Çocuk Büro Amirliği’nde çıplak arama

Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın

Hasta mahpus yakınlarının, 13 Ağustos’ta Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Bahçelievler İlçe binası önünde düzenledikleri eylemdeki polis müdahalesinde gözaltına alınan D.T., çıplak aramaya maruz kaldığını anlattı.

TIKLAYIN - “Ne PVSK ne CMK ne İnfaz Kanunu’nda çıplak arama var”

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi dün olayla ilgili basın açıklaması düzenlemiş, polis şiddetine maruz kalan mahpus yakınları İHD’ye yazılı başvuru da yapmıştı.

“O anda kendimi çok kötü hissettim”

Şiddete maruz kalanlardan 17 yaşındaki D.T., yaşadıklarını MA’ya anlattı: “Polisler, bize 3-4 tane plastik kelepçe tarak gözaltına aldı, araca bindirdiler. Gözaltı aracında polislerin hakaretlerine maruz kaldık. Tepki gösterince de üzerime geldiler ve şiddet uyguladılar.

Daha sonra hastaneye götürüldüklerini dile getiren D.T, kollarına 3 tane plastik kelepçe takılı bir şekilde yaklaşık 4 saat hastanede bekletildiğini aktardı: “Polislerden, kelepçeyi çıkarmalarını istedim, ‘çıkartamayız çünkü bize bu şekilde söylenmiş’ dediler. Yanlarında plastik kelepçeyi açmak için gerekli şeyler vardı. Ama onlar ‘yanımızda yok’ dediler. Bizi oyalayıp beklettiler. Doktordan darp raporunu istedim bana vermeyip polislere vereceklerini söylediler.”

Hastaneden sonra Bahçelievler Çocuk Büro Amirliği’ne götürülen D.T, şunları anlattı:

“Bizi götürdükleri sırada yine hakaretlere maruz kaldım. Bahçelievler karakolunda içeriye girdiğimde aramaya yapacaklarını söylediler. İlk başta bir şey demedim ne yapılacağını bilmiyordum.  Beni kamerasız bir odaya götürüp üstümü çıkarmamı istediler. Çıkarmak istemedim. Daha sonra polis üzerime doğru gelince, çıkarmak zorunda kaldım. Çıplak aramaya maruz kaldım. O anda kendimi çok kötü hissettim. Çıplak arama yasal bir şey değil ve ben daha reşit bile değilim. Ters kelepçe bile yapılmaması gerekliydi.”

Gözaltına alındıktan bir gün sonra Bakırköy Adliyesi’nde ifade vermeye götürüldüğünü kaydeden D.T, savcılık ifadesinde çıplak aramaya ve şiddete maruz kaldığını anlattığını söyledi:

“İfadem alındıktan sonra avukatım, ‘suç duyurusunda bulunmak istiyoruz’ dedi. Bize, 'burada veremezsiniz, gidin dilekçe yazın’ dediler.”

D.T. ve diğer mahpus yakınlarının yasal başvurularını İHD İstanbul Şubesi takip edecek.

TIKLAYIN - Adalet Nöbeti için adalet talep ettiler

(AS)