YÖK’ten ODTÜ’ye Komisyon

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Yekta Saraç, ODTÜ’de mescit tartışmalarına ilişkin YÖK üyelerinden oluşan üç kişilik komisyon kurulması talimatı verdi.

Komisyonun görevleri, “tartışmalara yol açan mescitin tadilatının bitirilmesini” ve “namaz kılan öğrencilere şiddet uyguladığı iddia edilen öğrencilere üniversite yönetimince açılacak soruşturmaların yakından takip etmek” olarak belirtildi.

YÖK'ün konuyla ilgili bildirimi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ODTÜ yöneticileri hakkında YÖK'ün gereğini yapması gerektiğini ve takipçisi olacağını açıklamasından sonra geldi.

Erdoğan "Gereği neyse YÖK yapmalı" demişti

Erdoğan 27 Aralık'ta öğle saatlerinde yaptığı açıklamada şöyle demişti:

"Utanmak yok, sıkılmak yok! ODTÜ'de namaz kılan gençlerin üzerine saldırıyorlar. Yönetici kadrolar, 'Özgürlükçüyüz' diyorlar. Sizin neyiniz özgürlükçü? Ellerine geçirdikleri bir dokunulmazlık zırhını bu tür aleyhte kullanma gayreti içerisine giriyorlar. Böyle bir şey olamaz. Gereği neyse, bunun da YÖK tarafından yapılması gerekir. Cumhurbaşkanlığı makamı olarak bunun da takipçisi olacağız."

Akşam saatlerinde YÖK yetkililerinden konuyla ilgili bilgilendirme yapıldı.

Bu bilgilendirmede Saraç’la 23 Aralık’ta görüşen ODTÜ rektörünün tartışmalara yol açan mescidin büyütülmesi işlerinin yaklaşık bir ay içerisinde bitirileceği sözünü verdiği ifade edildi. Görüşmenin ardından YÖK üyeleri konuyu yerinde incelemek üzere ODTÜ’ye gitti.

YÖK üyelerinin görüştüğü öğrencilerin “Kampüste başka ibadet alanlarının da bulunduğunu fakat çok büyük bir alan kurulu olan üniversitelerinin diğer mescitlerine gitmelerinin zor olduğunu, zaman kaybına ve hatta bazen derslerine yetişememelerine yol açtığını” anlattığı belirtildi.

İncelemede “mescidin çok küçük, yetersiz ve kadın-erkek ayrı ibadetin yapılabilmesi için uygun olmadığını” tespit edildiği, hazırlanan rapor sonucu Saraç'ın üç kişilik komisyon kurulması kararını verdiği açıklandı.

Kim ne demişti?

ODTÜ’de mescit tartışması 22 Aralık’ta hazırlık binalarının yanında mescit dışında namaz kılan öğrencilerle bir başka grup öğrenci arasında çıkan kavga ile gündeme geldi.

ODTÜ Mescit Topluluğu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “hazırlık bölümü mescidinde yer olmaması sebebiyle mescit dışında öğle namazını kılmaya çalışan öğrencilere bir grup solcu genç tarafından engelleme yapılmaya çalışıldığını, saldırının kütüphane mescidi önünde sürdüğünü” belirtti.

ODTÜ Öğrencileri imzalı açıklamada yaşananlar provokasyon olarak tanımlandı, ibadet hakkı ile ilgili sıkıntı olmadığı vurgulandı.

Rektör: Çözüm öğrencilerde

ODTÜ rektörü Ahmet Acar 24 Aralık’ta Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada çözümün poliste değil öğrencilerde olduğuna işaret eti.

İhtiyaç oldukça kampüsteki ibadet alanlarını büyüttüklerini, iki yıl önce camiyi genişlettiklerini, dört yıl önce merkez mescidinin mekanını büyüttüklerini, namaz kılmak için yeni mekanlar oluşturduklarını anlattı.

