Yayını Durdurulan Hayat TV’ye Destek Sürüyor
"Roj TV'ye Newroz kutlamalarıyla ilgili görüntü sağlamak" gerekçesiyle yayın yaptıkları uydunun bağlı bulunduğu Türksat yetkililerince yayını durdurulan Hayat TV’ye her yerden destek geldi.
Kanalın bürosu önünde toplanan destekçilerin isteği kanalın bir an önce yayınına devam etmesi yönünde.
“Kısılmak istenen Halkın Sesidir, karartılan halkın Hayat’ıdır.”
Hayat Televizyonu Ankara Bürosu adına konuşan İlknur Yılmaz, 7 ay önce kurulan televizyonun, ''işçilerin, emekçilerin, aydınların ve barıştan yana olan herkesin sesi olma sözü verdiğini, çalışanlar olarak buna sadık kalmaya çalıştıklarını'' söyledi.
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Ercan İpekçi, RTÜK'ün, yayın durdurma yetkisi olmadığını'' savunarak, durumun ''hukuk dışı olduğunu'' öne sürdü.
Demokratik Toplum Partisi (DTP) Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal, haber alma özgürlüğünün demokrasinin en önemli unsurlarından biri olduğunu ifade ederek, konuyu TBMM gündemine taşıyacaklarını ifade etti.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu adına basın açıklaması yapan Eğitim Sen 5 No’lu Şube Başkanı Feyzullah Çoşkun, uygulamanın keyfiliğine dikkat çekerek kararı kınadıklarını ifade etti ve ekledi: “Kısılmak istenen halkın sesidir, karartılan halkın Hayat’ıdır”
Çağdaş Hukuk Derneği (ÇHD) adına konuşan Ebru Timtik ise “Hayat Televizyon hiçbir hukuksal gerekçe gösterilmeden kapatılmıştır” diyerek karara tepki gösterdi.
Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası'nın (Tüm Bel-Sen) açıklaması şöyle:
“Hayat Televizyonu, AKP hükümetinin yandaş medya yaratma, medyayı satın alma ve köşeye sıkıştırma gayretlerine direndiği, AKP’nin sahte demokrasi maskesini yırttığı için kapatılmıştır.”
Yol, Yapı, Altyapı, Tapu ve Kadastro Emekçileri Sendikası, (Yapı-Yol Sen) “ Bütün işçi ve emekçileri, emeğe, barışa, kardeşliğe ve demokrasiye gönül vermiş herkesi “kendi TV kanalına destek vermeli" diyor.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası'nın (Eğitim Sen) mesajı: “Halkın ve ülkenin çıkarlarına tamamen ters olan uygulamaların görülmesini engelleme çabası.”
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) “Hayat Televizyonu’nun emek ve demokrasi güçlerinin talep, sorun ve mücadelelerine geniş yer vermesinin hükümeti rahatsız ediyor.”
Gıda-İş: “Kararın derhal geri alınmasını talep ediyor, barıştan ve demokrasiden bahseden programları izleyecekleri anı sabırsızlıkla bekliyoruz” diyor.
Türkiye Barış Meclisi: “Söz konusu karar ile asgari hukuk anlayışının içselleştirilmediği anlaşılıyor.”
Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) “Ancak ortaçağ krallıklarında, engizisyon diktatörlüklerinde olabilecek bir yasaklama biçimini, teknolojinin önemli bir aşaması olan uydu üzerinden televizyon kanallarına uygulamaktadır” diyerek destek veriyor.
Türkiye Çevre Platformu (TÜRÇEP): “Doğal çevrenin korunması, insan etkilerinden korunması için destek veren Hayat televizyonunun varlığını sürdürmesini istiyoruz" diyor.
Türkiye İşçi Sendikası (Türk-İş) 1. Bölge: “Emek kesimi kapatılmanın, emeğin sesi olmasından dolayı olduğunu düşünüyor ve yetkilileri bu yanlıştan dönmeye çağırıyoruz.”
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi: “Emekten yana yayın yapan bir televizyonun kapatılması özgürlük talep eden ve emekten yana olanlara karşı bir susturma politikasıdır.”
Halkevleri: “Halkın özgür ve eksiksiz haber alma hakkının ihlal edilmesi karşısında, demokrasi mücadelesinin tüm gereçleriyle karşı durulacak”
Kültür Sanat-Sen: “Halkın ve emekçilerin sorunlarını ülke gündemine taşıyan Hayat Televizyonu’nun “aydınlık yüzünün” karartılmasını, muhalif basına yönelik baskılar ülkenin demokratikleşmesine katkı sağlamayacak.”
CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal: “Çok renklilik ve birbirinden farklı görüşler demokrasinin kaçınılmaz değerleridir. Hayat Televizyonu’nun kapatılması çok sesliliğin sesini kesmek anlamına gelir. Bunu kabul etmek mümkün değil.”
İktisatçı Mustafa Sönmez:”Ben eminim ki, Hayat Televizyonu’nu var eden işçiler, kamu emekçileri, kadınlar, gençler, aydınlar ve bilim insanları her tür engellemeye rağmen, onu yaşatmayı başaracaklardır.”
Tiyatro Sanatçısı Ülkü Duru: “Bir ülkenin hükümetinin karşıt görüşte olan yayın organlarının kapatılmasından yana olması kendisinin de kapatılmasına onay vermesi demek.”
Hayat Televizyonu Girişimcisi ve Tiyatrocu-Yazar Fahri Bozbaş: “Uygulanan sansürün kaldırılması için, girişimcilerinin yanı sıra tüm demokrasi güçlerinin seferber olmalarını istedi.”
Basın-İş İstanbul Şube:” Basının büyük çoğunluğunun hükümetin yanında olduğu bir dönemde halkın sesi olan bir televizyonun kapatılmasını kabul etmiyoruz.”(NV/EZÖ)