“Emniyet genelgesi gazeteci düşmanlığından başka bir şey değil”

Haberin İngilizcesi için tıklayın

Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) ‘Medya İzleme Raporu’nun 38’incisini yayınladı. Türkiye’de düşünce, ifade ve basın özgürlüğü mücadelesi kapsamında gazetecilere yönelik sansür, tehdit-şiddet, gözaltı-yargılama, özlük haklarında yaşanan kayıplar ile haberlerde yapılan manipülasyonları konu edinen raporda ÇGD, Haziran ayında gazetecilere yönelik fiili saldırıların öne çıktığını belirtti. 

Son aylarda Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) yöneticilerinin tehdit ettiği gazetecilere yönelik saldırılarda artış olduğunu aktardı. Emniyet’in genelgesiyle birlikte “Saldırıların failleri, sivil kişiler değil emniyet güçleri olmaya başladı” dedi.

"Sistematik suç"

Raporda saldırı ve şiddet vakalarıyla ilgili özetle şunlar aktarıldı:

“Anayasa uyarınca haber alma ve verme hakkını, diğer bir ifadeyle basın özgürlüğünü koruması gereken emniyet güçleri, meslektaşlarımızı engelleyerek taammüden basın özgürlüğüne yönelik sistematik bir şekilde suç işlemektedir. 1 Mayıs İşçi Bayramı sırasında Ankara ve İstanbul’da gazetecilerin haber takibinin engellenmesi şeklindeki uygulamalar, geçen ay bir meslektaşımızı öldürme girişimine kadar ulaştı.

“İstanbul Valiliğinin izin vermemesine karşın 26 Haziran’da Taksim’de planladıkları Onur Yürüyüşü için bir araya gelen LGBTİ+’ların eylemini takip eden AFP foto-muhabiri Bülent Kılıç, eyleme müdahale eden polisler tarafından ölüm tehlikesiyle karşı karşıya bırakıldı. Bir grup polis Bülent Kılıç’ı yere yatırarak ayaklarına, sırtına ve en sonunda boğazına diz ve elleriyle bastırdı. Kılıç bu sırada “Nefes alamıyorum” diye bağırdı.

“Devletin emniyet gücü’ statüsü altında Bülent Kılıç’ı adeta öldürme girişiminde bulunan kişiler hakkında hala işlem başlatılmaması ve görevden el çektirilmemesi, suça kaynaklık eden zihniyete işaret etmesi açısından da ayrı bir gösterge oluşturmaktadır. Emniyet teşkilatının, bu ve benzeri saldırılara dayanak yaptığı ses ve görüntü almayı engelleyen genelgesinin uygulanmaya devam edilmesi de basın özgürlüğü karşıtlığı, gazeteci düşmanlığından başka bir şey değildir.”

TIKLAYIN - Gazeteciler polis şiddetine karşı eylemde: Nefes alamıyoruz

"Kaygılar daha da arttı"

İHA muhabiri Mustafa Uslu’nun, İYİ Partili Lütfi Türkkan’a ait Kocaeli Dilovası’ndaki çiftlikteki inşaat yıkımını takip ettiği sırada uğradığı saldırıya da raporda yer veren ÇGD “Gazetecilere yönelik hasmane tutum, ne yazık ki Türkiye’de her geçen gün daha da geniş bir çevrede yaygınlaşmaya başlamakta. Basın özgürlüğünü savunanların, kendilerine yönelik bir konunun eleştirel temelde haber yapılmasına karşı bu tutumu, basın özgürlüğü açısından kaygıların daha artmasına neden olmuştur” dedi.

TIKLAYIN - İHA muhabiri Uslu saldırıya uğradı

"7 gazeteci hedef gösterildi"

ÇGD ayrıca bazı istatistikler de paylaştı. Rapora göre Mayıs’ta 24 dava kapsamında 70 kişinin yargılanmasına devam edildi. Bir gazeteci hakkında iddianame tamamlanarak dava açıldı. 2 gazeteciye çeşitli sürelerde hapis cezası verildi. 9 olay kapsamında 7 gazeteci ile 6 yayın organı hedef gösterildi, tehdit edildi. 10 yayın organında çıkan 7 haber konusuna ilişkin erişim engeli konuldu. (HA)