Yüzümle Mutluyum Haftası | "Farklılıklar güzeldir"

*Fotoğraf: Yüzümle Mutluyum Derneği

Yüz bölgesinde doğuştan veya sonradan 'görünür farklılığı' olanlar için çalışan Yüzümle Mutluyum Derneği, 15-23 Mayıs'ta Yüzümle Mutluyum Farkındalık Haftası'nı dünyayla birlikte kutluyor.

Toplumda yaratılan ideal dış güzellik algısını yıkan, farklılıkların dünyayı daha da güzelleştirdiğini anlatan ve "yüz eşitliği" için çalışan dernek, bu yılki etkinliklerine de başladı. Aralarında Şevval Sam, Gökhan Türkmen, Uraz Kaygılaroğlu, Özlem Kaymaz, Ferman Akgün, Burcu Biricik'in de yer aldığı ünlüler de #yüzümlemutluyum hashtagi ile başlatılan kampanyaya destek verdi.

Yüz bölgesindeki farklılığa sahip bireyler için canla başla çalışan Yönetim ekibimiz sosyal medya kampanyasına destekleriniz için çağrıda bulunuyorlar.
Sticker’ınızı yapıştırın, derneği etiketleyin ve fotoğrafınızı paylaşın.
Destek olmak bu kadar kolay#yuzumlemutluyum pic.twitter.com/jVQgUXAkhM
— Yüzümle Mutluyum Derneği (@YuzumleMutluyum) May 15, 2021

Kişiliğin önemine vurgu

bianet'e Yüzümle Mutluyum Derneği'ni anlatan Yönetim Kurulu Üyesi Pınar Emir, önyargıları kırmak istediklerini söylüyor:

"15-23 Mayıs 'Yüzümle Mutluyum Haftası'nda 'Yüzümle mutluyum' diyoruz ve empati kurulmasını istiyoruz. Çok basit bir kampanya yürütüyoruz. Yüzümüze yara bandı ya da sticker yapıştırarak ya da kelebek çizerek selfie çekiyoruz ve sosyal medyada paylaşıyoruz. Üç yıldır bütün dünyayla eş zamanlı kutlanan bir hafta bu."

Emir, asıl önemli olan şeyin dış görünüş olmadığını ise "İnsanlar dış görünüşe çok önem veriyor. Toplumda yaratılan ideal dış güzellik algısı bizleri çok üzüyor. Çünkü önemli olan iç güzelliktir. Kişilikler ve davranışlardır. Bizler, bunlarla değerlendirilmek istiyoruz. Kaşımıza, gözümüze, saçımıza, boyumuza bakılarak değil. Davranışlar, ahlak, kişilik, nitelik önemli" diyerek anlatıyor.

"Odağımız çocuk"

Derneğin henüz üçüncü yılında olmasına rağmen çok hızlı yol kat ettiklerini ve en önemli odak noktalarının çocuklar olduğunu söyleyen Emir, "İki sene önce yaptığımız bir buluşmaya Türkiye'nin dört yanından 30'a yakın aile katıldı. Orada çocuklar için eğlenceler düzenledik. Çocuklar, anne ve babalarına 'Ben yalnız değilmişim, bir tek ben değilmişim kulağı kapalı olan' dediler. Dünyada tek zannediyor bu çocuklar kendini. O yüzden onlara yalnız olmadıklarını hissettirebilmek, rol model olabilmek için etkinlikler yapıyoruz. Daha özgüvenli, daha motive olmaları için onlarla bir araya gelmeye çalışıyoruz" diyor.

Uzun bakışlar...

Pınar Emir, 41 yaşında ve Treacher Collins Sendromuna sahip. Toplu taşıma araçlarında ve sokaklarda insanların kendisine uzun uzun baktıklarını ve bununla baş etmek zorunda bırakıldığını söylüyor.

Psikolog desteği sunuluyor

Emir, toplumdaki dışlayıcı davranışlara karşı kılavuzlar hazırladıklarını belirtiyor: "Sokağa çıkmayan ve kendini ifade etmekten hoşlanmayan gençler şimdi çok daha özgüvenli ve kendileriyle daha barışıklar, daha mutlular. Neden? Çünkü akranlarıyla bunlara paylaşmak onlara çok iyi geliyor. Yüzümle Mutluyum Derneği psikolog desteği veriyor, akranlarla etkinlikler, aktiviteler ile sosyalleşmesini sağlıyor."

"Müfredat düzenlenmeli"

Farklılıkların zenginlik olduğu bilincinin yerleşmesi gerektiğini ve bunun da öncelikle ailede başladığını ifade eden Emir, şöyle dedi:
"Aileler, anne babaların mümkünse okul öncesi çocuklarına bu farklılıklara saygı duymayı öğretmeleri gerekiyor. Hatta biz Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile ortak bir çalışma yürütüyoruz. Bunun müfredata alınmasını istiyoruz.

"Bu farklılıklar, saygı müfredata alınırsa böyle bir dersle işaret dili de öğretilebilir, körler alfabesi de öğretilebilir. Otizmli bir bireyle karşılaştıklarında nasıl davranmalılar, nasıl davranmamalılar bunlar öğretilebilir."

"Çeşitlendikçe güzelleşiyoruz"

Pınar Emir, televizyonlardaki evlendirme programlarının ve dizilerin ideal güzellik kavramı üzerinde büyük ve olumsuz bir etkisi olduğunu düşünüyor. "Halbuki farklılıklar daha güzeldir, çeşitlendikçe daha da güzelleştiğimizi düşünüyorum. Herkes aynı tipte olsaydı çok sıkıcı olmaz mıydı?" diyor.

Nadir sendromların bilinmediğine dikkati çekip "Sağlık Bakanlığı'nın ciddi çalışmalar yapması gerekiyor" diyen Emir, nadir sendromlara ait "sağlık uygulama tebliğ kodunun" dahi olmadığını vurguluyor.

Dernek hakkında

Yüzümle Mutluyum Derneği, Mayıs 2018'de kuruldu. Dernek, "yüz bölgesinde görünür farklılığı olan birey ve ailelere destek olmak ve toplumda farkındalığın artmasına yönelik çalışmalarda bulunmak" amacında. Türkiye'de doğumsal sendromlar, yara, yanık, tümör, iz gibi nedenlerle yüz bölgesinde 'görünür farklılığı' olan birey
sayısının yaklaşık 720 bin olduğu tahmin ediliyor.

Yüzümle Mutluyum, sonradan yüz bölgesinde görünüm farklılığı oluşan bireyler için de hizmet veriyor. Gönüllülük esaslı çalışan dernek, bu alanda kurulan ilk ve tek sivil toplum kuruluşu.

Dernek, Face Equality'e (Yüz Eşitliği) üyelik için davet edilen derneklerden biri.
Yüz bölgesinde görünüm farklılıklarına neden olan sendromlar Treacher Collins Sendromu, Miller Sendromu, Apert Sendromu, Negar Sendromu olarak adlandırılıyor. Vitiligo, dudak ve damak yarığı, yanık gibi nedenler de yüzde görünüm farklılığı yaratabiliyor.

Nasıl kuruldu?

Derneğin kurucuları, Öznur ve Emre Erdoğan. Kızları Elif'in yüz bölgesindeki görünüm farklılığı nedeniyle "Bu çocuğu bilerek mi doğurdunuz? Bu çocuk mutlu olacak mı?" gibi sorulara maruz bırakılan çift, buna karşı mücadele eden bir dernek kurma kararı alıyor ve dernek böylelikle kurulmuş oluyor.

(CA/DŞ)