Acar, 22 Ekim’de ODTÜ Kampüsünde basketbol sahasında namaz kılmak isteyen öğrencilerle farklı görüşe sahip öğrenciler arasında bir gerilim yaşandığını belirtti. Bunun ardından öğrencilerle görüşerek tüm öğrenciler içinde konuşma yaptığını aktardı.

Acar, ODTÜ’de yaşanan bu tür gerilimlerin çözümünün polisiye olmaması gerektiğinin altını çizerek, "Polis gelse de bu bir çözüm değil. Çözüm öğrencilerde” dedi.

"Bir şekilde çözüm bulmamız lazım ama dışarıdan getirilecek bir çözümün de faydalı olacağını sanmıyorum. Bunu ne kadar dışarı taşırsak o kadar fazla aktör devreye girecek ve o zaman da iş şirazesinden çıkacaktır. Bu kampüsün özgür öğrenme, üretim odağı olmasını istiyorsak çeşitliliklere de farklılıklara da tolerans göstereceğiz. Şiddetin olmadığı, kimsenin başkasının özgürlüğünü kısıtlamadığı, üniversitenin faaliyetlerinin engellenmediği ve çevreye zarar verilmeyen çerçeve bizce özgürlük alanıdır. Ama bu çerçeve aşıldığı zaman da bu sistem gidemez ve öyle bir şeye de biz tolerans gösteremeyiz."

AKP’li Ünal: Cizre’ye nasıl giriliyorsa ODTÜ’ye girilir

AKP Ankara milletvekili Aydın Ünal 24 Aralık’ta katıldığı televizyon programında “Gerekirse Cizre’ye nasıl giriliyor, Silopi’ye nasıl giriliyorsa ODTÜ’ye de girilir” dedi.

Dört örgütten ortak açıklama: Gerginliğin temelinde mescit yok

Eğitim Sen ODTÜ İşyeri Temsilciliği, ODTÜ Öğrencileri, Orta Doğu Öğretim Elemanları Derneği, ODTÜ Mezunları Derneği 25 Aralık’taki ortak açıklamalarında gerginliğin bir mescitin artan ihtiyacıyla ilişkilendirilmesinin gerçeği yansıtmadığını belirtti.

“Üniversitemizde birkaç gün önce yaşanan gerginliğin temelinde, mevcut ibadet mekanlarının yetersiz kalması ya da iddia edildiği gibi ibadetin engellenmesi değil; gündeme gelen yeni bir mescit talebinin, eğitim ve öğretime yönelik ihtiyaçlar dikkate alınarak nasıl çözülebileceğinin değerlendirildiği bir aşamada, IŞİDci zihniyetin devreye girerek sorunu çatışmacı bir siyasi zemine taşıyacak provokatif müdahaleler yapması bulunmaktadır. ODTÜ öğrencilerini IŞİDvari yöntemler kullanmakla -“kafanızı keseceğiz” diyerek- tehdit eden bu zihniyet, kendisini inançların ve ibadetin arkasına gizlemeye çalışmaktadır. 22 Aralık günü yaşanan gerginlik sırasında, namaz kılmak için mescitte bulunan bir araştırma görevlisi, bu kişiler tarafından darp edilmiş ve yaralanmıştır.”

Bakan Avcı: ODTÜ ilim yuvasıdır

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı 28 Aralık'ta baısn mensuplarının soruları üzerine şöyle konuştu:

"Siz olsanız nasıl değerlendirirsiniz? Hele ODTÜ mezunu bir adam olsanız saldırıyı nasıl değerlendirirsiniz? Tabii ki kınıyorum, tabii ki ayıplıyorum. Aslında ODTÜ'ye böyle bir gelenek yüklenmeye çalışılıyor. Bu yanlıştır. ODTÜ'nün geleneğinde, bu tür şiddet olayları, içeriye dönük şiddet olayları zannedildiği kadar köklü değildir. ODTÜ bir ilim yuvasıdır ve öyle olmalıdır. Bundan sonra da öyle olacaktır inşallah" (BK)