Türkiye’de 16 Bin 585 Zîlan Var

İçişleri Bakanlığı’nın 1990-2013 yılları arasındaki verilerine göre Türkiye’de 16 bin 585 kişi Zîlan, 13 bin 865 kişi Mazlûm, 7 bin 822 kişi Berîtan, 260 kişi de Şoreş ismini kullanıyor.

Bedri Adanır

“1990-2013 yılları arasında, Türkiye’de Berîtan, Mazlûm, Şoreş ve Zîlan isimlerinin illere dağılımı” ile ilgili İçişleri Bakanlığı’nın e-bilgilendirme biriminden edindiğimiz bilgilere göre Türkiye’de 16 bin 585 kişinin adı Zîlan.

PKK’lilerin sıklıkla kullandıkları kod isimler olan bu dört ismin en çok kullanıldığı il 7 bin 203 kişiyle Amed (Diyarbakır) olurken, ikinci sırada 6 bin 13 kişiyle Mardin var. Bu illeri Wan (Van), Şirnex (Şırnak), Riha (Urfa), Batman, Mûş (Muş), Sêrt (Siirt) ve Agirî (Ağrı) illeri takip ediyor.

Tabloya göre Türkiye’de 16 bin 585 kişi Zîlan, 13 bin 865 kişi Mazlûm, 7 bin 822 kişi Berîtan, 260 kişi de Şoreş ismini kullanıyor. Tabloda yer alan Türkiye’nin 79 ilinden her birinde bu isimlerden en az biri kullanılıyor.

İsimlerin anlamları ise şu şekilde:

Zîlan, 1996 yılında Dersîm'de bedeninde bomba patlatarak eylem yaptıktan sonra yaşamını yitiren PKK'li Zeynep Kınacı'nın kod ismi.

Berîtan, 25 Ekim 1992 yılında Güney Kürdistan'da Türk Siahlı Kuvvetleri ile Kürdistan Demokrat Partisi peşmergeleri ve PKK'liler arasında yaşanan büyük çatışmada sağ ele geçmemek için uçurumdan atlayarak yaşamını yitiren Gülnaz Karataş'ın kod ismi.

Mazlûm, PKK'nin önder kadrolarından olan ve Diyarbakır Cezaevi'ndeki vahşeti protesto etmek için Newroz günü 3 kibrit çöpü yakıp, Newroz'u kutladıktan sonra kendini asarak yaşamına son veren Mazlûm Doğan'ın kod ismi.

Şoreş ise çok sayıda PKK'linin kullandığı bir isim olup, "devrim" anlamına geliyor. (BA/BK)

1990 - 2013 Yılları Arasında Kişilerin Kayıtlı Olduğu İle Göre Dağılımı

Bedri Adanır

tüm yazıları

Gazeteciliğe 1995 yılında Yeni Politika Gazetesi'nde dağıtımcı olarak başladı. Çeşitli gazete, dergi ve yayınevlerinde muhabir ve editör olarak çalıştı. Aram Yayınları'nın sahibi ve yayın koordinatörü olduğu 2008-2009 yıllarında hakkında açılan basın-yayın davaları nedeniyle toplamda dört yıl kadar hapiste kaldı. Tutukluluğu boyunca üç ödül aldı: İnsan Hakları Derneği'nin (İHD) insan hakları savunucusu ve yayıncı Ayşenur Zarakolu adına verdiği "Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülü" (2010), Türkiye Yayıncılar Birliği'nin “Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülü (2011), Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından Basın Özgürlüğü Ödülü (2012). 2021 yılında Dicle Üniversitesi Matematik Bölümü'nü bitirdi, Pedagojik Formasyon Sertifika Programını tamamladı. İki yıl öğretmenlik yaptı. Kendini "Aslen gazeteci-yayıncı bir matematik öğretmeni" olarak tanımlıyor.