutuklandı.

Anadolu Cumhuriyet Savcısı Sadettin Ulusoy tarafından hazırlanan iddianamede, Çakıroğlu hakkında “inanç düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme”, “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” ve “hakaret” suçlarından, 2 yıl 3 aydan 8 yıla kadar hapis cezası istedi. (ÇT)