Bir Çocuk, 1 Mayıs, Bir Fişek

Gaz bombası fişekleriyle daha kaç çocuk yaralanacak? Kaç çocuğun daha kafatası yarılacak? Kaç çocuğun daha yüzü yanacak? Kaç çocuk daha komaya girecek? Kaç çocuk daha travma geçirecek? Sirke şişelerine molotof, limonlara el bombası, bir şişe suya makineli tüfek muamelesi yapılıyor! Makineli tüfekleri, bomba atarları, tankları, füzeleri çocuklar yapmıyor.

Dilan Alp henüz 17 yaşında. Peki, gaz bombasıyla ölümcül şekilde yaralanan ilk çocuk mu? Hayır! Her gün artan bir hızla daha fazla çocuk yaralanıyor, ölüyor, yanıyor. Hatırlayacaksınız, hatırlamalısınız; henüz 17 yaşındayken başına isabet eden bir gaz fişeğiyle ölen Mahsun Mızrak’ı… 13 yaşında Doğan Tayboğa’nın başına isabet eden bir gaz bombası fişeğiyle yaşamını yitirdiğini... 17 yaşındaki Erdal Bakırcı’nın, alnına isabet eden gaz bombası fişeği nedeniyle beyin kanaması geçirdiğini... 15 yaşındaki Muğdat Muğdatoğlu’nun başına isabet eden gaz bombasından ağır yaralandığını... 3 yaşındaki Zehra Altun’un başına değen gaz bombası fişeği yüzünden ağır yaralandığını... 12 yaşındaki Roni İlden’in sağ gözüne çarpan gaz bombası fişeğini… 2,5 yaşındaki Yekbun Baran’ın kafasına gaz bombası fişeği isabet ettiğini ve ağır yaralandığını... 12 yaşındaki Bilal Asman’ın, gaz bombasından ağır yaralandığını… Evlerinin bahçesine düşen gaz bombası kovanını oyuncak sanıp oynayan 6 yaşındaki Azat Aslan'ın yüzünde yanıklar oluştuğunu...

Gündem Çocuk Derneği, İstanbul Valisi’ni Kamu Denetçiliği Kurumu’na şikâyet etti. Basına ve kamuoyuna çağrıda bulundu. 17 yaşında bir çocuk olan Dilan Alp’in “çocuk olma statüsünün ve çocuk haklarının ihlal edilmesini” şikâyet etti.

Çünkü Dilan Alp’in çocuk olduğu görmezden gelinmiş; onu korumak yerine “orantısız kullanılan güç” haklı gösterilmiştir!

Çünkü Türkiye Cumhuriyeti Anayasa’sı, Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk Haklarına Dair Sözleşme ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi başta olmak üzere Çocuk Koruma Kanunu ve Basın Kanunu gereğince sahip olduğu; yaşam hakkı, korunma hakkı, ifade özgürlüğü, adil yargılanma, özel hayatın gizliliği, masumiyet karinesi gibi pek çok hakkı ihlal edilmiştir.

Çünkü çocukların hak ihlalleri her gün biraz daha artıyor ve bu ihlaller meşrulaştırılıyor.

Komaya giren bebekler, yüzleri yananlar, ağır yaralananlar ve yaşamını kaybeden çocuklar… Bu çocuklar marjinal evet. Çünkü hayatın en taze mevsiminde hayatlarını kaybediyorlar, yaralanıyorlar. Bu çocuklar ve daha yüzlercesi marjinal mi? Evet! Çünkü adaletin ve güvenliğin uçurumunda yaşamlarını yitiriyorlar. Bu çocuklar marjinal mi? Evet. Çünkü gaz bombalarının karşısında, bir şişe sirke, birkaç limon, bir şişe suyla duruyorlar.

Dilan Alp 17 yaşında bir çocuk. Hep birlikte geçtik ekranların karşısına ve an be an Dilan’ın bir kapı önünde vurulduğunu, kafatasına isabet eden gaz mermisinin hangi fizik kurallarıyla hedefine kilitlendiğini, bir gaz bulutunun içinde nasıl yere yığıldığını, ardından elinde telsizi beyaz gömleğiyle koşan adamı hepimiz gördük. Dilan ambulansa bindirilirken başından akan kanın kaldırımda bıraktığı lekeyi gördük.

Hepimiz o kan lekesini gördük mü? O lekede Dilan’ın çocukluğu var… (DÖ/EKN)

* Fotoğraflar: Ahmet Şık