Depremzede "kayıp çocuklar" için 23 soru

6 Şubat 2023 tarihinde Maraş merkezli iki depremde anne ve babalarını kaybeden çocuklara ilişkin 4982 sayılı Bilgi Edinme Kanunu kapsamında aşağıdaki sorularımın mümkünse numaralandırma sırası ile cevaplandırılmasını saygılarımla talep ve rica ederim.

1) 6 Şubat 2023 tarihinde Maraş merkezli iki depremde kayıtlarınıza göre kaç çocuk hayatını kaybetti?

2) Anne ve babalarını kaybeden kaç çocuk var?

3) Kaybolduğu bildirilen çocuklardan kaç tanesi bulunmuş kaç tanesi ailelerine ve yakınlarına teslim edildi?

4) Birinci derecede yakınları dışında akrabalarına teslim edilen çocukların teslimi vukuatlı aile nüfus tablosuna göre mi? Yoksa beyana göre mi yapıldı mı?

5) Yakınlarını depremde kaybeden çocuklar nerede barınıyor?

6) Bakanlık kurumlarında koruma altına alınan kaç çocuk var?

Detaylıca hazırlanmış, net olarak yanıtları istenen soruları, lütfen siz de dilekçelerinize ekleyin diye en başa koydum. Bir değil, binlerce dilekçe ile Bilgi Edinme Hakkı kapsamında başvuru yaparsak, bugün olmasa da bir gün mutlaka yanıt alırız, diye ümit ediyorum.

6 Şubat’ta Maraş’ta meydana gelen ve en az 11 kenti derinden etkileyen depremlerden dökülen her türlü enkazdan arda kalan konulardan biri, kayıp çocuk ve kadınlara dair.

Bazı kaynaklar, en az bin çocuğun “kayıp” olduğunu belirtirken, kimsesizler mezarlığında ve hastanelerde olmadığı tespit edilen çok sayıda kadın olduğu iddiası da var. 

Peki bu kadın ve çocuklar nerede? Bu sorunun peşinden giden kadınlar, aslında tüm toplumu bu konuda harekete geçmeye çağırıyor.

Peki nasıl?

“Ne yapalım da biz de bu kayıp olduğu iddia edilen çocuklara dair bir adım atalım, birilerini rahatsız edelim, birilerinden yanıt isteyelim?” diyorsanız, buyurun dilekçeler dünyasına.r

Kadınlar gruplar halinde, 1 Mart’ta ve 2 Mart'ta Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın İstanbul İl Müdürlüğü’ne gitti.

Koordinasyon’dan Özge Ozan’ın verdiği bilgiye göre, ilk gün,  kadınlar çocukların akıbetini takip etmek için yöneticilerle görüşmek isteyen gruba, herhangi bir yöneticinin kurumda olmadığı söylendi.

2 Mart’ta ise bu defa toplantıda oldukları açıklandı. Ekip bu nedenle, hazırladıkları soruları bilgi edinme yasası kapsamında bir dilekçe ile kuruma verdi. Avukat Selin Nakıpoğlu, aktivist Özge Ozan’ın da aralarında olduğu kadınlar, tam 23 soru ile Aile Bakanlığı’nın yanıtlaması talebiyle Bilgi Edinme Hakkı kapsamında başvurdu.

İlk altısını yukarıda gördüğünüz sorular burada. Ayrıca detaylı bir dilekçe örneği de şu. Ne kadar çok sorarsak, o kadar iyi...

Fail tespit edildi, "henüz" tutuklama yok

Deprem enkazından çıkartılıp, hastanede istismar edilen çocuğa dair de son bir kaç gelişmeyi de paylaşayım.

Hatay’da kız kardeşi ile birlikte enkazdan çıkartılan ve hastaneye götürülen çocuk orada Haşim Cemal.'in kendisini istismar ettiğini ablasının da altınlarının çalındığını açıklamıştı.

Çocuğun abisi de olayın peşine düşüp, iddiaların araştırılması ve failin yargılanması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurmuştu.

İyi haber, İstanbul’da tedavi altında olan iki kardeşin sağlık durumu iyi.

Ayrıca, haberimizin ardından Aile Bakanlığı’nın yetkilisi ulaştı. Benden ve çocukların abisinden bilgi aldı. Abiden aldığım bilgiye göre, aileye İstanbul'da hayata tutanacakları koşulların sağlanması üzerine destek olunacak ve failin durumu da takip edilecek.

Faile gelince, kendisi sosyal medya hesaplarında başka kadın ve çocukların isimlerini yazarak “Bunları arıyorum yakınıyım” benzeri cümleler yazmış. Bu nedenle ciddi tehlikeli olarak görülüyor. Yine abiden aldığım bilgiye göre, İstanbul’a gelirken yolda, polislerce durduruluyor, görüntülü konuşmadan görüntüsü kız kardeşlere gösteriliyor, onlar da faili teşhir ediyorlar.

Türkiye'de yargısı burada devreye giriyor. Maalesef, savcılığın “yakalama” emri, polislere ulaşmadığı için fail gözaltına alınmıyor, sonrasında yakalanmak üzere bırakılıyor.

Bizim mantıken anlayamadığımız bir durum, hukuken böyle açıklanıyor ne yazık ki.

Umarım, iyi haberleri yakında paylaşacağız. 

ve 8 Mart Kadınlar Günü geldi... 

Heyecanlıyız, öfkeliyiz, yastayız fakat yine de unutulmasın "isyandayız"...

Eşitlik mücadelesinin yükseldiği yeni bir hafta olsun! 

(EMK)