“İsrail’in bayrak kısıtlaması, Filistin halkının kimliğini yok etmeyi amaçlıyor”

* Fotoğraf: Issam Rimawi / AA - Batı Şeria

Uluslararası Af Örgütü, İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı ve Yahudi Gücü partisi lideri Itamar Ben-Gvir'in kamusal alanda Filistin bayrağı sallanmasını yasaklama talimatı hakkında açıklama yaptı.

Af Örgütü dün (11 Ocak) yayımladığı açıklamada, hükümetin çıkardığı ve kamusal alanlarda Filistin bayrağının sergilenmesine ilave kısıtlamalar getiren yönergenin "vatandaşlık, ifade özgürlüğü ve barışçıl toplanma özgürlüğü haklarına yönelik küstah bir saldırı" olduğunu belirtti.

"Bayrak kısıtlamaları Filistinlileri susturma ve görünürlüklerini azaltmayı amaçlıyor" diyen Af Örgütü, özetle şu değerlendirmede bulundu:

"İsrail'in yeni Ulusal Güvenlik Bakanı Ben Gvir'in pazar günü yayınladığı yönerge, Filistin bayrağını 'terör' sembolü olarak nitelendiriyor ve polise kamusal alanlardaki Filistin bayraklarını kaldırma talimatı veriyor.

"İsrail yetkilileri amacın İsrail'e karşı 'tahriki durdurmak' olduğunu belirtse de söz konusu yönerge, muhalefeti susturmak ve Filistinlilerin hakları için yapılanlar dahil olmak üzere protestoları kısıtlamak için tasarlanan bir dizi uygulamayla eş zamanlı olarak açıklandı.

"Bu uygulamalar, Filistinli sivil toplum üzerinde gitgide artan baskıları ve Filistinli aktivistleri cezalandırmak için başvurulan artan sayıda tutuklama ve idari gözaltı emrini kapsıyor."

"Varlıklarını en aza indirmeyi amaçlıyor"

Uluslararası Af Örgütü Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölgesel Ofisi Direktörü Heba Morayef de konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:

"Filistin halkının kimliğini yok etmeyi amaçlayan bu vahim girişim, İsrail yetkililerinin Filistinlilere karşı ırkçılığı ve ayrımcılığı meşrulaştırmak için getirdiği bir dizi uygulamanın sonuncusudur.

"Bu yönergenin gülünç bahaneleri, İsrail yetkililerinin apartheid sistemine muhalefeti tamamıyla ortadan kaldırma girişimlerinde her geçen gün pervasızlaştığı gerçeğini örtbas edemez.

"İsrail, Uluslararası Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesi'ne taraf ülke olarak, kontrolü altında yaşayan herkesin ifade ve barışçıl toplanma özgürlüğü haklarını güvence altına almayı taahhüt etmiştir.

"İsrail aynı zamanda ulusal, ırksal veya dini nefreti savunmak yoluyla ayrımcılığa, düşmanlığa veya şiddete tahriki de yasaklamakla yükümlüdür. Bu yönerge, bu yükümlülükleri hiçe sayıyor.

"Filistin bayrağı on yıllardır İsrail'in hukuksuz işgaline karşı birliğin ve direnişin sembolü ve tüm dünyada Filistin halkıyla dayanışmanın bir işareti olarak kullanılıyor.

"İsrail yetkililerinin bu girişimi tahriki önleme gerekçesiyle haklı göstermeye çalışması, yönergenin başlı başına ırkçı nefreti körüklediği ve bölünmeye yol açtığı düşünüldüğünde oldukça ironiktir.

"Bu, Filistinlilerin varlığını ve görünürlüğünü en aza indirmek ve seslerini bastırmak için tasarlanan ve apartheid sistemi içinde hayata geçirilen çok sayıda İsrail politikasından biridir."

Ne olmuştu?

İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı ve Yahudi Gücü partisi lideri Itamar Ben-Gvir, kamusal alanda Filistin bayrağı sallanmasını yasakladı.

Ben-Gvir, 8 Ocak akşamı sosyal medyada paylaştığı mesajda, "Bugün İsrail polisine, herhangi bir Filistin bayrağının veya terör örgütüyle özdeşleşen veya İsrail Devleti'ne karşı tahrik eden herhangi bir bayrağın dalgalanmasının yasaklanması talimatını verdim" dedi.

"Tüm gücümüzle terör ve terör teşvikiyle mücadele edeceğiz" diyenı Ben-Gvir, kamusal alanda Filistin bayraklarının dalgalandırılmasını yasakladı.

Itamar Ben-Gvir'in kamusal alanda Filistin bayrağı sallamayı yasaklama kararı, İsrail hapishanelerinde 40 yıl geçiren Filistinli mahkum Kerim Yunus'un 5 Ocak'taki tahliyesi sonrası Hayfa'daki köyü Ara'da Filistin bayrakları açılarak karşılanmasının ardından geldi.

Filistin yönetimi ve İsrail muhalefetinin uyarılarına rağmen 3 Ocak'ta işgal altındaki Doğu Kudüs'te Mescid-i Aksa ve Harem-üş Şerif'e giden Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Harem-üş Şerif'i 5 yıl aradan sonra ziyaret eden ilk görevdeki İsrailli bakan olmuştu. (SD)