Tutuklu Gazeteci Ziya Ataman'ın Davasında Sona Doğru
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Dicle Haber Ajansı’nın (DİHA) muhabiri Ziya Ataman 10 Nisan 2016’da gözaltına alındı, 11 Nisan 2016’dan bu yana da tutuklu.
Yarın (24 Eylül) Şırnak 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde (ACM) 12. kez hakim karşısına çıkacak olan Ataman’ın mahkemesine meslektaşları katılım çağrısı yaptı.
Ataman'ın 1260 gündür cezaevinde olduğunu hatırlatan Gazeteci Selman Keleş “Artık sona gelindi ama yargı süreciyle alakalı aynı sorun ve sıkıntılar devam ediyor. Ziya altı doldurulamayacak iddialara karşı yargılanıyor ve tanıklar işkence altında ifade verdiklerini söylemelerine rağmen hala tahliye edilmedi” diye konuştu.
TIKLAYIN - Gazeteci Ziya Ataman 1185 Gündür Tutuklu
Ziya Ataman’ın sağlık sorunlarının devam ettiğini sile getiren Keleş, “Bir şey yiyemiyor. Bazen sancıları tutuyor. İlaçları da zamanında verilmiyor” diye konuştu ve şöyle devam etti:
“Ziya’nın en son yazdığı mektup bana iki gün önce ulaştı. Kamuoyu baskısı nedeniyle artık hastaneye daha çok gidebildiğini ama bunların sadece rutin kontrol olduğunu söyledi.
“Normalde Ziya’nın hastaneye yatırılması ve ameliyat edilmesi gerekiyor. Bunu söyleyen de cezaevi doktoru. Ama cezaevi yönetimi Ziya’nın rahatsızlığını bilmesine ve raporlarına rağmen buna izin vermedi.
“Şimdi ise yarın görülecek son duruşmayı bekliyoruz. Ziya gibi birçok gazeteci de aynı suçtan defalarca kez yargılandı. Ziya taşrada çalışan bir gazeteciydi. Bu nedenle gündeme, yargılanan diğer popüler gazeteciler kadar gelmedi, getirilmedi.
"Yarın görülecek son duruşma öncesinde kamuoyundan duyarlılık bekliyoruz. Kamuoyu baskısı ne kadar fazla olursa, mahkemenin vereceği keyfi bir kararın önüne o kadar kolay geçilir. Duyarlılık ve kamuoyu baskısı Ziya’yı halen kurtarabilir."
Ne olmuştu?
Gazeteci Ziya ataman 11 Nisan 2016 tarihinden bu yana Van M Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu. Gazeteciliğe mesleğe Beytüşşebap’ta Azadiye Welat ve Özgür Gündem gazetelerini dağıtarak başladı.
İlçede kolluk kuvvetleri tarafından gördüğü baskı nedeniyle önce Diyarbakır’a daha sonra da Van’a gitti. Burada DİHA muhabiri olarak çalışırken gözaltına alındı. Tutuklandıktan bir gün sonra da “örgüt üyeliği” iddiasıyla tutuklandı.
Ataman ve diğerleri aleyhine tanıklık yapan tüm şahıslar mahkemede ifadelerinin işkence altında alındığını söyledi. Ataman'ın yargılandığı davada iddianame, tutuklandıktan tam 20 ay sonra, Aralık 2017'de hazırlandı.
Mahkemeye 47 sayfalık mütalaa sunan iddia makamı, Ataman’ın, “Tasarlayarak kamu görevlisini görevinden dolayı kasten öldürme” suçlamasıyla ayrı ayrı iki kez, “Tasarlayarak kamu görevlisini görevinden dolayı kasten öldürmeye teşebbüs” suçlamasıyla ayrı ayrı 32 kez, “Tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs” suçlamasıyla ayrı ayrı dört kez, “Kamu kurum ve kuruluşlarına ait mallara patlayıcı madde kullanmak sureti ile kasten zarar verme” suçlamasıyla bir kez, “Patlayıcı madde kullanmak sureti ile kasten mala zarar verme” suçlamasıyla bir kez ve “Tehlikeli maddenin izinsiz olarak bulundurulması” maddelerinden cezalandırılmasını istedi.
Şimdiye kadar tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla mahkemeye çıkarılan gazeteci Ataman, ikinci duruşmasında SEGBİS arızası nedeniyle ifade veremedi. Ataman üç yıllık tutukluluğu boyunca sadece birkaç dakika savunma yapabildi.
Sona gelinen davanın yarın görülecek duruşmasında, savcılık mütalaasına karşı avukat ve tutuklular savunmaları yapacak.