Tutuklu Gazeteci Vedat Kurşun Almanya Basınında

Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, 30 Ocak'tan beri hapiste tutulan Azadiya Welat gazetesi eski yazı işleri müdürü Vedat Kurşun'un 6 Mayıs'taki duruşmasına kadar tutuklu kalmasına karar verdi.

Mahkeme savcısı Yakup Yar, 32 davadan yargılanan Kurşun suç unsuru içerdiği savunulan 103 gazete sayısı için ayrı ayrı "örgüt propagandası yapmak" suçlamasıyla bir yıl 3 aydan 5 yıla kadar ve "Örgüt üyesi olmak" suçlamasıyla 6 yıl 3 aydan 10 yıla kadar hapis cezası istemişti.

Savcı Yar, haber ve röportajlarda "Kürdistan", "gerilla", "şehit", "Kürt Halk Önderi", "Sayın Öcalan" benzeri ifadelere yer verildiği, Öcalan'ın görüşme notları ve İmralı cezaevindeki tutukluluk şartlarına dair haberlere ve PKK yöneticilerinin açıklamalarına yer verilmesi nedeniyle mahkumiyete karar verilmesini istemişti.

Savcı Yar'ın mütalaası doğrultusunda mahkeme Kurşun'u cezalandırırsa alt sınırdan 135 yıl, üst sınırdan ise 525 yıl hapis cezası verecek.

Kurşun'un durumu TAZ'da haber

Bir davada ifade vermediği gerekçesiyle 30 Ocak'ta İstanbul Atatürk Havalimanı'nda gözaltına alındıktan sonra tutuklanan ve bir süre sonra da Diyarbakır D Tipi Cezaevi'ne nakledilen gazete yetkilisinin tutukluluğu 6 Mayıs'taki duruşma günü geldiğinde 15 ayı aşmış olacak.

Kurşun'un durumunu sayfalarına taşıyan Almanya'daki Die Tageszeitung (TAZ) gazetesi olayı ''Türkiye'de basın özgürlüğü, 525 yıl hapis istemi'' başlığıyla ve Christian Jakob imzasıyla duyurdu.

Uğansız: Neyi nasıl konuşacağımızı başkasından öğrenmeyiz

'Türk Devleti bir Kürdü, Kürdistan ve gerilla kelimelerini kullandığı için 525 yıllık rekor bir cezaya çarptırmak istiyor'' denilen haberde gazetenin yazı işleri müdürü Eser Uğansız'ın şu değerlendirmesine yer verdi:

"Biz yalnızca halkın sesiyiz. Hükümet Kurşun'a açılan davaların benzerleri ile Kürtleri onların dilini kullanmaya zorluyor. Ancak, biz neyi nasıl konuşacağımızı başkalarından öğrenmeyiz.''

Haberde, Kurşun'dan önce görev yapan yazı işleri müdürlerinin durumu hatırlatıldı: "İlki hakkındaki bir hapis cezasından sonra İsviçre'ye kaçmak zorunda kaldı. Halefi Emine Demir propaganda suçu işlediği gerekçesiyle halen 80 dava çerçevesinde tutuksuz yargılanıyor."

Ayrıca, Uğansız'ın selefi Ozan Kılınç'ın 9 Şubat'ta 21 yıl hapis cezasına çarptırılması da hatırlatıldı.