BEYZA KURAL CUMARTESİ ANNELERiYLE
Beşinci Haftada Galatasaray’a Getirilen Karanfiller Gözaltında
* Fotoğraflar: Beyza Kural / bianet
Beş hafta sonra karanfiller Galatasaray Meydanı’ndaydı.
Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın 25 Ağustos’taki 700. Haftalarından itibaren kapalı olan Galatasaray Meydanı’nda bu hafta iki kayıp yakını barikatların üzerinden karanfillerini attı.
Polis karanfilleri topladı. Bu hafta karanfiller gözaltına alınmış oldu.
"Yasak"
Fehmi Tosun’un eşi Hanım Tosun ve Murat Yıldız’ın annesi Hanife Yıldız 700. Haftadan itibaren girişlerin yasaklandığı, polis barikatları ile çevrili Galatasaray Meydanı’na gitmek istedi. Halkların Demokratik Partisi milletvekili Serpil Kemalbay ve Cumhuriyet Halk Partisi milletvekili Sezgin Tanrıkulu da onlara eşlik etti.
"Karanfillerimizi bırakalım" diyerek İstiklal Caddesi'nde buluşup, TOMA'lar ve kenarlarda bekleyen çevik kuvvet ekiplerinin yanından yürüdüler. Onların yürüyüşüne yol boyu eşlik ettim.
— Beyza Kural (@b__yaz) 22 Eylül 2018
İki kayıp yakını ve dört milletvekili saat 12.00’de Galatasaray Meydanı’ndalardı. Barikatla kapanan Galatasaray Meydanı'nda dağınık olan polisler toplandı. "Yasak" dediler.
Aynı sıralarda polis, İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi önünde toplananların sokağa çıkmasına izin vermiyordu.
TIKLAYIN - Cumartesi Anneleri'nin 704. Haftasına da Polis Saldırdı
Polisler, Beyoğlu Kaymakamlığı’nın Galatasaray Meydanı’nın Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nda belirlenen yerlerden olmadığı gerekçesiyle buradaki eylemlerin “izinsiz” olduğu açıklamasını yinelediler.
Hanife Yıldız ve Hanım Tosun yasak kararına tepki gösterdiler. Karanfilleri bırakmak istediklerini anlattılar.
Kemalbay, Beyoğlu Kaymakamı ile görüşmeye çalışırken, avukat olan Tanrıkulu da yasağın hukuki dayanağının olmadığını anlattı.
Bu sırada çekim yaptığımı gören sivil polise basın kartımı gösterdim ve çekime devam ettim. Ardından iki polis de ayrıca kartımı sordu. 700. haftada gazeteciler olarak karşılaştığımız şiddetin aksine bu kez kartımı görünce müdahale etmediler.
"Karanfillerimizin kime ne zararı var?"
Bekleyiş sürerken kayıp yakınları dertlerini anlatmaya devam etti.
Hanım Tosun, Recep Tayyip Erdoğan’ın Başbakan iken kayıp yakınları ile görüştüğünü hatırlatarak “Başbakan ‘Sizin sorununuz benim sorunum’ dedi. Şimdi ne oldu?” diye sordu.
Hanife Yıldız, “Oğlumu aramazsam anneliğimin ne önemi var, mezar taşı göstersinler buraya bir daha gelmeyeceğiz” diye seslendi.
699 hafta boyunca kayıp yakınlarının herhangi bir şiddet eyleminde bulunmadığını anlatarak “Karanfillerimizin kime ne zararı var” diye sordular.
Bu sırada Kemalbay’ın oluşamaya çalıştığı Beyoğlu Kaymakamı’nın izinli olduğu, Kağıthane Kaymakamı’nın görevli olduğu bilgisini aldı. Kağıthane Kaymakamı’na ve ardından İstanbul Valisi’ne ulaşmaya çalıştı ancak geri dönüş alamadı.
Gelmeyen yanıtlar ve polislerin alana alınmayacağı açıklamalarını yinelemeleri üzerine kayıp yakınları ve milletvekileri barikatların önünden ayrıldı.
Hanife Yıldız ve Hanım Tosun barikatların ardındaki Galatasaray Meydanı’na karanfillerini attı. Bir polisin “Karanfilleri toplayın” dediği duyulunca, oradaki polisler karanfilleri toplandı.
İHD sokağına barikat
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi'ne dek yürüyüşlerine sivil polisler çok da uzak olmayan mesafeden eşlik etti. İki kayıp yakını ve iki milletvekili İHD sokağına girdiği sırada polis sokağı kapattı.
Konuşma üzerine vekiller ve kayıp yakınlarının sokağa girebileceğini söylediler. Ancak "Basın almıyoruz" cümlesi nedeniyle içeri alınmadım.
İHD şubesinde konuşan Hanım Tosun, içeri alınmadığım sokağa girdiğinde kayıp yakınları ve hak savunucularına yönelik polis şiddeti ile karşılaştığını anlattı.
"Galatasaray Meydanı'ndan vazgeçmeyeceğiz" diyerek bugün sadece karanfil bırakmak istediklerini ancak izin verilmediğini söyledi. İHD şubesi önüne geldiklerinde de karşılaştıkları kayıp yakınları ve hak savunucularına yönelik polis şiddetine tepki gösterdi.
Galatasaray Meydanı'ndan İHD'ye, "Kayıpların akıbeti açıklansın, failler yargılansın" diyenlerin 704. haftası böyle son buldu. (BK)
* Fotoğraflar: Beyza Kural / İstanbul / bianet