"Sınıflarda kişi başı 36 metreküp taze hava gerekiyor"

Fotoğraf: Anadolu Ajansı

31 Ağustos’ta uzaktan eğitim ile başlayan 2020-2021 eğitim öğretim yılı 21 Eylül’de okul öncesi ve  birinci sınıfların, 12 Ekim’de ise ilköğretim, köy okulları, 8 ve 12'inci sınıfların yüz yüze eğitime başlamasıyla devam ediyor. 

Yüz yüze eğitime 2 Kasım’da 5 ve 9'ncu sınıflar da ekleniyor. Ancak sınıflar bölünse dahi bir sınıftaki öğrenci sayısı en az 15 oluyor.  Sosyal mesafe, maske kadar sınıflardaki temiz havada bu durumda önem kazanıyor.

Havaların soğumasıyla birlikte pencere açmanın da mümkün olmadığı  okullarda temiz hava nasıl sağlanacak?

Ağustos ve eylül ayında raporlar hazırlayan okul ve kreşlerde temiz hava filtreleri takılması için önerilerde bulunan Makine Mühendisleri Odası Başkanı Yunus Yener bianet'e değerlendirdi. 

"Hummalı bir çalışma görmedik"

Yener, yaz döneminde Milli Eğitim Bakanlığı'na yaptıkları tüm çağrılara rağmen okullarda havalandırmaya ilişkin çalışmalar yapılmadığını belirtti.

Havalandırma sistemlerinin çok kısa sürede yapılamayacağını vurgulayan Yener, "Pandemi şartlarında hummalı bir çalışma görmedik. Veli ve öğretmen arkadaşlarımızdan öğrendiğimiz, edindiğimiz bilgilere göre; havalandırma sistemlerine ilişkin bir çalışma yapılmadı. Ayrıca havalandırma sistemi hemen olabilecek bir şey değil. Aynı zamanda bunun için bir bütçe gerekiyor. Eğitim sistemine ayrılan bütçeyi de görüyoruz. Bu yıl artmış görünse de yeterli değil" dedi.

"Karbondioksit dikkat bozukluğunu arttırıyor" 

Yener, havalandırma sisteminin pandemi öncesi de önemli bir olduğunu belirtti ve ekledi: "Pandemi öncesinde bile okullarda havalandırma sistemine ilişkin ciddi sorunlar yaşanıyordu. Pandemi öncesinde okullarda temiz hava kalitesi araştırması yapmıştık. Eğitim süresince kişi başı 36 metreküp taze hava sağlanması gerekiyor. Karbondioksit oranı arttığı sürece dikkat bozukluğu, uyuma hali başlıyor.

"Okullarda da  pencere, kapı açma dışında havalandırma sistemi yok. Gerekli olan 36 metreküp temiz hava nasıl sağlanacak?  Yeni okullar yapılırken ısrarla belirtiyoruz, doğa havalandırma sistemleri göz önünde bulundurulsun diyoruz. Yüz yüze eğitim olması gereken ve ama devlet kamusal eğitimi bir yana bırakıyor ve eğitimi piyasalaştırma çabasına giriyor. Okullarda yapılması gereken her şey bütçe gerektiriyor."

"Pencere kapı açmak dışında alternatif yok"

Temiz hava için pencere açmak dışında alternatif olmadığını ifade eden Yener, son olarak şunları söyledi:  "Bahar yaz aylarında kapı pencere açılarak temiz hava sağlamak mümkündü ancak kış şartlarında pandemi dışındaki diğer hastalıkları da düşündüğümüzde bu da risk gibi görünüyor. Fakat bunun dışında da başka bir alternatif kalmıyor.

"Çünkü bunun için bir bütçe ayrılmadı bir çalışma yapılmadı ve havalandırma sistemiyle ilgili okullar açılmadan önce çalışmalar başlamalıydı, okulların mimari özelliklerine göre uygun havalandırma sistemleri yapılmalıydı.

"Ayrıca biz mekanik ekipmanları en son çare olarak öneriyoruz. Çünkü havalandırma sistemlerindeki belli bir seviyenin üstündeki uğultu şeklindeki ses, dikkat bozukluğuna sebebiyet veriyor. Bunların dikkate alınması gerekiyor. Biz bu nedenle pandemi kurularının kurulmasının çok önemli olduğunu belirttik.

"Havalandırma sistemleri çok kısa bir yapılamaz, yaz sürecinde yapılması gerekiyordu. Plan proje ortaya konulmalıydı, öncelik doğal havalandırmaya verilmeliydi, binaların mimarisine göre projeler üretilmeliydi.  Şu an sınıfları pencere kapı açarak havalandırmak dışında pek bir alternatif yok." (RT)