Hayrettin Eren’in annesi Elmas Eren, Ferhat Tepe’nin annesi Zübeyde Tepe, Hasan Ocak’ın annesi Emine Ocak, Mehmet Şirin Maltu’nun annesi Sabriye Maltu 25 Ağustos'ta Galatasaray'daki 700. haftaya katılmaya çağırıyor.
Cumartesi Anneleri/İnsanları 25 Ağustos’ta Galatasaray Meydanı’nda 700. Kez toplanacak.
700. hafta için hazırlanan videoda Hayrettin Eren’in annesi Elmas Eren, Ferhat Tepe’nin annesi Zübeyde Tepe, Hasan Ocak’ın annesi Emine Ocak, Mehmet Şirin Maltu’nun annesi Sabriye Maltu 700. haftada birlikte olmaya çağırıyor.
Cumartesi Anneleri’nin hazırladığı videoda dört kadın çocuklarının kaybedilişini, çocuklarını bulmak için sürdürdükleri mücadeleyi, Galatasaray meydanında yaşadıklarını anlatıyor.
Sabriye Maltu, “Sadece kayıplarımız hakkında haber istiyoruz. Ölmüşlerse kemiklerini istiyoruz. Hepsi bu” diyor.
Elmas Eren “700. haftada insanları davet ediyorum. Paylaşalım biz bu derdi diye toplanıyorlarsa çok memnun oluruz” diye konuşuyor.
Yılları ardı ardına sıralayan Emine Ocak “Biz beraber gittik Galatasaray’a hepsini çağırıyoruz” cümlesini kuruyor.
Elmas Eren’in “Kolay değil 80’den beri herkesin derdi benim derdim, ben de sizin derdinize ortağım” sözleriyle sonlanan videoda 700. Haftanın afişlerinde yer “Kaybolmadı inancım” ifadesi yer alıyor.
Türkiye'nin en uzun eylemi
27 Mayıs 1995 Cumartesi günü saat 12.00'de kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları "Gözaltındaki kayıplar son bulsun, kayıpların akıbeti açıklansın, sorumlular bulunsun ve yargılansın" talebiyle Galatasaray’da ilk kez oturma eylemi yaptı.
21. yılına giren Cumartesi oturmaları, Emine Ocak'ın oğlu Hasan Ocak'ın 21 Mart 1995'te gözaltına alınması ve 58 gün sonra işkenceyle öldürülmüş bedeninin Kimsesizler Mezarlığı'nda bulunmasıyla başlamıştı.
1995-1999 yıllarında her Cumartesi saat 12:00'de "Kayıplar son bulsun, kayıpların akıbeti açıklansın, kaybedenler bulunsun ve yargılansın" talebiyle Galatasaray lisesi önünde oturdular.
Galatasaray oturmalarının 170. haftasında, 15 Ağustos 1998'de başlayan güvenlik güçlerinin saldırısı, yedi ay sürdü . Her Cumartesi, yani tam 31 kez, gözaltı oldu.Cumartesi Anneleri/İnsanları 13 Mart 1999'da güvenlik güçlerinin saldırıları nedeniyle belirsiz bir süre Galatasaray oturmalarına ara verdiklerini açıkladılar.
10 yıllık aradan sonra 31 Ocak 2009'da Cumartesi oturmaları yeniden başladı. Ve kesintisiz olarak devam ediyor. (BK)
Timur Soykan (solda) ve Murat Ağırel serbest bırakıldıktan sonra
Sabah saatlerinde evlerine yapılan baskınla gözaltına alınan gazeteciler Murat Ağırel ve Timur Soykan gece yarısı çıkarıldıkları nöbetçi 4. Sulh Ceza Mehkemesince haftada üç gün imza ve yurt dışı yasağıyla serbest bırakıldı.
