Ergenekon davasının ikinci iddianamesinde, Silopi
kayıplarına dair bir cümle var.
Gizli tanık "Kıskaç", 30 Kasım 2008 tarihli
ifadesinde, davanın sanıklarından Osman Gürbüz'ün "Cizre, Silopi ve Diyarbakır’ı çok iyi
bildiğini, Ankara’da Jandarma Genel Komutanlığı’na elini kolunu sallayarak
girdiğini, birçok kişiyi sorguladığını, Yeşil kod Mahmut Yıldırım'la senelerce
beraber çalıştığını (...) cezaevinden çıktıktan sonra Levent Ersöz tarafından
kendisinin Cizre ve Silopi bölgesine gönderildiğini, sorgulamalara katıldığını,
bu arada 2 HADEP’linin kaybolması olayını gerçekleştirdiklerini
söylediğini" anlatıyor.
Gerçekleştirilen "2 HADEP'linin kaybolması olayı",
25 Ocak 2001'de HADEP ilçe yöneticileri Ebubekir Deniz ve Serdar Tanış'ın
kaybedilmesi. Şimdi Ergenekon davasında tutuklu olan sanık, emekli Tuğgeneral
Levent Ersöz, o dönemde JİTEM'in Şırnak'taki komutanıydı.
"Asıl konuşması gereken Levent Ersöz"
Tanış'ın kardeşi Müdür Tanış, iddianamedeki bu ifade üzerine
bianet'in sorularını yanıtladı. Tanış, Osman Gürbüz diye birini
hatırlamadığını, zaten o dönemde bölgede JİTEM'cilerin sayısının çok olduğunu,
hepsinin de kod adları kullandığını söyledi.
Tanış, "Asıl konuşması gereken Levent Ersöz. Çünkü
hepsinin başında o vardı. Olaylardaki en önemli ad Ersöz'dür" dedi.
"Kazılar umut verici"
Tanış'a göre, bir dönem Şırnak'ta "Korku
İmparatorluğu" yaratan Ersöz'ün şimdi yargılanıyor olması, kayıpların
araştırılması ve olayların konuşulabiliyor olması umut verici.
"O zaman, hak arama gibi bir imkan yoktu. Alır götürür,
getirmezlerdi. Sorgulayamazdınız. Şimdi bir şeyler değişiyor, konuşulabilir
hale geldi."
Silopi ve Cizre'de kayıplardan kalanların bulunması için
yapılan kazıların da umut verdiğini söylüyor Tanış, ama kuşkulu: "Kazılar
habersiz, anında yapılmış olsaydı çok daha büyük faydasını görecektik. BOTAŞ
kuyuları, Silopi'deki en büyük gücün, askerin arazisinde. Temizlenmiş
olabilir."
Silopi'deki Kimsesizler Mezarlığı'nda, yüzlerce kayıp
kişiden kalan izlerin bulunabileceği düşünülüyor. Tanış, kazılacak yerlerin çok
daha fazla olduğunu söylüyor: "Sadece Silopi'de değil, Cizre'de de şehir
dışında tenha bölgeler var. Oralarda öldürülmüş atılmış birçok insan var.
Bazılarını nehre atıyorlardı. Hesap vermedikleri bir şeydi. Ne kadar yaygın
olduğunu bütün halk biliyor."
"Ersöz 'sağ bırakmam' demişti"
Tanış, daha önce abisinin kaybedilme sürecini şöyle
anlatmıştı:
"Ersöz'ün adını hiç duymamıştık. Serdar Tanış'ın HADEP
ilçe başkanlığını açacağını duymasının ardından tehdit etmeye başladı,
tehditlerinin dozu giderek arttı. En sonunda ölümle tehdit etti. 'Partiyi
açarsanız Tanış'ı sağ bırakmam' dedi."
Jandarma tarafından gözaltına alındıkları gün, Tanış ve
Deniz yeni açılan ilçe binasına telefon hattı almak için yola çıkmıştı. Saat
15:00 sularında alındıklarına dair tutanak ve tanıklar var ancak askerler bunu
günlerce inkar etti. Soruşturma takipsizlikle sonuçlanınca, ailelerin olayı
taşıdığı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Türkiye'yi 2005'te mahkum
etti. (TK)