Türkiye'de hükümeti eleştiren haberciler ve medya milliyetçilerin tehdidi altında

Fotoğraf: Cemal Enginyurt'un gazeteci Latif Şimşek'e saldırısı

Sınır tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye temsilcisi Erol Önderoğlu uyarıyor:

Aşırı milliyetçi çevrelerden gelen tehditlerin, iktidar partisinin ve aşırı milliyetçi müttefikinin metropollerde ilk kez kaybettiği 2019 yerel seçimlerindeki gibi, sözünü sakınmayan gazetecilere yönelik yeni bir şiddet sarmalını başlatmasından korkuyoruz. Şiddetin ve tehditlerin sıkça gündeme gelmesinin demokratik bir seçim sürecinde yeri olmaması gerekir." 

Milliyetçi saldırıların son mağdurları arasında, 6 Ağustos akşamı TV100 stüdyosundaki tartışmaya mola verilmesi sırasında, hararetli bir atışmanın ardından milliyetçi parlamenter Cemal Enginyurt ve korumasının saldırısına uğrayan gazeteci Latif Şimşek de var. Bu vakayla ilgili olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bir soruşturma başlattı, ancak Enginyurt'un dokunulmazlığı var. Siyasi kutuplaşmanın, Haziran 2023 seçimleri öncesinde gazetecilere yönelik yeni bir şiddet dalgasını körüklemesinden kaygı duyuluyor. 

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun Birgün'ü tehdidi

4 Ağustos'ta, solcu günlük gazete BirGün'e sözlü bir saldırı başlatan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, gazeteyi "PKK'nin basın sözcüsü" olmakla suçladı, PKK (Kürdistan İşçi Partisi) Türkiye'de yasaklı olduğu için bu örtülü bir tehdit anlamına geliyor. Ayrıca, gazeteyi kendisini KPSS sorularının sızdırdığı idda edilen Yedi İklim yayıneviyle ilişkilendiren bir fotoğraf yayınlayarak karalamaya çalışmakla suçladı.

Gazete, fotoğrafın 2017'de İçişleri Bakanlığı töreninde vali yardımcısı adaylarıyla çekildiğini ve yayınevinin Bursa şubesini tanıtan bir kampanyada kullandığını belirtmişti.

Aşırı milliyetçi partinin TV kanalını tehdidi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) başlıca müttefiki aşırı milliyetçi parti Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) önderliği, 3 Ağustos'ta bir stüdyo konuğunun yorumları üzerine HaberTürk TV kanalını tehdit etti. Konuk, eski Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekili Berhan Şimşek, görevden alınan Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) başkanının 'MHP'li olduğu ve Milli Eğitim Bakanlığı'ndaki cemaatleşmeden rahatsız olduğu için tezgah kurulduğunu' dile getirmişti. 

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, verdikleri yanıtta, HaberTürk'ün sahibi Ciner Medya Grubu CEO'su Turgay Ciner'i "Cumhur İttifakı'na düşman" bir editoryal çizgi dayatmakla suçladılar ve kendisini "Bunun bedelini ödeyecek" diyerek açıkça tehdit ettiler.

Bahçeli, "Cumhur ittifakı'nı suçlama ve suçlu gösterme ayıbına ortak olanlar ahlaksızlığın köşe taşlarıdır ve bedelini ödeyeceklerdir." dedi.  "Aziz milletimizin huzuruyla ve umuduyla oynama cüretinde olanlar ise muhakkak surette pişman edilecektir.

TV kanalının haber ve güncel olaylar koordinatörü Kürşad Oğuz HaberTürk'ü savunarak, "Söz konusu programda, konuğumuz Berhan Şimşek'in KPSS soruşturması bağlamında ÖSYM eski başkanının siyasi tandansına ilişkin yaptığı yoruma, Semih Yalçın tarafından bizzat tarafıma mesaj yollanarak itiraz edildi. Kendisine, gönderdiği açıklamayı kendi ağzından aynen okuyacağımı söyledim ve çok geçmeden okudum. Söz konusu ifade, Habertürk sunucularına değil canlı yayın konuğumuza aittir. İlgilisi tarafından buna verilen cevap da programda aynen okunmuştur. Dolayısıyla yayın bizim açımızdan ve yayıncılık açısından dürüst, tarafsız ve tamamen adil bir yayındır." dedi.

Erdoğancı aşı karşıtının tehditleri

3 Ağustos'ta, kendisine "Dr. Mustafa Yücel" diye ad takan Erdoğancı bir aktivist, Twitter hesabını, eleştirel TV kanallarında görev yapan iki tanınmış sunucuyu – Zafer Arapkirli (KRT) ve Aysenur Arslan (Halk TV) – Türk aşı karşıtlarınca hedef alınan bulaşıcı hastalıklar uzmanı Esin Davutoğlu Şenol'a destek oldukları gerekçesiyle tehdit etmek için kullandı. Yücel Arapkirli ve Aslan'ı "Erdoğan'ın, İslam'ın ve devletin düşmanları" olarak niteledi. Erdoğancı aktivist daha önce Şenol'ü tehdit ettiği için tutuklanmış ancak adli kontrol kapsamında serbest bırakılmıştı.

AKP-MHP İttifakı'nın Mart 2019 yerel seçimlerindeki yenilgisinin ardından, Ekim 2017'de MHP'den ayrılan bir grubun kurduğu yeni bir parti olan İYİ Parti'ye yakın gazeteci ve haberciler aylarca süren şiddetle karşı karşıya kalmışlardı. AKP-MHP İttifakı'nı eleştirdikleri için üç gazeteci (Ankara'da Yavuz Selim Demirağ, Adana'da Hakan Denizli ve Antalya'da İdris Özyol) sokakta saldırıya uğradı.

Henüz kampanya dönemi resmen başlatılmamış olsa da, 2023 seçimlerinin çok gergin geçmesi bekleniyor. Cumhur İttifakı, parlamenter sisteme dönüş çağrısı yapan altı farklı partinin (CHP, İyi, Gelecek, DEVA, Saadet ve Demokrat Parti) koalisyonu olan Millet İttifakı ile karşı karşıya gelecek. Birkaç anket şirketi, cumhurbaşkanının bu muhalefet ittifakının gerisine kaldığını açıkladı.Bu, Erdoğan'ın 20 yıllık iktidarı boyunca eşi görülmemiş bir durum.

(AEK)