Öztrak: IMF’nin Türkiye’den istediği borç değil, fona taahhüttü
Fotoğraf: Binnur Ege Gürün – Ankara/AA
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısı sürerken düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Konuşmasında ağırlıklı olarak hükümetin ekonomi politikalarını eleştiren Öztrak, Türkiye’nin en kırılgan beş ekonomi arasında yer aldığını savunurken, çok derin bir ekonomik kriz yaşandığını, Merkez Bankası kasasında para kalmadığını, serbestçe kullanabilecek döviz rezervi bulunmadığını söyledi.
Öztrak, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “IMF’ye 5 milyar borç verdik” sözlerinin de gerçeği yansıtmadığını ifade etti:
“IMF'nin Türkiye'den istediği borç değil, bir ihtiyat fonuna taahhütte bulunmasıydı. O taahhüt de zaten gerçekleşmedi. Kibrin bu kadarına da pes doğrusu."
“IMF’nin Türkiye’den istediği borç değildi”
"Meşhur hikayedir… Kanuni Sultan Süleyman'ın, 'Fransızlar bizden borç istiyor, ne yapalım?' diyen vezirine 'Ver paşa, ver. Bugün borç alan yarın emir alır' dediği anlatılır. Ama dün akşam öğrendik ki, bu sözün sahibi Kanuni Sultan Süleyman değil, Recep Tayyip Erdoğan'mış.
“Anlattığına göre IMF, kendilerine gelip 5 milyar dolar borç istemiş, o da o zamanki bakanına 'Verin, borç alan emir alır' demiş.
“Öncelikle, IMF'nin Türkiye'den istediği borç değil, bir ihtiyat fonuna taahhütte bulunmasıydı. O taahhüt de zaten gerçekleşmedi. Kibrin bu kadarına da pes doğrusu."
“Türkiye en kırılgan beş ekonomi arasında”
“2008 küresel krizinden sonra tedbir almak ve yapısal sorunları çözmek yerine ekonomideki hataların üstünü sıcak parayla örtenler, ekonomiyi dövize müptela etti, kırılganlaştırdı. Şirketlerin hızla artan döviz borçları ve yetersiz döviz rezervleri nedeniyle Türkiye, kendine benzeyen ekonomilerden hızla ayrıştı, dünyada en kırılgan ekonomiler arasında ilk beşe oturdu.
“Hükümet parlamentoyu, yargıyı, medyayı hızla vesayet altına aldı, devlette liyakati bitirdi, istişareyi kaldırdı. Tek adam vesayet rejimi altında, 2018 yılının yazında ilk krizi yaşadık. Türk lirası değer kaybederken, enflasyon ve işsizlik hızla arttı, konkordatolar, iflaslar ardı ardına geldi.
“Temmuz’daki nakit açığı cumhuriyet tarihinin rekoru”
“Çok daha derin bir kriz ve buhran yaşanıyor. Hazinede ve Merkez Bankası kasasında para kalmadı, serbestçe kullanabilecek döviz rezervi bulunmuyor.
“Dolarda da avroda da tarihi rekorlar kırıldı. Temmuz ayına ait Hazine nakit dengesi açıklandı. Temmuz ayındaki nakit açığı Cumhuriyet tarihinin rekoru.
“Sene başından bu yana faiz, talimatla yüzde 12'den yüzde 8,25'e indirildi, enflasyon düşmedi ve döviz rezervleri eridi.
"Ekonomiyi, kendi ideolojik takıntıları nedeniyle yazboz tahtasına çeviren, milletin 58 milyar dolarını, bir avuç tefeciye ve havuz müteahhidine peşkeş çeken bir siyasetçinin, aslında o koltuklarda oturmaması lazım.
“Okul sezonu yaklaşıyor, aileler tedirgin”
“Türkiye'de yeni vaka sayısı üç hafta sonra yeniden 1000'in üzerine çıktı. Bayram tatilinin etkileri henüz tam olarak görülmedi.
“Okul sezonu yaklaşıyor, aileler çok tedirgin. Peki, sarayın ikinci dalgayla başa çıkmak için planı nedir? Bilen yok.”
“Mısır’la aramızı süratle düzeltmemiz lazım”
Öztrak, Türkiye’nin Akdeniz'de sismik arama çalışmaları yürütecek Oruç Reis gemisi için yeni NAVTEX ilan etmesinin ardından Yunanistan ile yaşanan gerilimle ilgili de şunları dedi:
"Türkiye'nin kendi kıta sahanlığında her türlü tasarruf yetkisi vardır, uluslararası hukuktan kaynaklanan ve bundan hiçbir şekilde geri adım atamaz. Atmamalıdır zaten.
“Dolayısıyla Oruç Reis'in oraya gitmesi doğrudur. Ama bu meselelerin daha hızlı çözebilmesi isteniyorsa Mısır'la süratle aramızı düzeltmemiz lazımdır." (EKN)