Helsinki Yurttaşlar Derneği'nin (hYd) mülteciler üzerine
hazırladığı rapor, Türkiye'nin 1951 Mültecilerin Statüsü Üzerine Cenevre
Sözleşmesi'ne koyduğu "coğrafi çekince"nin yarattığı sorunları bir kez
daha ortaya çıkardı.
Dernek, "İstenmeyen Misafirler: Türkiye’de 'Yabancı
Misafirhaneleri'nde Tutulan Mülteciler" başlıklı raporu açıklamadan önce görüşlerini almak üzere
Emniyet Genel Müdürlüğü Yabancılar Hudut İltica Daire Başkanlığı'na gönderdi.
Önceki gün açıklanan ve farklı illerde gözetim altına alınmış 40 mültecinin tanıklığına dayanan rapor, mültecilerin şiddet gördüğünü, temel ihtiyaçlarının karşılanmadığını ve yasal hakları konusunda bilgi edinmek ve gerekli başvuruları yapmak konusunda engellerle karşılaştıklarını gösteriyor.
Emniyet'in itirazları
Emniyet Genel Müdürlüğü, rapora ilişkin "gayri
resmi" itirazlarını şöyle sıraladı:
- Rapor mültecilerden değil yasadışı göçmenlerden alınan
bilgilere dayanılarak hazırlanmış.
- Rapora kaynak teşkil eden kişilerin kimlikleri
açıklanmadığından öne sürdükleri iddialar güvenilir değil ve bir soruşturma
konusu edilemez.
- Raporda Türkiye'de gerçek anlamda bir mülteci misafirhanesi
olmadığı söyleniyor ama Yozgat'ta böyle bir kurum var.
Derneğin cevapları
hYd'nin bu itirazlara verdiği cevaplar kısaca şöyle:
- Rapor Cenevre Sözleşmesi'nde belirtildiği üzere uluslararası
mülteci tanımını kaynak alıyor. Buna göre "ırkı, dini, milliyeti, belli
bir sosyal gruba mensubiyeti veya siyasi düşünceleri nedeniyle zulüm göreceği
konusunda haklı bir korku taşıyan ve bu yüzden ülkesinden ayrılan ve korkusu
nedeniyle geri dönemeyen veya dönmek istemeyen kişi"lere mülteci deniyor.
- Türkiye, sözleşmedeki çekince nedeniyle sadece Avrupa
ülkelerinden gelenlere iltica hakkı tanıyor; diğer ülkelerden gelenlereyse
sadece "geçici sığınma" hakkı veriyor. Dolayısıyla ortaya
mülteci-sığınmacı diye bir ayrım çıkıyor.
- Devlet adil bir prosedür sonunda kişinin mülteci olup
olmadığını tespit eder. Fakat bu süreç içinde aksi kararlaştırılana kadar kişi
mülteci konumundadır.
- Yasadışı göçmen, bir ülkeye gerekli belgeler olmadan giren
insanlara deniliyor. Fakat Cenevre Sözleşmesi mültecilik başvurusunda bulunan
kişilerin ülkeye yasadışı yollardan girmek nedeniyle ceza görmeyeceğini söylüyor.
- İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü "yabancılar
misafirhanelerinde" tutulmakta olan kişileri “yasadışı göçmen” olarak
tanımlama eğiliminde olsa dahi, Türkiye devleti bu kişilerin keyfi olarak
özgürlüklerinden mahrum bırakılmamalarını ve tutulma koşullarının uluslararası
standartlara uygun olmasını sağlamakla yükümlüdür.
Dernek ayrıca raporda yer alan görüşmelerin uluslararası
standartlara göre yapıldığını, dolayısıyla ifadelerin güvenilir olduğunu
belirtti.
Yozgat'taki merkezin de kısıtlı kaynaklara sahip ve tek
olduğunu belirten dernek, orada sadece kendi talebi üzerine yerleştirilen
insanların bulunduğunu, dolayısıyla bu merkezin zorla alıkonulanlar üzerine
yapılan raporun konusu olmadığını belirtti. (EÜ/GG)