Vicdan ve Adalet Nöbeti Van'a Uğurlandı
Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
Halkların Demokrasi Partisi’nin (HDP) 25 Temmuz’da Diyarbakır’da başlattığı Vicdan ve Adalet Nöbeti’nin İstanbul ayağı dün akşam yapılan yürüyüş ve açıklama ile sona erdi.
HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay nöbetin 6 gün boyunca yapıldığı Kadıköy’deki Yoğurtçu Parkı’ndan Kadıköy Rıhtım’a yapılan yürüyüş sonrası yaptığı açıklamada, nöbetin Van’da devam edeceğini açıkladı.
Van’da nöbet 8 Ağustos Salı günü başlayacak. 6 gün sürecek nöbet daha sonra İzmir'de devam edecek.
Van'da nöbet tutacak vekiller
Osman Baydemir (Urfa), Nadir Yıldırım (Van), Lezgin Botan (Van), Bedia Özgökçe (Van), Ali Atalan (Mardin), Adem Geveri (Van), Kadri Yıldırım (Siirt), Nihat Akdoğan (Hakkari), Meral Danış Beştaş (Adana), Mehmet Emin Adıyaman (Iğdır), Mehmet Ali Aslan (Batman), Dilek Öcalan (Urfa).
Kemalbay: Nöbetimizi Van'a uğurluyoruz
“Nöbetimizi bugün Van’a uğurluyoruz. Orada da 7 gün 24 saat sürecek nöbetimiz. Van halkına, Serhad halkına sesleniyorum. Nöbetimizi size uğurluyoruz. Dayanışmasını esirgemeyecek olan Serhad halkına selam olsun.”
Yürüyüşe polis saldırısı
HDP’li milletvekilleri ve parti yöneticilerinin yaptığı yürüyüşe katılmak isteyenlere polis, gaz ve plastik mermiyle saldırdı. Müdahale ve polis ablukasına rağmen yüzlerce kişi eşliğinde gerçekleşen yürüyüş, Kadıköy İskelesinde sona erdi. Vicdan ve Adalet Nöbeti'ni Van’da tutacak milletvekillerini uğurlamadan önce açıklama yapan HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, şöyle konuştu:
“Yoğurtçu Parkı’nda bir haftadır sürdürdüğümüz Vicdan ve Adalet Nöbetimizi bugün İskele Meydanı’nda halklarımızla, arkadaşlarımızla birlikte bir basın açıklamasıyla tamamlamayı hedefliyorduk.
"Amed’de de Yoğurtçu Parkı’nda da kuşatma altında, polis baskısı altında tuttuk nöbetimizi. Bugün buraya gelirken bütün yollar kuşatılmıştı. Halklarımızın bizimle buluşması, gazla plastik mermiyle engellendi. Adalet bunun neresinde. Hukuk devletinde parlamentonun ikinci büyük muhalefeti, Kürt coğrafyasının birinci muhalefeti en demokratik hakkını kullanırken nasıl böyle bir muamele görür?”
"Bizden korkuyorsunuz"
Kemalbay konuşmasında bu saldırı ve engellemelerin nedeninin iktidarın HDP’den korkmasına bağladı:
“Bu ülkede milyonlarca insan vicdan ve adalet çığlığını yükseltiyor. Bir ülkede adalet yoksa adalet arayışına çıkılır, vicdan yoksa vicdanlara seslenilir. Bizden korkuyorsunuz. Çünkü sizi iktidardan düşüren parti biziz. 7 Haziran’da sizi iktidardan düşürdük. Siz de abluka altına alarak, bizim vergilerimizle maaşlarını ödediğiniz polislerinizle halka karşı suç işliyorsunuz.”
“Halkın bu sesini baskıyla kesmek istiyorsunuz. O yüzden eş genel başkanlarımızı, milletvekillerimizi rehin aldınız. Ama görüyorsunuz HDP bitmiyor.
Ortak mücadele için çağrı yapıyoruz
“HDP, AKP’yi korkutuyor. O yüzden HDP’ye saldırılıyor. Demokratlara, sosyalistlere, özgür gazetecilere, barış isteyen akademisyenlere saldırılıyor. Nuriye ve Semih’i halkın gözü önünden kaçırmak için hapsettiler. Yıldırmak için İsrail’deki gibi mutfağın yanına taşıdılar. Vicdan ve adalet mücadelesinin ne kadar önemli olduğunu görüyoruz.
Zulümle abat olunmayacağını sen de göreceksin Erdoğan
“Bir de utanmadan diyorlar ki halk HDP’yi yalnızlaştırıyor. Çekin polislerinizi, o zaman görelim. Madem halk HDP’yi istemiyor neden bu kadar baskı altına alıyorsunuz, neden bu kadar tutuklama yapıyorsunuz? Bu halka neden zulüm ediyorsunuz. Bilmiyorsunuz zulmedenler kendilerini tarihin çöplüğünde bulacaklar. Recep Tayyip Erdoğan, sen de zulümle abat olunmayacağını göreceksin. Sen bu zalim iktidarınla anılacaksın.
Onların asit kuyuları vardı, senin Cizre bodrumların var
“Diyorlar ki ‘yeni bir devlet kuruluyor’. Bu devletin neresi yeni? Biz bu devleti tanıyoruz. Bu iktidarı asit kuyularından tanıyoruz. Onların asit kuyuları vardı senin de Cizre’de bodrumların var. Bodrumlarda insanları yaktın. 100 yıllık ceberut devletin Dersim Katliamı ve Koçgiri Katliamı var. Senin de Suruç Katliamın var, 10 Ekim Katliamın var. Bunun neresi yeni?
Zulmün gözünün içine içine bakmaya devam edeceğiz
“Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş’ın hatırlattığı gibi faşizmin panzehiri cesarettir ve cesaret bulaşıcıdır. Biz bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Figen Yüksekdağ’ın söylediği gibi bizler zulmün karşısında durmaya devam edeceğiz. Buradan tutuklu eş genel başkanlarımıza milletvekillerimize selam göndermek istiyoruz. Selam olsun zulmün gözünün içine bakanlara. Onlar içeride bizler dışarıda zulmün gözünün içine içine bakmaya devam edeceğiz.
“Türkiye halkları bu zulüm politikalarını kabul etmiyor. Bizler gücümüzü birleştirerek birlikte mücadele ederek halklarımızın barışa kavuşması için sonuna kadar birlikte mücadele edeceğiz.
Nöbetimize gelen binlerce kişiye teşekkür ediyoruz
“Bizler bir haftadır Yoğurtçu Parkı’ndaydık. Yoğurtçu 15-16 Haziran’a, kadınların mücadelesine, Gezi forumlarına tanıklık etti. Şimdi de bizim vicdan ve adalet mücadelemize tanıklık etti. Nöbetimize binlerce arkadaşımız geldi. Polis ablukasına rağmen inançla, her gün geldiler. Her gün ya bariyerlerin arkasında ya da heyetler olarak bizimle içerdeydiler. Herkese teşekkür etmek istiyorum. (HK)