Diyarbakır Çocuk Cezaevi'ndeki işkence iddiaları Meclis gündeminde

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Diyarbakır Çocuk Cezaevi'deki hükümlü ve tutuklulara yönelik hak ihlalleri ve işkence iddiaları hakkında Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün yanıtlaması istemiyle soru önergesi sundu. 

Diyarbakır Barosu'nun geçen ay yayınladığı Diyarbakır Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndaki koşullar ve hükümlü/tutuklulara yönelik hak ihlalleri hakkındaki raporunu kaynak gösteren Kerestecioğlu önergesinde, özetle şu ifadelere yer verdi: 

TIKLAYIN - Hapisteki çocukların yaşadığı hak ihlallerine karşı suç duyurusu

"Raporda, cezaevindeki 32 çocukla yapılan toplam 53 görüşme sonucunda tutuklu/hükümlülerin; beslenme, sağlık, haberleşme/iletişim, eğitim ve sosyal haklarının ihlal edildiğine, işkence ve kötü muameleye maruz kaldıklarına ilişkin kanaat oluştuğu belirtilmiştir. Görüşmeye katılan çocuklar baskı ve tehditle, kendi avukatları dışında hiçbir avukatla görüşmek istemediklerine dair dilekçeleri imzalamaya zorlandıklarını belirtmiştir. Görüşmelerden sonra cezaevi yönetiminin hukuka aykırı biçimde çocuklardan görüşmeler hakkında bilgi aldığı öğrenilmiştir. Cezaevi yönetimi, heyete çocukların şikayetleri hakkında görüşme talep eden heyete isecevap vermemiştir.

"Görüşmelere katılan çocuklar infaz koruma memurları tarafından yoğun bir şekilde kötü muamele ve işkenceye maruz bırakıldıklarını ifade etmiştir. Şiddet eylemlerinin bir bölümünün kamera önünde uygulandığı, bir bölümünün ise kameranın görmediği veya bulunmadığı baş memurluk odası, müdür odası, psikolog odası, SEGBİS odası, merdiven altları ve mahkum kabul birimi gibi yerlerde uygulandığı belirtilmiştir. Şiddete maruz kalan çocuklara zorla, hastaneye sevk edilmek istemediklerine dair dilekçe imzalatıldığı rapora yansımıştır.

"Görüşülen çocukların vücutlarında görülen izlere ve kendilerinden alınan bilgilere göre birçok çocuğun akranları tarafından fiziksel ve psikolojik şiddete maruz bırakıldığı, bazılarının saçlarının zorla kesildiği, zorla dövme yaptırıldığı, kesici cisimlerle vücutlarına zarar verildiği, koğuş temizliği ve iş gördürme gibi baskılarda bulunulduğu, paralarına el konularak kantin haklarının kullanıldığı, idareye psikolog görüşü ve koğuş değişikliği gibi dilekçelerin verilmesinin engellendiği raporlaştırılmıştır."

HDP Ankara Milletvekili bu bağlamda şu soruların yanıtlanmasını istedi:

1- Diyarbakır Barosu'nun Diyarbakır Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndaki koşulları ve hükümlü/tutuklulara yönelik hak ihlalleri hakkındaki raporu Bakanlık tarafından incelenmiş midir?
2- Çocuklara yönelik işkence, kötü muamele, darp, hakaret ve tehdit eylemlerinde bulunduğu iddia edilen infaz koruma memurları hakkında etkin ve şeffaf bir adli ve idari soruşturma yürütülecek mi?
3- İnfaz koruma memurları, ceza infaz kurumunda görev yapan jandarma personeli ve idari yetkililere temel insan hak ve hürriyetleri hakkında verilen eğitimlerin etkinlik analizi yapılmakta mıdır?
4- Cezaevinde yaşanabilecek işkence ve kötü muamele eylemlerinin önüne geçebilmek adına merdiven altları, baş memurluk odası, müdürlük odası, SEGBİS odası ve mahkum kabul birimi gibi yerler başta olmak üzere tüm alanlara kamera sistemi kurulacak mıdır?
5- Çocuklara hiçbir koşulda kelepçe takılamayacağı 5275 sayılı kanunun 50/2. maddesi gereğince hüküm altına alınmış olmasına rağmen, hukuka aykırı olarak hastane ve adliye sevklerinde çocuklara kelepçe takan kamu görevlileri hakkında soruşturma yürütülecek midir?
6- Kampüsün yemek ihtiyacının temin edildiği açık ceza infaz kurumu ne sıklıkla denetlenmektedir?
7- Haftada bir olan aile görüş hakkının pandemi sebebiyle iki haftada bire düşürülmesinin yarattığı olumsuz etkileri hafifletmek için koğuşlara kurulan görüntülü arama sistemleri ne zaman kullanıma açılacaktır?
8- Pandemi koşulları bahane edilerek tamamen durdurulan etkinlik, kurs ve faaliyetleri, çocukların gelişimi ve psikolojik durumları göz önünde bulundurularak gerekli önlemler alınarak yeniden başlatılacak mıdır?

(AÖ)