İddianamesi 9 ayda hazırlanmadığı için haber olan gazeteciye yeni dava

Diyarbakır’da 16’sı 13 ay tutuklu kalan 18 gazetecinin ‘örgüt üyeliği’ iddiasıyla yargılandığı davada bugün ikinci duruşma görüldü.

Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya gazetecilerden Ömer Çelik, Mehmet Ali Ertaş, Mehmet Şahin, Lezgin Akdeniz, Serdar Altan, Elif Üngör, Esmer Tunç, Rohat Bulut ile avukatları katıldı.

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG) ile Amsterdam’dan Clonney Foundatıon for Justıce (Adalet için Clooney Vakfı) üyesi hukukçular Geórgia Canura ve Carolina Saad duruşmayı izledi.

Tutuklu gazetenin iddianame haberine yeni dava

Mahkemede ilk olarak Ömer Çelik hakkında İdil Cumhuriyet Başsavcılığının açtığı ve mevcut dosya ile birleştirilen davanın iddianamesi okundu. Çelik iddianamede, 18 gazeteciyle birlikte yargılandığı davaya ilişkin haberlerde ‘ismi geçtiği’ için ‘örgüt üyeliğiyle’ suçlandı.

Birleşen dosya kapsamında savunma yapan Çelik, “Önceki duruşmadaki savunmalarımızda da sanık sandalyesinde olmamızın tek sebebinin gazetecilik olduğunu söyledik. Gazetecilik yaptığımız için burada yargılanıyoruz. Tahliyemin üzerinden bir hafta geçmeden yeni bir iddianame hazırlandı. İddianamede yer alan dört haberin 3’ü biz gazeteciler hakkında hazırlanan haberler. Bu haberlerde bütün gazetecilerin ismi var. Bu haberler nedeniyle bir tek bana dava açılmış. Hakkımızdaki iddianamenin 9 ayda hazırlanmaması da haber yapılmış, bu haber suç unsuru olarak gösterilmiş. Bu haberlerden ‘örgüt üyeliği’ suçu çıkarmak abesle iştigal” dedi.

“Bu iddianame basına yönelik baskının tezahürüdür” diyen Çelik “Bundan bir kaç yıl önce Jandarma Genel Komutanı Musa Çitil ile ilgili bir dava açıldı, hepimiz burada beraat ettik. Beraat kararı verilmiş, bu fezleke neden dosyada yer alıyor? Bunun göz önünde alınmasını istiyoruz. Bu iddianame içinde benim gördüklerimi, mahkemenin görmemesi olmaz. Ben bu suçlama hakkında savunma yapmak zorunda kalıyorum. Takdiri mahkemeye bırakıyorum” diye ekledi.

Avukatlar yurt dışı yasağının kalkmasını istedi

Çelik’in avukatı Resul Temur ise birleştirilen dosyaya ilişkin müvekkilinin beyanlarına katıldığını söyledi.

Temur ardından Norveç PEN tarafından hazırlanan gazeteciler raporunu mahkemeye sundu. Bu raporun savunma kapsamında referans alınmasını isteyen Temur, rapordaki tüm kişilerin gazeteci olduğunu aktardı. Gazetecilerin haber için yurtdışına çıkmak zorunda olduğunu belirten Temur uygulanan yurt dışı yasağının kaldırılmasını talep etti.

Söz konusu soruşturma dosyasının dijital materyaller üzerinden değerlendirildiğinden imaj gibi işlemlerin tamamlandığını söyleyen Temur, dijital materyallerin iadesini istedi.

1 Şubat'a kaldı

Avukatların talepleri sonrası ara karar kuran mahkeme heyeti, gazetecilerin yurtdışı yasağının kaldırılması taleplerini reddetti. El konulan dijital materyallerin iadesine karar verdi.

Davada bir sonraki duruşma 1 Şubat 2024’te.

(HA)