* Fotoğraf: Engin Akyurt / Pixabay
Haberin İngilizcesi için tıklayın
“İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin kabul edilişinin 73. yılında, ekonomik krize karşı ekonomik ve sosyal haklarımızı, COVID-19 pandemi koşullarında sağlıklı yaşam hakkımızı, savaşa karşı barış hakkımızı savunuyoruz.”
İnsan Hakları Derneği (İHD) ile Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) 10-17 Aralık İnsan Hakları Haftası vesilesiyle bugün “Türkiye’de 2021 Yılı İnsan Hakları Ortamı ve Hak İhlalleri” başlıklı ortak basın toplantısı düzenledi.
Açıklamada, COVID-19 pandemisinin etkileri ile artan baskılar öne çıktı:
“Türkiye son kırk yılın en ağır ekonomik krizlerinden birini yaşıyor. Yıllardır uygulanan borçlanmaya dayalı neoliberal ekonomi politikalarının sebep olduğu yoksullaşma, güvencesizleşme ve örgütsüzleşme, OHAL uygulamaları ile daha da derinleşti. COVID-19 salgını ile birlikte bu tablo daha vahim bir görünüm kazandı.
“En görünür haliyle 2018 yılından beri yaşanmakta olan ekonomik kriz, salgın ile içinden çıkılmaz bir hal aldı. Hayat pahalılığı, işsizlik ve yoksulluk en çok kadınları, çocukları, mülteci ve sığınmacıları etkiledi.”
İHD ve TİHV, siyasi durumun hukuka yansımasını da değerlendirdi:
“Siyasi iktidarın baskıcı politikaları 2021 yılında ihlaller bazında bazı ilklerin yaşanmasını da beraberinde getirdi.
“Avrupa Konseyi’nin en temel insan hakları sözleşmelerinden olan İstanbul Sözleşmesinden çıkılması, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Kavala ve Demirtaş kararlarının uygulanmaması nedeni ile 2 Aralık 2021 tarihli Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi kararı ile Türkiye hakkında ihlal prosedürü başlatılması, kara para ve yolsuzlukla mücadelede gerekli yükümlülüklerini yerine getirmeyen Türkiye’nin BM tarafından gri listeye alınması esasında insan hakları ihlallerinin ne denli arttığını da gösteriyor.”
İki kuruluş da bu tabloya karşın mücadele etmeye devam edeceklerini ifade etti:
“Varoluş nedenleri hak ihlallerinin son bulduğu, adalet, barış ve demokrasinin tesis edildiği bir ülke ve dünyaya ulaşmak olan bizler, dün olduğu gibi bundan sonra da tüm zorluklara karşın ihlalleri belgeleyip, raporlayarak görünür kılmaya, böylelikle önlemeye, cezasızlıkla mücadele etmeye ve insan haklarına saygıyı yükseltmeye devam edeceğiz. Görüyoruz, susmuyoruz, mücadele ediyoruz.”
Açıklamada, bir yıllık insan hakları bilançosunun yaşam hakkı ihlallerine dair bölümünde şu bilgiler yer aldı:
İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Dokümantasyon Birimi/Merkezi verilerine göre 2021 yılının ilk 11 ayında,
* Bildirge ve 10 Aralık: İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin hazırlanması, Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde, 29 Nisan 1946 tarihinde, İnsan Hakları Komisyonu’nun kurulmasıyla başladı. Komisyonca hazırlanan bir Giriş ve 30 maddeden oluşan İnsan hakları Evrensel Bildirgesi, 10 Aralık 1948 günü Fransa’nın başkenti Paris’te toplanan BM Genel Kurulu’nda kabul ve ilan edildi. Türkiye, Evrensel Bildirge’yi, 27 Mayıs 1949 tarihli Resmi Gazete’de yayınlayarak yürürlüğe koydu. Evrensel Bildirge 500’den fazla dile çevrildi. Bu özelliği ile de en çok dile çevrilen insan hakları belgesi olma özelliğini taşır. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 4 Aralık 1950 tarihinde gerçekleştirdiği toplantıda, 423 (V) sayılı kararıyla “10 Aralık” gününü, “İnsan Hakları Günü” olarak ilan etti.
* İHD ve THİV’in 2021 yılı bilançosunun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
(AS)