Yaman Akdeniz: Atilla Taş’ın Talimatla Kocaeli’ne Gönderildiğini Düşünüyorum
Haberin İngilizcesi için tıklayın
“Fethullahçı Terör Örgütüne (FETÖ) üye olmamakla birlikte örgüte yardım etmek” suçlamasıyla Silivri Cezaevi’nde bulunan Atilla Taş’ın Kocaeli Cezaevi’ne gönderilmesini, Taş’ın avukatı Prof. Dr. Yaman Akdeniz’le konuştuk.
Akdeniz, 23 Ocak 2019'da Silivri Kapalı Cezaevi'nden Silivri Açık Cezaevine alınan Atilla Taş için geçen hafta, 30 Ocak 2019 Çarşamba günü denetimli serbestlik kapsamında tahliye başvurusu yaptıklarına dikkat çekti.
3 yıl 1 ay 15 gün ceza alan Taş’ın daha önce 1 yıl 1 ay 21 gün hapis yattığını hatırlatan Akdeniz, müvekkilinin yatarının Ocak 2020’ye kadar olduğunu, ancak bir yıldan az kalan cezalarda denetimli serbestlikten yararlanarak tahliye işleminin gerçekleşebildiğini hatırlattı.
İlk olarak 3 Eylül 2016’da tutuklanan ve 1 yıl 1 ay 21 gün cezaevinde kaldıktan sonra 24 Ekim 2017’de tahliye edilen Atilla Taş, cezasının istinaf mahkemesince onaylanmasının ardından 9 Kasım 2018’de tekrar tutuklanmıştı.
“Silivri’deki girişimlerimiz boşa gitti”
Yaman Akdeniz, müvekkili Atilla Taş’ın denetimli serbestlik kapsamında tahliye edilmesi yönünde Silivri’deki bugüne kadarki tüm girişimlerinin kadük kaldığını söyledi.
“Çünkü artık Silivri yetkisiz kaldı. Silivri İnfaz Hakimliği'nin ‘tutuklama’ kararına geçen hafta çarşamba günü Silivri Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde itiraz etmiştik.
“O itiraz karara bağlanmadan dün Atilla Taş'ı apar topar Kocaeli'ne gönderdiler. Artık Silivri'deki herhangi bir mahkeme yetkili değil. Bizim itirazımız da boşa gitti.
“Aynı şeyleri Kocaeli’nde anlatacağız”
“Silivri'deki gibi Kocaeli'ndeki infaz hakimliğinin Atilla'nın durumunu değerlendirmesi lazım. Tekrardan aynı şeyleri gidip onlara anlatmamız gerekecek.
“Terör suçlusu olmadığını, terör suçlusu olarak değerlendirilemeyeceğini anlatacağız. Ondan sonra onların vereceği karar olumsuz olursa, Kocaeli Ağır ceza Mahkemesi'ne itiraz edeceğiz. Oradan da sonuç alamazsak AYM'ye gideceğiz.
“Bizim talebimiz, Atilla Taş'ın terör suçlusu olmadığı, cezasının bir yılın altına düştüğü, dolayısıyla şartlı salıverilmesi yönünde.
“Terör suçu kapsamında değil”
“Bir karşı görüş olarak Atilla Taş'ın terör suçlusu olduğu, dolayısıyla altı ay daha açık cezaevinde kalmadan salıverilmesinin mümkün olmadığı yönünde.
“Ancak Atilla Taş terör suçlusu olarak ceza almadı. Tamam, aldığı ceza ‘Terör örgütü üyesi olmamakla birlikte terör örgütüne yardım etmek’. Ancak bu infaz suçu açısından terör suçu olarak değerlendirilmiyor.
“Henüz haber alamıyoruz”
“Talimatla Kocaeli’ne gönderildiğini düşünüyorum. Silivri’de kapalı cezaevinden açık cezaevine aktarılırken bu kararı vermiş olsalardı, yani 23 Ocak'ta deselerdi ki, ‘Silivri'nin yoğunluğundan dolayı herhangi bir başka cezaevinde gönderiyoruz’, ona söyleyecek bir şey olmazdı.
“Ancak zaten açık cezaevinde neredeyse 15 gündür kalıyordu ve bu perşembe bir haftalığına izinli çıkacaktı. Şimdi birdenbire Kocaeli'ne sevk ettiler.
“Şu anda haber alamıyoruz. Beni de arayamadı. Eşi dün para yatırmak için gitmişti ama göremediği için para da yatıramadı. Parası olmayınca telefon da edemiyor. Yoksa açık cezaevi biraz daha serbest olduğu için beni arayabilirdi.”
Davanın geçmişi30 Ağustos 2016'da İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Fethullah Gülen cemaatine yönelik soruşturma kapsamında aralarında gazeteciler ve akademisyenlerin bulunduğu 35 kişi hakkında gözaltı kararı vermiş, 27'si tutuklanmıştı. "Fethullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması/FETÖ" kapsamında "Medya Yapılanması" şeklinde adlandırılan davada 29 kişi "örgüt üyeliği" ve "darbeye teşebbüs" suçlarından yargılanmıştı. Gazetecilere, ''örgüt üyeliği'' ve ''darbeye teşebbüs'' suçlarından İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılmış ve dava 24 Ekim 2017'de karara bağlanmıştı. Karara göre, 23 sanık, ''silahlı terör örgütüne üye olmak'' suçundan altı yıl üç aydan, yedi yıl altı ay arasında değişen oranlarda hapis cezasına çarptırılmıştı. "Örgüte yardım etmek" suçu kapsamında ise sanık Atilla Taş üç yıl bir ay 15 gün, Murat Aksoy ise iki yıl bir ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Mahkeme yakalama kararları infaz edilmeyen Bülent Ceyhan ve Said Sefa'nın dosyalarını ayırdı. Sanıklardan Muhterem Tanık tüm suçlamalardan beraat etmişti. Yedi yıl altı ay cezaya çarptırılanlar: Ahmet Memiş, Ali Akkuş, Muhammet Sait Kuloğlu, Mutlu Çölgeçen, Seyid Kılıç, Ünal Tanık, Erkan Acar, Oğuz Usluer, Davut Aydın, Ufuk Şanlı, Yetkin Yıldız, Cuma Ulus. Altı yıl üç ay cezaya çarptırılanla: Cihan Acar, Bünyamin Köseli, İbrahim Balta, Bayram Kaya, Cemal Azmi Kalyoncu, Habip Güler, Hanım Büşra Erdal, Yakup Çetin, Hüseyin Aydın, Abdullah Kılıç ve Gökçe Fırat Çulhaoğlu. |
(EKN)
* Fotoğraf: Yaman Akdeniz - Facebook