İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, Buca, Diyarbakır ve Ulucanlar hapishanelerindeki katliamların yıldönümünde yazılı basın açıklaması yaptı.
Komisyon, sorumluların hesap vermesi gerektiğini açıkladı:
“2022 yılının ilk 8 ayında en az 55 mahpusun yaşamını yitirmesi, artan hasta mahpus ölümleri, intiharlar ve şüpheli ölümlerde hak gaspları, işkence ve kötü muamele uygulamalarının da etkisi ile, hapishaneler ölüm evi olarak anılmaya başlandı.
“Bu ölümler karşısında sorumluluk almayan yetkililerin tutumu, bir defa daha geçen yıllarda yaşanan katliamlarla farklı düzeyde bir paralelliği gündeme getirdi.
“Farklı yıllarda, farklı hapishanelerde gerçekleşen bu üç katliamın önemli ortak yanlarından biri faillerinin cezasızlık zırhıyla korunmuş olmasıdır. Katliamlarda esas sorumluluğu olanlar yargı önüne çıkarılmadı.
“Bu yetmez gibi, Ulucanlar katliamı iddianamesinde, mahpusların birbirini öldürdüğü gibi ahlak ve gerçek dışı iddialara yer verildi, mahpusların bir sosyal etkinlik için hazırladıkları silah maketleri basına “koğuşlarda cephane bulundu” gibi yalanlarla servis edildi.
“Her katliamda failler değil, katledilenler suçlu gösterilmeye çalışıldı, yargı sürecinde adalet de katledildi. Ardından 19 Aralık 2000’de 20 Hapishaneye eş zamanlı saldırılıp katliam yapılarak, F Tipi hücre hapishaneleri açıldı.
“Bugün şüpheli denen bütün ölümlerde adaleti sağlayacak sonuç alıcı bir kovuşturma yapılmaması ve cezasızlık bir devlet politikası olarak karşımıza çıkıyor.
“Buca, Diyarbakır ve Ulucanlar katliamlarında yaşamlarını yitiren mahpuslar şahsında tüm zamanlarda yaşamını yitiren mahpusları anıyor, adaletin sağlanmasını, mahpus ölümlerinin durdurulmasını istiyoruz.”
(AS)