Savcı, iki gazeteciyi de ifadelerine başvurmaksızın saat 18.50 dolayında tutuklama istemiyle hakimliğe sevk etmişti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı gazetecilerin gözaltına alınmasının “Flash Haber TV isimli televizyon kanalının devri ve satın alınması hususu"yla ilgili olduğuna dair bir açıklama yapmıştı.
Ağırel’in avukatı Enes Ermaner, 7 Nisan Pazartesi günü dosyaya bakan savcıyla görüştüğünü, perşembe saat 13.00’te ifade vermeye gideceklerini ancak buna rağmen ev baskınının gerçekleştiğini belirtti.
Fotoğraf sanatçısı ve mimar Murat Germen, eşiyle birlikte yurt dışından dönerken dün (9 Nisan) akşam saat 19.30’da havaalanında gözaltına alındı.
“Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” (TCK md. 216/1) suçlamasıyla gözaltına alınan Germen'in avukatı, dosyada gizlilik kararı olduğunu belirtti.
T24’e konuşan Germen'in eşi Sema Germen, gözaltı gerekçesini henüz öğrenemediklerini ve Çağlayan Adliyesi’nde beklediklerini söyledi.
Germen, açıklamasına şöyle devam etti:
“Sürekli bilgi ve belge toplayan biriydi. O yüzden olabilir diye düşünüyorum. Genelde çevreyle ilgili, kent suçlarıyla ilgili çok çalışma yapıyorduk beraber. Sadece tahmin yürütüyorum. Terörle ilgili bir birimde ve savcı ile görüşme olacakmış. Dosya numarasını aldım ama şu anda hiçbir şey belli değil daha. Sadece halkı kin ve nefrete yönlendirme suçu koymuşlar. Tek bir dosyası var.”
Murat Germen hakkında
1965 doğumlu fotoğraf sanatçısı ve mimar. Fulbright bursu ile gittiği Massachusetts Institute of Technology'den (MIT) mimarlık yüksek lisans derecesini Amerikan Mimarlar Birliği (AIA) Altın Madalyası ile aldı.
Kariyeri boyunca fotoğraf, sanat ve yeni medya alanlarında birçok eser üretti. Sabancı Üniversitesi'nde fotoğraf, sanat ve yeni medya dersleri veriyor.
Çeşitli yayınlarda mimarlık, fotoğraf, sanat ve yeni medya üzerine birçok makale ve fotoğraf serisi yayımlandı; dünya çapında onlarca konferansta ders verdi.
Sanatının odağı, aşırı kentleşme ve gentrifikasyonun etkileri, yerinden edilme, yeni emperyalizm biçimleri ve araçları, yurttaş hakları, katılımcı yurttaşlık, yerel kültürlerin sürdürülebilirliği, doğanın insan tarafından tahribatı, iklim krizi, küresel ısıtma ve su hakları gibi konular. Kültürel miras, yerel arşivleme, suç sahası incelemesi olarak belgeleme, kişisel ve kolektif hafıza çatışmaları, velayet ve ihanet dinamikleri gibi kavramlar da sanatçının eserlerinde merkezi bir yere sahip. Temsil, simülasyon, tarih yorumları, nesnellik vaatleri ve hegemonik sistemler gibi diğer temalar da Germen'in sıkça sorguladığı konular.
Sanatçının, biri Skira (İtalya) ve diğeri MASA (Türkiye) tarafından yayımlanan iki monografisi bulunmaktadır. Türkiye, ABD, İtalya, Almanya, Birleşik Krallık, Meksika, Portekiz, Özbekistan, Yunanistan, Japonya, Rusya, Ukrayna, Bulgaristan, Polonya, İran, Hindistan, Avustralya, Fransa, Kanada, Bahreyn, Güney Kore, Dubai, Çin, İsveç, İsviçre, Mısır gibi ülkelerde yüzün üzerinde solo ve grup sergisine katılmıştır. Sanatçının eserlerinin birçok baskısı, dünya çapında önemli sanat koleksiyoncularının kişisel koleksiyonlarında yer alıyor.